İsrail'in planlarında Türkiye de var!..
Sıra Türkiye'ye geldiğinde bizi içeriden yok etmeye çalışacaklar, içerideki barışı birliği sağlayamadığımız taktide, içerideki adaleti sağlayamadığımızda, emniyeti asayişi sağlayamadığımızda her zaman aleyhimize olacaktır.
İsrail’in yaşattığı vahşet döneminde Türkiye’nin içine yönelecekler, topluma gereken açıklamaları yapmak ve iletişimi sürdürmek çok önemli ve bunu yöneticilerin yapması gerekiyor. İzmir’de yaşanan seri katil ATM’ den para çeken birini öldürüyor müebbet aldığı halde serbest bırakılıyor daha sonra cinayetlere devam ediyor taksici gasp edip öldürüyor yine cezaevinden çıktığı söyleniyor sonra adalet bakanlığı devreye girdi hâkim ve savcıları görevden aldı. Böyle olaylar yaşandığı zaman insanlar adaleti sorgular. Bunun önüne geçebilmek için adalet mekanizmasında bir istihbarat kurulmalıdır. Hangi hâkim ne yapıyor kiminle nasıl ilişkisi var gerekirse gizli istihbarat olması gerekir.
Büyük şehirlerde ciddi şekilde güvenlik zafiyeti var
İnsanlarda adaletsizlik duygusu oluştu. Sorun cezaların olmasında değil cezaların uygulanmamasından kaynaklanıyor. Yaşanan cinayetlerin ardından Türkiye’de “İnsan hayatı bu kadar ucuz mu?” algısı oluştu. Özellikle büyük şehirlerde alenen sokak ortasında fuhuş yapılıyor ve insanlar korkudan bir şey diyemez hale geldi. Toplumda ahlaki bir çöküş yaşıyoruz. Toplumun örf gelenek ve görenekler, inanç tamamen yok ediliyor. Gençlerimizi kaybettik, köprüler inşa edebilirsiniz yol yapabilirsiniz ama toplumun geleceği gençler ihmal edildiğinde ahlaki çöküş engellenemediği takdirde yapılan hiçbir şeyin kimseye faydası olmayacaktır.
Ayağından adam vurmanın cezası yok
Özellikle insan canına kast eden olaylarda, adamı yatırıp kasap gibi kesiyor mahkemeye çıkarılıyor basit yaralamadan serbest bırakılıyor. Adam trafikte önünü kesiyor eşinin çoluk çocuğunun önünde kafasını gözünü patlatıp birde ayağından vuruyor. Mahkemeye çıkıyor serbest yaralama olarak bırakılıyor. Bu olaylar Türkiye’de çoğalmaya başladı. Kanunlar var fakat uygulanmıyor. İnsanlar adalete olan güvenini kaybetti. Aynı şekilde Engin, Dilan Polat olayı 40 yıl hükümle yargılanan biri serbest bırakılabiliyor. Ümraniye’de yaşanan olay, gencecik kızımızı kaybettik 26 suçtan kaydı bulunan kişi nasıl ceza almadı? Polise verilen yetkiler tekrar gözden geçirilmelidir. Ayağından adam vurmanın cezası yok hatta adam öldürmenin cezası çok az ama bir bankayı dolandırmaya kalkın ya da bir holdinge yanlış yapın ya da bir siyasetçiyi, hâkimi, savcıyı dolandırmaya çalışın bakın nasıl ceza alırsınız. Bu ülkede baklava çalan çocuklar 9 yıl ceza aldı. Bu sistem zengini ve güçlüyü koruyor. Büyük şehirlerde çeteleşme ve mafyalaşma engellenemezse çok büyük bedeller ödemek zorunda kalacağız. Adam iş yeri açıyor haraç istiyorlar vermeyince kurşunluyorlar dağa kaçırıyorlar. Bu kadar ucuz olmamalı, polise gerekli yetki verilmeli caydırıcı olmalıdır.
Tek temennim ülkemizin huzur ve güvenlik içinde yaşamasıdır
Avrupa özellikle sığınmacılar konusunda tedbirler aldı. Dışardan gelenleri almamak için yasalarını değiştiriyor. Böyle bir ortamda Türkiye’nin içi çok rahat karıştırılabilir. Hem ahlaki çöküntü hem adaletsizlik duygusu hem sokaklarda güvenle gezememesi, bir müddet sonra bu çeteler kendi bölgelerini ilan edip haraç kesecekler iş kendilerine geldiği zaman ağırdan alınıyor. Önlem alınmazsa suça meyilli insanları cesaretlendirirsiniz.