Bana göre İstanbul Depremi ülkemizin ulusal güvenlik meselesidir.

Analizimi Haziran 2020’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem ve Zemin İnceleme Müdürlüğü ve Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesinin ortaklaşa hazırladığı , olası deprem kayıp tahminleri çalışmasını yorumlayarak yapacağım.

1999 depreminde en ciddi kayıp yaşadığımız ilçe şüphesiz Avcılar’dı . Zira bu ilçede hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısı 976 kişiydi. 

Avcılar, 42,59 km² yüz ölçümüne sahip, 448.882 kişinin yaşadığı denize ve göle kıyısı olan çok güzel bir ilçedir.

Mevcut binalarını analiz ettiğimizde:

*1980 öncesi yapılan 2596 bina 

*1980-2000 yılları arasında yapılmış 14.287 bina 

*2000 yılı sonrası yapılmış 9879 bina bulunuyor.

Yani mevcut binaların toplamının %63’ü, 2000 yılı öncesi yapılmış. Zemin etüdü olmayan, yapı denetim hizmeti almamış, hazır beton ve nervürlü donatı kullanılmamış binalardan oluşuyor.

Buradan 2000 yılı öncesi yapılmış olan toplam 16,883 binada problem yaşanabileceği sonucunu çıkarabiliriz.

Ayrıca daha detaylı yapılan analizlerde ise 233 binanın kesin yıkılacağı, 1261 binanın ise ağır hasar alacağı raporlanmış.

Avcıların zemin durumunu Jeofiziksel açısından Vs30 kayma dalgası hızlarına göre yorumladığımda ise Firuzköy, Ambarlı, Denizköşkler ve Gümüşpala mahallelerinde Vs30 kayma dalgası hızlarının 150-200 m/sn. olduğunu ve depremin en ciddi hasarı bu mahallelerde yapacağını söyleyebiliriz. Zaten 1999 depreminde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın büyük bir kısmı bu mahallelerde oturuyorlardı.

Merkez, Mustafa Kemal Paşa ve Üniversite mahallesinde ise Vs30: 200-250 m/sn. arasında, bu bölgenin de zemininin kötü olduğunu söyleyebiliriz. Zaten bunun sonucu olarak da İstanbul Üniversitesi Avcılar kampüsündeki Fakülteler yıkıldı ve yeniden yapılma kararı alındı.

O zaman değerli okurlarım şu soruyu sorabilirler peki Avcılarda zemini iyi olan herhangi bir yer yok mu?

Tabi ki var. Tahtakale mahallesinde Vs30: 600-700 m/sn. arasında yani çok daha iyi bir zemine sahiptir.

Şuan deprem olursa olası en düşük can kaybı ve yaralı sayısını merak ediyorsanız?

En az 465 kişinin ölmesi, 239 kişinin de ağır şekilde yaralanması bekleniyor. Ayrıca 34,935 hane için geçici barınma ihtiyacı doğacak.

Bu rakamların üst sınırı elbette ki depremin oluş zamanına da bağlı yani gece olursa herkes uykuda evinde yakalanırsa farklı. Gündüz olur da insanlar çalışırken, çocuklar okuldayken yakalanırsa elbette ki farklı olacaktır.

Gelelim bu bölgede oturan vatandaşlarımızın neye dikkat etmesi gerektiğine?

*Oturduğunuz bina 2000 yılı öncesinde mi yapılmış, sonrasında mı?

*Binanızın bulunduğu mahallede, Vs30 kayma dalgası hızına göre zemin durumunuz iyi mi kötü mü?

Kısaca binanız 2000 yılı öncesi yapılmışsa ve binanın bulunduğu zemin çok kötü ise bir evde değil de  bir mezarda oturuyor olabilirsiniz.

Aileniz ve siz deprem sonrası ölmeyebilirsiniz ancak sakat kalabilirsiniz.

Avcılar ilçesinde 17 Ağustos 1999 depreminde 976 kişinin hayatını kaybettiğini üzülerek hatırlatmak istiyorum.

Bu şekilde binalarda oturan vatandaşlarımıza tavsiyem ise en hızlı şekilde 2000 yılı sonrasında yapılmış, zemini daha sağlam bir binadan daire alamıyorlarsa kiraya çıkmalarıdır.

İşin ne kadar vahim olduğunu basite indirgeyerek şöyle anlatmaya çalışacağım. 1999 depremi 7,4 magnitüdünde ve İstanbul’a 200 km. uzaklıkta idi. Şu an beklenen deprem ise 7,2-7,6 aralığında. Yani aynı magnitüdde bir deprem olsa bu depremde açığa çıkan enerjinin yıkıcı gücü 130 adet atom bombasına karşılık geliyor. Oysa şuan beklediğimiz depremin İstanbul’a 25 km mesafede bir fayın kırılması neticesinde olması bekleniyor.

Size sormak istediğim can alıcı soru ise, İstanbul’a 200 km. mesafede, 130 adet atom bombası patlayınca mı daha yıkıcı olur, yoksa 25 km. mesafede 130 adet atom bombası patlayınca mı daha yıkıcı olur?!?!?!