Dolar $
32.48
%0.16 0.05
Euro €
34.5
%0.04 0.01
Sterlin £
40.4
%-0.02 -0
Çeyrek Altın
4066.17
%-0.25 -10.06
SON DAKİKA

3. Dünya Savaşı başladı mı?

Aslında, tüm savaşların bir bahaneyle başladığı doğrudur… İskoçya'nın kurtuluş mücadelesini verirken, William Wallace'un da söylediği gibi; "İngiliz tarihçiler benim bir yalancı olduğumu söyleyecekler ama tarih, kahramanları asanlar tarafından yazılıyor…"

Eğer böyleyse, insanların başına gelen hiçbir şeye şaşırmamaları gerekir.

Bu haliyle, Dünya’da adalet mekanizmasının sadece kitaplarda ve duvarlarda yazılması ancak gerçekte asla olmaması beni hiç şaşırtmıyor.  

Neden mi?

İngiliz yardım kuruluşu Oxfam'ın raporuna göre, dünyanın en zengin yüzde 1'lik kesiminin serveti, geri kalan yüzde 99'luk kesimin servetinin toplamına eşittir de ondan.

Yani bu %1’lik kesim çok mu zekidir?

Ya da çok mu kutsaldır?

Ya da günde 20 saat çalışarak mı yapmıştır bu serveti?

Peki, ne olmuştur da para bu kadar dengesizce, gaddar ve kurnaz insanların eline geçebilmiştir?

Aslında kaynak paylaşımının adalet kavramını yok sayarak yapılmasını, trajik bir tiyatro olarak yaşıyoruz hepimiz 

Herkesin kendince üstlendiği bir rolü var, oyun başlıyor ve bittiğinde aynı oyun farklı oyuncularla tekrar tekrar sergilenmeye devam ediyor.

Şöyle düşünelim şuan Dünyada tutkuyla işine giden, kitap yazan, şoförlük yapan, terzi, bakkal, berber, iş adamı, öğretmen, doktor, mühendis, akademisyen, futbolcu her neyse, her kimse 8,5 milyar insan 2122’de artık bu dünyada olmayacak bu döngüde bir şeyleri iyi ya da kötü yaparak rolümüzü bir başkasına devrederek gidiyoruz, gideceğiz…

Bu servet dağılımı bu kadar adaletsizce yapılmamış olsaydı eğer, Oxfam'ın diğer verilerine göre dünyanın en zengin 62 milyarderinin serveti dünya nüfusunun en yoksul yüzde 50'lik kesiminin servetine denk gelir miydi?

Sanmıyorum…

Başka bir veriyle anlatacak olursak:

Dünyada en yoksul yüzde 50'lik kesimin varlıkları, 2010 ile 2015 yılları arasında nüfusu 400 milyon artmasına rağmen yüzde 41 oranında düştü.

Aynı zaman diliminde dünyanın en zengin 62 kişisinin varlıkları da 500 milyar dolardan 1.76 trilyon dolara çıktı.

Yani, zenginlerin daha zengin olduğu, gerçek anlamda yoksulların derinleşen bir fakirlikle, köleye dönüştüğü bir dünyada pandemi döneminde artan ekonomik krizin daha da yoksul ve mutsuz yaptığı insanlar için savaş bir kurtuluş muydu?

Savaş fikrinin hiç bitmemesi, bazı ülkelerin içine düştükleri krizden kurtulmak için silah satarak düzelebilecekleri bir can simidine dönüşmüş gibi duruyordu benim penceremden baktığımda.

Sırf bu sebepten Ukrayna-Rusya savaşından şu ana kadar bahsetmek bile istemedim çünkü söyleyeceklerim sadece savaşın çıkması için yazılacak birkaç bahaneden ibaret olacaktı.

Bu savaş ne kadar devam edecek bilemiyorum ancak bu kıvılcımdan bir 3.dünya savaşı çıkar mı bence o çok daha önemli.

Zira şuan çıkabilecek bir savaşla dünya, içinde yaşanmaz derecede kötü bir nükleer atık çöplüğüne dönüşebilir ve bu durumdan kimse karlı çıkmaz.

Dünyanın tüm kaynaklarını, sadece parayı ve iktidar gücünü elinde tutmak için bloke eden ülkeler, çıkabilecek bir savaşta elbette ciddi kar elde edebilirler ancak bu işin sonunda eski bir kızıl dereli atasözünü hatırlatmak isterim: 

"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak…"

Ancak açgözlülük ve kural tanımazlık bu ülkeler için o kadar normal ki umurlarında olacağını zannetmiyorum.

Şimdi içinizden bazıları, ya sen neden bahsediyorsun biz ay sonunu nasıl getireceğiz onu düşünüyoruz bizim için 3. Dünya Savaşı, günlük verdiğimiz hayat mücadelesinin ta kendisidir, diyebilir.

Haklıdır da ancak Dünyada işler böyle yürümüyor. 

Haklı olan değil güçlü olan kazanıyor, maalesef…