Yıllardır hep konuşulur ya “Bu ülkenin hali ne olacak?” bazı yerlerde herkes fikrini bir şekilde açıklar. Bir çok televizyonda yorumcular internet sitelerinde ilgili ilgisiz herkes bir fikir beyan ediyor. Ben de bu konuyu dünya dergi ve yorumcuları tarafından bakmak istiyorum. Ama konumuz ekonomi. Soru da nasıl değişmeli? 

Finansal krizlerden iklim değişikliğine ve teknolojik yeniliklere kadar, küresel ekonomi son yıllarda büyük ölçüde gelişti, ancak bir disiplin olarak ekonominin uyum sağlaması çok daha yavaş oldu. Tabii bunda tüm suçlu ekonomi mi? Hani bir söz vardır, “hiç mi hırsızın suçu yok” derler ya. IMF’den gelen haberde Finance & Development'ın Mart sayısında Ekonomi: Nasıl değişmeli? diye soracaklar. Bir çok, önde gelen analist, ekonomist, iktisatçıları ve diğer önde gelen düşünürleri, ekonomi 21. yüzyılın zorluklarına nasıl daha iyi yanıt verebilir? Bu soruya cevap arayacaklar. Ekonomimi Yeniden Düşünmek: Ekonomi için yeni bir paradigma şekillendirmek bu alanda çalışanlar için önemli bir mesele. Hızla değişen, teknolojinin eşi görülmemiş bir hızla ilerlediği ve küresel zorlukların yenilikçi çözümler gerektirdiği bir dünyada yaşıyoruz. Geleneksel ekonomi paradigmalarını yeniden düşünmek artık zorunlu hale geliyor. Çünkü bu konuyu gelecek ay İMF masaya yatırıp dünyanın dikkatini çekecek. Bence, bireylerin geri adım atıp kendi kişisel ekonomileri üzerinde de düşünmeleri gerekiyor. Mevcut kavramlara meydan okumalarının ve yeni fikirleri benimsemelerinin zamanı geldi. Ekonomimi Yeniden Düşünmek kavramı farklı düşündürebilir. Bireyleri uyum sağlama, geliştirme ve daha sürdürülebilir bir gelecek oluşturma konusunda nasıl güçlendirebileceğini çalışmamız gerekiyor... 

Geleneksel ekonomik modeller genellikle başarının temel ölçütü olarak maddi zenginliğe ve mali kazanca öncelik verir. Ancak "Ekonomimi Yeniden Düşünmek" bireyleri bakış açılarını genişletmeye ve başarı kavramını yeniden tanımlamaya teşvik ediyor. Bireyler yalnızca parasal zenginliğe odaklanmak yerine kişisel refah, anlamlı ilişkiler ve tutkuların peşinde koşma gibi yönleri de göz önünde bulundurabilirler. Odağı birikimden tatmine kaydırarak daha dengeli ve tatmin edici bir kişisel ekonomiyi teşvik edebilir miyiz sizce? 

Halka Sürdürülebilir Tüketimi Benimsetmek başarının adımlarından biridir. İklim değişikliğinin sonuçları daha belirgin hale geldikçe bireylerin tüketim kalıplarını yeniden değerlendirmeleri büyük önem taşıyor. Ekonomimi Yeniden Düşünmek bizi atıkların azaltılması, enerji tasarrufu ve çevre dostu girişimlerin desteklenmesi gibi günlük yaşamlarımızda sürdürülebilir uygulamaları benimsemeye teşvik ediyor. Sorumlu tüketimi benimseyerek daha sürdürülebilir bir küresel ekonomiye katkıda bulunabilir ve gezegenimizi gelecek nesiller için koruyabiliriz. Ama, “benden sonra tufan” derseniz bu gerçekleşemeyiz. 

Bireylerin sahip olduğu bilgi, beceri ve yeteneklere atıfta bulunan insan sermayesine yatırım yapmak önemli. Bireyler yalnızca finansal yatırımlara odaklanmak yerine eğitimlerine, kişisel gelişimlerine ve refahlarına yatırım yapmaya teşvik ediliyor. Kendimizi sürekli geliştirerek değişen koşullara uyum sağlama, fırsatları yakalama ve gelişen bir ekonomiye katkıda bulunma yeteneğimizi geliştiriyoruz. Girişimciliği Kucaklamak da lazım. Girişimciliği benimsemeye ve gelir elde etmenin alternatif yollarını keşfetmeye teşvik etmek devlet politikası olmalı bence. Hızla gelişen bir iş piyasasında, geleneksel istihdam modelleri artık bir zamanlar sağladığı güvenceyi sağlayamayabilir. Girişimci bir zihniyet geliştirerek bireyler kendi ekonomik fırsatlarını oluşturabilir, tutkularının peşinden gidebilir ve topluluklarının büyümesine katkıda bulunabilir kişiler. Zihniyetteki bu değişim yeniliği teşvik eder ve ekonomik büyüme için yeni yollar açar.

Tüm bu yazdıklarım işbirliğini teşvik ederek, ekonominin önemli bir unsuru haline gelmeli. Bireyleri ağ kurmaya, kaynakları paylaşmaya ve işbirlikçi girişimlere katılmaya teşvik ederek iş birliğinin gücünü artırmaya yönlendirmek öncelikli olmalı. Birlikte çalışarak, karmaşık zorlukların üstesinden gelmek ve karşılıklı yarar sağlayan ekonomik ekosistemler yaratmak için kolektif bilgi, beceri ve deneyimlerden yararlanabiliriz.

Kısaca, Ekonomimi Yeniden Düşünmek, bireylerin mevcut ekonomik paradigmaları sorgulaması ve kişisel ve toplumsal gelişim için yeni yollar keşfetmesi için bir eylem çağrısıdır. Başarıyı yeniden tanımlayarak, sürdürülebilir tüketimi benimseyerek, insan sermayesine yatırım yaparak, girişimciliği teşvik ederek ve işbirliğini teşvik ederek daha kapsayıcı, dayanıklı ve sürdürülebilir bir ekonomi inşa edebiliriz. Kendimiz ve gelecek nesiller için daha parlak bir geleceği şekillendirmemiz ancak bu kolektif çabalar sayesinde mümkündür. Öyleyse kişisel ekonomilerimizi yeniden hayal etme yolculuğuna çıkalım, çünkü olasılıklar sonsuzdur. Bu dünyayı biz düzelteceğiz.