Bu hafta elbette dünya gündemi İran cumhurbaşkanı ve beraberindeki heyetin helikopter kazası sonucunda yaşamlarını yitirmesi ve dünyada yarattığı yankı idi. Mehmet Şimşek yine ekonomiye dayalı önemli açıklamalarda bulundu ki en önemli açıklamadı bana göre tam açıklamaktan kaçında da kirada ki yüzde 25 sınırın artık uygulanmayacağı sinyaliydi ki anladık elbet. 

Tatsız tuzsuz bir çok şeyi bir köşede bırakıp hızlıca lezzetli bir haber üzerine gidelim derim ben. Evet dün İstanbul’da gastronominin çok geniş bir yelpaze ile ele alındığı, tüm gün süren TURYİD tarafından bu sene 4 Global Gastroekonomi Zirvesi düzenlendi. Gastro ve ekonomi kelimelerini dünyada sadece TURYİD’in düzenlediği bu zirvede bir araya gelerek kullanıldığını da söyleyelim. Zirve; yurtdışından ve yurtiçinden gastronominin çok önemli paydaş ve oyuncularını bir araya getirdi. Tarihçi İlbey Oltaylı tazminattan günümüze yemek kültürümüzü anlattığı oturum saatlerce dinlenebilecek başlıklarla doluydu. 

Ve tabi ki diğer katılımcı konuşmacıların başlıkları da sektörün böylesine çok kapsamlı ele alınmasının önemini vurgulayacak çeşitlikteydi. Gastroekonomiye ne dersek ve bir bakarsak: Gastroekonomi yeme-içme sektörünün ekonomik etkilerini inceleyen bir disiplindir. Bu alan, restoranlar, gıda üreticileri, şefler ve tüketiciler arasındaki ilişkileri analiz ederek sektöre katkı sağlamak üzere olan bir oluşumdur. Gastroekonomi, tüketici davranışlarını anlamak, pazarlama stratejilerini geliştirmek ve sektörün büyümesine katkıda bulunmak gibi konularda önemli bir rol oynar. 

Ayrıca, gastronomik turizm gibi alanlarda da ekonomik etkileri bulunmaktadır diyebiliriz. Çok geniş bir katılımcı yelpazesi ile gerçekleştirilen zirvede açılış konuşmasını yapan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy gastronomi de ana hedefin Türk mutfağını markalaştırmak, yemek kültürümüzü dünyaya fazlasıyla tanıtmak, gastronomi turizminde dünyada lider destinasyonlar arasında yer olmak olduğunu söyledi. Bununla beraber harcama potansiyeli yüksek Gastro turistleri Türkiye ye çekerek gastronomi turizmin yarattığı küresel ekonomiden Türkiye’nin hak ettiği değeri almak olduğunu belirtti.. Zirveden çok kıymetli başlıklar çıkarttım. Özellikle sektörün aslında ciddi bir sorunu olan bahşişlerin kredi kartı ile yapılmasının en doğru yol olduğu vurgulandı. Ve öğrendim ki sektörün geçen yıl 100 milyar TL toplanan bahşişin neredeyse tamamı kayıt dışı olduğunu ve bunun yasal olarak kredi kartı ile kontrol altına alınabileceğinin mümkün olabileceğini açıkladı.

TURYİD Başkanı Kaya Demirer. İyi bir tarım olmadan iyi bir gastronomi olmayacağı ve son dönemde yeşil ekonominin yerin almaya hazırlanan mavi ekonomi...

Ne bu “mavi ekonomi” derseniz de özeti denizlerin, okyanusların ekonomisi yeşilden maviye geçen sürdürülebilir süreçte mavi ekonomi oluşumu olarak diyebiliriz. Mavi ekonomi öyle birkaç satırla özetlenecek bir konu hiç değil. Başlı başına diğer yazılarımda ele almayı da çok istiyorum. Gastro fizik, yeni yemek bilimi...

Prof Charles Spence bu başlıkta ki konuşmasında özellikle mutfakta ki fizik biliminden bahsederken mutfak bir laboratuvar olduğunu vurgularken yemek pişirmenin deneysel bir bilim olduğunu belirtti. Gastronominin her alanda tamamı ile ele alındığı, TURYİD tarafından 4 Global Gastroekonomi Zirvesi tam anlamıyla sektörün dört bir tarafını başarı ile buluşturarak bu alanda en başarılı zirve olduğunu bir kez daha kanıtladı dünkü zirve ile. Çok büyük bir sektör gastronomi sektörü ve ekonomide ki de en büyük umut. Dünyadaki en kıymetli mutfaklar arasında üst sıralarda Türk mutfağımız ve yemeklerimiz yer alırken sektörün böylesine koordineli olarak heyecanını yitirmeden çalışmalarının devam etmesi çok mutluluk verici.

O zaman en iyi mutfak Türk mutfağı ve tadımız tuzumuz hiç eksilmesin diyelim mi?