Benim uzayı en meraklı şekilde araştırdığım zamanlardı. 1969 tarihinde Aya ilk ayak basan Neil Armstrong'un sanki ayak sesini duyuyormuşum gibi radyodan dinlediğim o an çok etkilenmiştim. İlk okul arkadaşım Koray vardı. Bana kalın bir kâğıda Astronot resmi çizmişti. "Arkadaşlarını özlediğinde aya bak ve hepimizi birer astronot gibi hatırla öyle hayal et "demişti.
Bu soruyu duyunca her halde "Nasıl?" sorusu ağzınızdan çıkmıştır. Seyahati benim gibi çok seven bir arkadaşım, son günlerde diğer seyahat severler tarafından ilgi gören, gezginlerin bavullarındaki boşlukları kiralayan bir platformdan söz etti. Çok ilgimi çekti. Hatta insan zekasının önünde bir kez daha Japonların yaptığı gibi yarı belime kadar eğildim.
Baştan söyleyeyim. Benim mübarek Cuma gününü kara diye adlandırdığımı sanmayın. Bana da düşman olmayın. Ama birçok dünya ülkesinde, bu gibi günler farklı günlerde farklı isimlerde ekonomiyi ve sektörleri canlandırmak için, farklı bahanelerle yapılıyor.
Geçen hafta Afrika'daydım. Oradaki sefaleti bir kez daha görünce çok üzüldüm. Kendi kültürü olmayan ülkelerin devamlı başka devletler tarafından sömürülmesi ve onların da bu değişen dünyada bunu anlayıp üzülmesi beni de ziyadesiyle üzdü.
Hep bir espri yapılır. "Bankalar kredi isteyene para vermez istemeyenin peşinde koşar" derler.
Hemen yazayım, Türkiye'de dolar milyarderlerinin sayısı yüzde 44 düşmüş, ama sevindirici haber dünyada kadın milyarder sayısı da artmış. Diyeceksiniz ki bunun neresi sevindirici. Devamlı "kadınlara ayrımcılık yapılıyor, imkân tanınmıyor" denmiyor mu işte cevabı. Şaka bir yana ama bu son günlerde yaşanan çarşı Pazar durumu biraz korkutucu. Halkın memlekette akrabası olmasa büyük şehirlerde yaşamak zor. Her gün bir şeye zam geliyor ya da gramajı düşüyor. Bu arada zenginlerin sayısı da dünyada artıyor.
Önümüzdeki hafta Afrika'ya seyahat etmeyi düşünüyorum. Baktım Afrika'da ne var ne yok, ekonomi ne durumda. Koskoca kıta Kuzeyi başka Güneyi başka. Ama bence Pazar orta Afrika'da. Son günlerde başta ABD olmak üzere AB ülkeleri bazı mazeretler uydurarak ihracatımızı engellemeye çalışıyor.
Geçen haftanın en güzel haberlerinden biri Fitch Ratings Yöneticisi Douglas Winslow 'un not görünümünü 'ekonomideki dengelenme' nedeniyle yükselttiklerini bildirmesiydi. Fitch 'ten 7 yıl aradan sonra gelen ilk pozitif adımın sonrasında gözler diğer kredi derecelendirme kuruluşlarına çevrildi. Ama aslında başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, biz bu kuruluşları pek samimi bulmayız. İşin içine siyaseti sokup duruyorlar.