Sosyal medyayı iyi amaçlarla kullandığımızda insanların hayatına dokunabilmek mümkündür.
Deprem olduğu sıralarda bu haftaki köşe yazımı hazırlıyordum fakat deprem olunca hazırladığım yazıyı sonraki haftaya bırakıp bu hafta deprem konusunu ele almak istedim.
Dünya ekonomisi, geçmişte benzeri görülmemiş bir borç sorunu ile karşı karşıya. Bu küresel sorun, devletlerin, şirketlerin ve bireylerin borçlanma düzeylerindeki artışın ötesine geçiyor; aynı zamanda ekonomik dengelerin ve gelecekteki büyüme potansiyellerinin sürdürülebilirliği konusunda da endişe yaratıyor.
Gelir eşitsizliği yeryüzünde birçok ülkede olduğu gibi bizde de toplumu derinden etkileyen bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Öyle ki bu durum toplumsal gelir dengesizliklerini arttırarak ve ekonomik fırsat eşitliğini körüklendirerek sosyal dokumuzu etkiliyor.
Bu haftaki yazımda günümüzün kangren sorunu haline gelen ev kiraları konusuna değineceğim.
Bölgesel Geçim Endeksi fikri ilk duyurulduğunda eğer getirilirse çok iyi olacağını söylemiştim; ne üzücü ki bu günlerde bu konu dillendirilmez oldu.
Türk sinema sektörü son dönemde tekrar yükselişe geçmişken bazı gerçeklerle yüzleşmemiz de bu süreçte yerinde olur.
Günümüzde dünya ekonomisi, tarihsel olarak hiçbir zaman görülmemiş bir hızla değişiyor. Teknoloji, küreselleşme, savaşlar ve pandemi gibi faktörler, ekonomik paradigmayı yeniden şekillendiriyor ve bu değişimler beraberinde büyük fırsatlar ve bazı zorluklar getiriyor.