SON DAKİKA

Yok Olan İlk Ulus Bulgarlar mı Olacak?

SSCB dağıldığında 9 milyon nüfusa sahip olan Bulgaristan bugün 6 milyon. Bu nüfusun 1 milyondan fazlası Türk, yarım milyondan fazlası Roman. Aslında Bulgaristan'da kadın başına doğum oranı 2'nin altında da olsa çok düşük değil. (1,78) Tabii bu oran Türkler ve Romanlar sayesinde bu kadar yüksek. Otuz yılda, nüfusunun üçte birini kaybedilmesinin asıl sebebi göç. Genelde göç edenler gençler olduğundan ve yaşam süresi uzadığından nüfus sadece azalmıyor aynı zamanda yaşlanıyor. Her üç kişiden biri 60 yaşın üstünde.

Bulgarlar Avrupa’ya ve ABD’ye göç ediyorlar. Gittikleri memlekete yerleşiyorlar ve bir nesilde asimile oluyorlar. Çoğu bir daha Bulgaristan’a görmek için bile gelmiyor. Almanya’da Türklerden sonra ikinci en kalabalık azınlık olmak için Suriyelilerle yarışıyor Bulgarlar. Göçü en çok tetikleyen faktör yine göç. Zira göç nedeniyle ekonomi küçülüyor ve iş kurmak, yatırım yapmak anlamını yitiriyor. Yani göç nedeniyle nüfus azalıyor, nüfus azaldıkça göç hızlanıyor. Alın size bir tavuk-yumurta sorunsalı.

İnsan bu tabloyu görünce ‘’Jivkov bu günleri gördüğü için mi o zulümleri yaptı?’’ diye düşünmeden edemiyor. Zira hatırlarsanız Jivkov döneminde Türklere ‘’ya kırk katır ya da kırk satır’’ denmişti. Ya adlarını ve soyadlarını değiştirip Bulgar isimleri alacaklardı ya da ülkeyi terk edeceklerdi. Yani bir yandan Bulgarların nüfusu Türklerin Bulgarlaştırılmasıyla arttırılırken, buna direnen Türkler sürgüne gittiğinden ülkede Türk kalmayacaktı. Bulgaristan Bulgarlardan oluşan homojen bir ülke olacaktı. 

Türkleri göçe zorlama politikası Jivkov’la başlamadı. Jivkov baskıyı ve eziyeti zirveye çıkardı. Göç Bulgaristan kurulduğundan beri Türklerin kaderi. Bugün Türkiye’de üç milyon dolayında Bulgaristan Türkü olduğu düşünüldüğünde eğer göç olmasaydı Bulgaristan’da Bulgarlar kadar Türk olacaktı. Gerçi Bulgar prensliği kurulmadan öncede bugün Bulgaristan dediğimiz topraklarda Türkler çoğunluktaydı. Zira Türkler sadece göçe zorlanmadılar. Göç etmelerini sağlamak, yani korku salmak için yüzbinlerce Türk katledildi.  

Elon Musk, modern zamanlarda, nüfus çökmesi denilen olayı yaşayarak yok olacak ilk ulusun Bulgarlar olacağını iddia ediyor. Zira Bulgaristan 1 Ocak itibariyle Schengen bölgesine dahil olduğundan göç hızlanacak. Artık Bulgarların Avrupa ülkelerine yerleşmelerinin önünde hiçbir engel kalmadı. Avrupa’nın nüfusunun azalması da Bulgarları teşvik ediyor. Çünkü çok kolay iş bulabiliyorlar. Ayrıca Avrupa ülkeleri de Müslüman ve/veya Afrikalı göçmenlerdense Bulgarları tercih ediyorlar. Bulgarlar; sorun çıkarmayan, çalışkan ve uyumlu insanlar. Özellikle teknik işlere yatkınlar. 

Balkanlarda sadece Bulgaristan’ın değil bütün devletlerin nüfusları hızla azalıyor. Bu durum Türkiye’ye fırsatlar doğuruyor ama gel gör ki sadece beş yılda bizim doğum rakamlarımızda Balkan ülkelerinin seviyesine düştü. Yanlış anlaşılmasın kastım işgal ve ilhak değil. Nüfusu azalan ülkelerde Türklerin nüfusunu arttırmalı, bu ülkeleri, ekonomik ilişkilerimizi geliştirerek Türkiye ile bütünleştirmeliyiz. Aynı Azerbaycan, Gürcistan, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi gibi. Artık fetihler işgal ederek olmuyor, ekonomik olarak bütünleşerek oluyor. İstenirse ekonomik bütünleşmenin ardından siyasi bütünleşmede gelir. 

Balkan devletlerinin hepsiyle ilişkilerimiz iyi. Ama aynı tespiti Balkanlardaki Türk azınlıkları için yapamayız. Özellikle Bulgaristan’daki Türk azınlığın temsilcisi olan Hak ve Özgürlükler Partisiyle ilişkilerimizi düzeltmeliyiz. 

Ülkemizde on milyondan fazla Rumeli göçmeni var. İşsiz binlerce avukat var. Adalet Bakanlığı bu işe öncülük etmeli. Rumeli’den gelen vatandaşlarımızdan vekaletler alınarak, AİHM’de, vatandaşlık hakkının elde edilmesini hedefleyen davalar açılmalı. Neticede vatandaşlarımız ülkelerini isteyerek değil zulüm gördükleri için terk ettiler. İlaveten çifte vatandaşlıkla ilgili vatandaşlar lehine düzenlemeler yapılmalı ki insanlarımız vekalet vermekten imtina etmesinler.

Özellikle Müslüman Balkan devletlerinin (Arnavutluk, Kosova, Bosna-Hersek) ve aynı Macaristan gibi Türk kökenli olan Bulgaristan ve Makedonya’nın, Türk Devletleri Teşkilatına üye olması sağlanmalı. 

Doğru politikalar takip etmezsek eninde sonunda Balkanlar Arap, Afrikalı ve Afgan yerleşimcilerle dolar. Tabiat boşluk kaldırmaz. Bırakılan her boşluk doldurulur. Bu nedenle Balkanların geneli ve tek tek ülkelerle ilgili uzun-orta ve kısa vadeli planlarımız olmalı. Önümüzde kan dökmeden ve silah kullanmadan Bulgaristan’dan başlayarak Balkanları yeniden Türk yurdu yapma olanağı var. Bu fırsatı değerlendirmeliyiz. 

Tuna cesur yârine kavuşmalı. Yüz elli yıllık hasret bitmeli. Rumeli Anadolu’yla Balkan halkları Türklerle kucaklaşmalı. Bu dileklerimizin gerçek olması için nüfus artışımızın durması sorununu çözmeliyiz. Aksi halde Balkanlarda, Kafkaslarda ve Orta Doğu’da hamle yapamayacağımız gibi ülkemizin sığınmacı akınına uğramasını da önleyemeyiz. Ne demiştik, Tabiat boşluk kaldırmaz.