Dolar $
32.48
%-0.11 -0.03
Euro €
34.72
%-0.72 -0.25
Sterlin £
40.75
%-0.43 -0.17
Çeyrek Altın
3985.41
%-0.17 -6.73
SON DAKİKA

Küresel ekonomi son beş yılda nasıl değişti?

Son beş yılda küresel ekonomi önemli değişimler ve zorluklar yaşadı. Son beş yılda kendinizi yıpranmış hissediyorsanız yalnız değilsiniz. Kargaşa oluşturan etkenlerin güçlendiği, dünya sahnesinde zorlu yıllar oldu. Devam eden savaşlar başladı. Bitmesini beklerken yenileri patlak verdi. Jeopolitik rekabet öyle bir arttı ki, rakip devlet başkanları arasındaki bir toplantı, görüşmelerin çok az somut ilerleme sağlamasına rağmen ön sayfa haberlerine dönüştü. Genel olarak, iyi haberler yetersiz kaldı. İşte bu durum Küresel Ekonomideki Değişikliklere de neden oldu.

Küreselleşme Eğilimleri: Küresel ekonomi, küreselleşmeyi tehdit eden tek taraflı ve milliyetçi hareketlerin yükselişiyle zorluklarla karşı karşıya kaldı. Brexit, ABD'nin ticaret anlaşmalarından çekilmesi ve ticaret anlaşmazlıkları gibi olaylar küresel istikrarı etkiledi.

Ekonomik Büyüme: Zorluklara rağmen, küresel ekonomi 2008'den 2018'e kadar yıllık ortalama %3,4 oranında büyüdü; gelişmekte olan piyasalar büyümeye öncülük ederken, gelişmiş ekonomiler krizlerle karşı karşıya kaldı.

Verimlilik Yavaşlaması: Önemli teknolojik gelişmelere rağmen küresel olarak verimlilik artışında bir yavaşlama yaşandı. Bu yavaşlamanın işgücü piyasaları ve gelir dağılımı üzerinde etkileri de büyük oldu.

Gelir Eşitsizliği: Ülkeler içinde artan gelir eşitsizliği, sosyal gerilimlere ve siyasi bölünmeye yol açan bir endişe kaynağı olmuştur. Sermayeyi emeğe tercih eden teknolojik değişiklikler bu soruna katkıda bulunmuş, insanların daha içine kapanması ve evlerinden dışarı çıkmamasına sebep olmuştur. Aslında biz bu problemleri çözmeye çalışırken yeni sorunlar ortaya çıkmaya devam ediyor. 

Teknolojik olarak gelişmek iyi de yanında bozulmayı da tetikliyor.  Yapay zeka ve robot bilimi ile karakterize edilen Dördüncü Sanayi Devrimi, işten çıkarmalar ve gelir eşitsizliği açısından zorluklar ortaya çıkarıyor. Politikaların bu aksaklıkları giderecek şekilde uyarlanması gerekiyor. Otomasyon ve yüksek vasıflı işlerin artması nedeniyle işten çıkarılma, bunun da potansiyel olarak daha az eğitimli bireyleri sınırlı istihdam fırsatları ve düşük ücretlerle karşı karşıya bırakma riski var. İşe yönelik yeniden eğitim programları savunulmaktadır ancak etkili bir şekilde uygulanması kısa zamanda zor olabilir. Bu nedenle gençlerimizi geleceğin dünyasına hazırlamak en büyük görevlerimizden biri olmalıdır.  Ekonomik zorlukları etkili bir şekilde ele almak için küresel iş birliğine sürekli bir ihtiyaç vardır. Ama bu küresel kelimesi, bazı kişi ve ülkeler için çok itici olmaktadır. Hep sömürülen bir kesim oluyor. Küresel iş birliği aslında çok önemli ve gerekli bir bütünlüktür. Ama, Düşük enflasyon, ücret durgunluğu ve verimlilik artışı gibi konular koordineli çabalar gerektiriyor. Gelişmekte Olan Piyasaların bu birliğe olan etkisi yükselen piyasaların küresel ekonomideki artan rolü dinamikleri değiştirdi; gelişmekte olan ekonomiler küresel büyümenin önemli bir bölümünü yönlendirmeye başladı.

Bu yıl küresel ekonomik kalkınmadaki eğilimleri ve uluslararası yoksulluğun nasıl hafifletilebileceğini tartışmaya başladılar bile. Beş yıl bizi hem sosyal olarak hem politik olarak hem de ekonomik olarak bizi çok fazla yordu. Bu yazıyı yazmamdaki nedenlerden biri de insanların yaşadıkları zorluktan bıkmaları ve kaçmalarını önlemek. Taş gibi göğüs gerebilmek için biraz güç vermek istiyorum. Neler atlattık biz. “Bu günleri de atlatacağız” demek istedim.  Büyük devletlerin birbirleriyle dalaşmasından dolayı gariban ülkeleri unutmamak. Düşük gelirli ülkeler aynı zamanda iklim değişikliğinin neden olduğu aşırı hava olayları riskiyle de giderek daha fazla karşı karşıya kalıyor. Halbuki savaşlara harcanan para insanlara harcansa bu dünya bambaşka olur. Zengin ülkeler uzun vadeli dönüşüme odaklanıyor. Oysa Acil insani yardıma ihtiyaç duyuyor gelişmeye kalkan ülkeler. Ekonomik kalkınmanın desteklenmesi, toplulukların karar alma süreçlerinde söz sahibi olmalarına izin verilmesiyle el ele gitmelidir. 

Özetle, dünya ekonomisinde küreselleşme eğilimleri, üretkenliğin zorlukları, gelir eşitsizliği sorunları teknolojik aksaklıklar ve değişen büyüme yolları gibi ortaya çıkan sorunlara çözüm bulmak için dünya ülkeleri el birliği ile çalışmalı. Son beş yıl içinde yaşanılan siyasal ve sosyal olayların insanlarda oluşturduğu olumsuz etki ekonomiyi de yaralıyor. Bu benim görüşüm. Belki siz de bu konuda yorumlarınızı yollar düşüncelerime katkıda bulunursunuz.