Geçen hafta mutlu insanlar şehri Londra'daydım. Hem eski dostları gördüm hem de yeni dostlar edindim. Daha Londra'ya girerken güler yüzle karşılanıyorsunuz. Görevlilere bir sorunuz olursa cevabını hemen alıyorsunuz.
Gerçek bir sinefilseniz çok şanslısınız. Sinema salonları Oscar'a koşacak filmlerle dopdolu bu aralar.
Pandemiden beri hepimizin bir terapiste ihtiyacı oldu. Galiba covidin tek güzel yanı herkesin başta ölüm korkusu olmak üzere birçok şeyle yüzleşmesi oldu.
İstanbul Tiyatro Festivali 28'inci kez perde açıyor. Dün akşam başlayan festivalde 5 uluslararası, 14 yerli oyun 19 Kasım'a kadar seyirci ile buluşacak.
Nobel ödülleri açıklanmaya başladı ve şu ana kadar çok takdir ettiğim, hayranı olduğum iki kişi Nobel ödülünü kazandı.
MUDO ben bildiğim bileli benim hayatımda var. Dolabımda bir Mudo gömleği, pantolonu, evimde ve ofisimde Mudo'dan alınan birer (masa, sandalye vs) eşya mutlaka vardır.
İstanbul'daki sergi duraklarımın başında gelir Sakıp Sabancı Müzesi. Müzenin açılışını Picasso'nu eserleri ile yapmışlar Rodin'den Feyhaman Duran'a Ai Weiwei'den David Hockney'e birçok sanatçının retrospektif sergileri ile kültür sanat hayatımızı zenginleştirmişlerdir.
"Meşher", İstiklal Caddesi'ndeki sanat duraklarımdan bir tanesidir. En özel sergilerle gezenlerin ve şehrin hafızasını tazeler.