Dünya yıllardır ekonomik krizlerle cebelleşiyor. Ülkemiz de bu konuda ne yapılması gerekiyorsa yapmaya çalışıyor. Faiz bile fırladı biliyorsunuz. Ekonomik krizler yeni bir olgu değildir ve tarih boyunca ekonomik gerileme ve durgunluk dönemleri olmuştur.
Geçtiğimiz gün yabancı dergilerden birinde bir yazı dikkatimi çekti. "Z kuşağı ve Finans" konusunda çeşitli bilgiler veriyordu. Günümüzde Z kuşağı, yani 1997 ile 2012 yılları arasında doğan nesil, teknolojinin hızlı gelişimi, dijitalleşme ve sosyal medyanın etkisi altında büyüdü.
Önceden belirlenen bir amaca ulaşmak için tutulan yolların ve uygulanan yöntemlerin tümüne strateji diyoruz. Bu konu aslında her alanda çalışmalar yapılabilir.
Tüketicilerin erimeye başlayan tasarrufları ekonomide yumuşak iniş umutlarını söndürebilir mi? Bu konu son hafta dünya ekonomistleri tarafından sıkça tartışılıyor.
Başlıkta görmüş olduğunuz kelime son günlerde bir çok yerde karşıma çıktı. Çıkmaya da devam ediyor. Yaz aylarının bu baskıcı sıcaklarıyla uğraşmak bu yana Pandemiden bu yana da iş hayatımızla ilgili çok şey değişti. İşyerinde bu kadar çok şey değiştiğinde, presenteeism neden devam ediyor? Sorusu akla gelebilir ama ben önce size şu Presenteeism ne demek ondan kısacık söz edeyim.
Bu hızlı tüketim başlığı içine sadece gıda girmiyor. Tekstil de bu işin bir parçası. Geçen gün Fransızların yeni bir uygulaması dikkatimi çekti.
2023 yılının yarısına geldik. İlk yarıda takımlar bir seçim atlattı. İlk yarı iktidar takımının galibiyeti ile bitti. Bu arada ekonomimiz biraz "dur bakalım" stratejisiyle bugüne kadar geldi.
Şu günlerde merakla beklenen Tahıl Anlaşmasının akıbeti dünya için ne anlama geliyor?