Hatırlarsınız bir zamanlar tezgahtarlar satış yaparken "Batan Geminin Malları" diye bağırırlardı. Bir nevi kaliteli malı ucuza satıyorum diye anons ediyorlardı.
Depremin yarasını sarmaya çalıştığımız şu günlerde ekonomiyi ilgilendiren araştırma sonuçları bir bir ortaya koyuluyor.
Başımıza gelen deprem felaketi sonucunda üniversitelerimiz kapandı. Zaten açık olsa da kimsede ders yapacak psikoloji, güç kalmadı. Bilim ve teknolojinin ilerlemesi, modern toplumun temel itici güçlerinden biridir.
John Steinbeck ne demiş: Bazı toplumlar sosyalizme yatkın değildir. Çünkü o toplumdaki fakirler kendilerini sömürülen sınıf değil, geçici sıkıntı çeken milyonerler olarak görüyor.
6 Şubat tarihinde iki ayrı güçlü deprem meydana gelmişti. İlki sabaha karşı 7,8 şiddetinde, ikincisi öğlen saatlerinde 7,5 şiddetinde gerçekleşmişti. Biliyorsunuz Deprem 11 ili etkilemişti.
Geçtiğimiz günlerde ülke olarak büyük bir yıkıntı yaşadık. Daha öncesinde ekonomide dertlerimizden biri de piyasalarda bir durgunluk yaşanmasının neden sonuç ilişkileri ve dünyayı ekonomik olarak nasıl etkileyeceği idi. Tabi bu etki ülkemizi de ziyadesiyle ilgilendiriyor hatta etkilemekte.
Türkiye yine büyük bir afete uyandı. Ülkemizi yasa boğan, şu an tam bilinmese de binlerce insanın yaşamını yitirdiği, yaralandığı ve sakat kaldığı bir yıkım yaşadık. Halkımız tek vücut halinde birlik olarak yardıma koştu.
Bazen ekonomi denince aklımıza hep ülke ekonomisi geliyor. Oysa bu ekonomi çocuk yaşlarda alınan harçlıklarla başlıyor.