Türkmenistan-AB ortaklığı 2. bölüm
Savaştan önce enerji konusunda Rusya'ya bağımlı olan ve bağımlılığı sürekli artan Avrupa açısından önemli olan Trans Hazar koridoru projesi, Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesiyle daha da önem kazandı. Zira ambargo koyarak Rusya'dan gaz almayı bırakan AB, çok pahalı olan kaya gazına mahkum oldu. Rusya elinde kalan gazı çok düşük fiyatlarla Çin'e satmaya başlayınca Çin; ABD ile AB karşısında rekabet üstünlüğü kazandı.
Proje gerçekleştiğinde dört üretici ülke (Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkmenistan) hem zenginleşecekler hem de ekonomik olarak bağımsızlaşacaklar. Eğer nakil hatlarıyla beraber Türkiye’ye rafineri yatırımı da yapılırsa, petrolün bir kısmı ham olarak değil, katma değerli olarak, yüksek fiyatlarla satılabilecek. Proje, Türkiye’nin enerji koridoru olma gayesine ulaşmasını sağlayacak. İlaveten enerji maliyetlerimiz minimum seviyeye düşecek.
Bu projeyi mümkün kılan gelişmelerin biri, 2021’nin Ocak ayında, Türkmenistan ve Azerbaycan’ın, Hazar’da ki ’’Dostluk’’ enerji sahasının beraber işletmesini karara bağlayan anlaşmayı imzalamasıydı. Söz konusu sahaya Azerbaycan Kepez, Türkmenistan Serdar ismini koymuştu. Taraflar, tam otuz yıldır, iki tarafa da eşit uzaklıkta olan ve taraflara ait sahaların tam ortasında yer alan sahanın kendilerine ait olduğunu iddia ediyorlardı.
Taraflar anlaşamasaydı, 60 milyon ton petrol ve 100 milyar metreküp doğalgaz rezervine sahip olan saha işletilemeyecekti, dolayısıyla kimseye faydası olmayacaktı. Halbuki şimdi her iki memlekete de gelir getirecek. Saha yüzünden iki Türk devleti sürekli çekişecek, birbirlerine düşmanlık edeceklerdi. Belki bu düşmanlık halklara sirayet edecekti. Oysa şimdi tam tersine, bu ortaklık dostluğu ve kardeşliği pekiştirecek.
Bağımsızlığını kazandıktan hemen sonra kendini ‘’daimi tarafsız ülke’’ ilan eden Türkmenistan, uluslararası teşkilatlardan, işbirliği platformlarından uzak durdu. Kendini neredeyse izole etti. Türkmenbaşı’nın vefatı da bu politikada değişikliğe yol açmadı.
Türkmenistan son yıllarda, izolasyon politikasını yumuşatarak TDT’ ye gözlemci olarak katıldı. Uzlaşmacı ve iş birliği yapmayı arzulayan politikalar takip etmeye başladı. Hazar’ın statüsü konusunda tezlerinden vazgeçerek, sorunun çözümüne katkı sağlaması, Azerbaycan’la arasındaki anlaşmazlıkları çözmesi, Özbekistan ve Kazakistan’la beraber, Türkmenistan-Çin doğalgaz nakil hattı projesini gerçekleştirmesi, yaklaşım değişikliğinin somut örnekleridir.
2022 senesinde, Cumhurbaşkanlığına genç bir siyasetçi olan Serdar Berdimuhammedov seçildi. Serdar bey, babasına göre daha liberal ve iş birliğine açık politikalar takip ediyor.
2007 yılında, Türkmenbaşı şehrine 12 km mesafedeki sahil beldesi Awaza, “Millî Turizm Bölgesi” ilan edildi. Antalya örnek alınarak çok sayıda lüks otel, tatil köyü inşa edildi. Altyapısı tamamlandı. AB’nin kaynak aktarmayı planladığı Awaza; Orta Asya, AB, Rusya ve İran’a hitap edebilir, bölgenin en önemli turizm merkezi olabilir. Türkmenistan petrol ve gaz zengini. Fakat enerji sektörü, istihdam yoğun değilken, turizm tam tersine istihdam ağırlıklıdır. 2021 itibariyle yüzbinlerce Türkmen genci Rusya, Kazakistan, Türkiye ve Azerbaycan’da çalışıyor. Awaza projesi istihdam yaratacağı içinde önemlidir.
ABD’ye gümrüksüz tekstil ürünleri ihraç etme hakkı olan az sayıdaki ülkeden biri olan Türkmenistan devasa pamuk üreticisidir. İşsizlik sorununun çözülmesi için emek yoğun olan tekstil sektöründe de yatırım yapılması şarttır. SSCB zamanında pamuğun çoğu Rusya’ya ham olarak gidiyor ve orda işleniyordu. SSCB yıkıldıktan sonra bu döngü kısa süre devam etti. Eski teknolojiye sahip olan hantal tesisler kendini yenileyemediği ve rekabetçi olamadığı için kapandı. Pamuk yine ham olarak yani en düşük fiyatla Çin’e gitmeye başladı. Trans Hazar Koridorunun devreye alınması Türkmenistan’ın Türkiye ile bütünleşerek tekstil sektöründe de mesafe almasını sağlayacak.
Trans Hazar koridoruna yapılacak nakil hatlarının alternatifi, Hazar’dan Çin’e yeni nakil hatları yapılmasıdır. Enerji tüketimi hızlı artan Çin’de, AB’nin istediği rezervlere taliptir. Ama Çin alternatifi Türk devletleri açısından doğru değildir. Mevcut hatlara ilaveten yeni hatlarda Çin’e yapılırsa Türkler, Çin’e tam bağımlı hâle gelirler.
Ayrıca AB, Azerbaycan’dan gazın metreküpünü 369 dolara alırken Çin Türkistan devletlerinden 144 dolara alıyor. Yani AB’ye ihracat yapmak çok daha karlı. AB alternatifi devreye girince Çin’inde fiyatları yükseltmek zorunda kalacağı göz önünde bulundurulmalı.
Siz Türkmen olsanız ne yapardınız? Alternatiflerden biri, AB ile anlaşarak zengin ve bağımsız olmak, diğeri Çin’e daha bağımlı olmak. Görece fakir kalmak. AB’nin olmazsa olmazı Güney Kıbrıs’a elçi atanması ki, bunun pratikte hiçbir anlamı yok. Türkmenler doğru olanı yaptı.