Dolar $
32.24
%0.11 0.03
Euro €
35
%-0.41 -0.14
Sterlin £
41.25
%0 0
Çeyrek Altın
4093.43
%-0.03 -1.21
SON DAKİKA

Turizm ve çevre

Baharın bu güzel günleri bizi yavaş yavaş yaz aylarına götürüyor. Biliyorsunuz yaz aylarında okulların tatili sonrası turistik bölgelere bir göç yaşanıyor. Şehirlerin yoğun nüfusu adeta küçük kasabaları ve tatil beldelerini esir alıyor.

Baharın bu güzel günleri bizi yavaş yavaş yaz aylarına götürüyor. Biliyorsunuz yaz aylarında okulların tatili sonrası turistik bölgelere bir göç yaşanıyor. Şehirlerin yoğun nüfusu adeta küçük kasabaları ve tatil beldelerini esir alıyor. 

Bu konu artık günümüzde çok tartışılıyor. Bunun en büyük nedenlerinden biri de çevre faktörü. Şehirler, hem sera gazı emisyonlarına büyük katkıda bulunanlar hem de iklim değişikliğinin etkilerine karşı savunmasız oldukları için iklim krizini çözmenin anahtarıdır. Ancak bazı şehirler artık çevresel ayak izlerini azaltmanın ve değişen iklime uyum sağlamanın bir yolu olarak turizmden uzaklaşmanın yollarını arıyor. 

Turizm, birçok şehirde emisyonların önemli bir etkeni olup ulaşıma, enerji kullanımına ve atık üretimine katkıda bulunmaktadır. İklim değişikliğinin deniz seviyesinin yükselmesi, aşırı hava koşulları ve sıcak hava dalgaları gibi etkileri daha şiddetli hale geldikçe, ağırlıklı olarak turizme dayalı şehirler zor kararlarla karşı karşıya kalıyor. Bazıları, daha sürdürülebilir ekonomik modeller lehine turizm odaklı kalkınmadan uzaklaşmayı seçiyor. Bu konuda henüz ülkemizde pek bir farkındalık yok. Bu nedenle konuya daha uzak kalıyoruz.

Ama, İtalya’nın bazı kentleri Roma, Venedik başta olmak üzere bu konuda katı kurallar koymaya yıllar öncesinde başladı. Aşırı kalabalıklaşma, kirlilik ve tarihi binaların hasar görmesi de dahil olmak üzere kitle turizminin çevresel etkileriyle mücadele ediyor. Şehir şimdi ziyaretçi sayısını sınırlamanın ve daha çevre dostu turizmi teşvik etmenin yollarını araştırıyor. En son Kanarya adaları bir kısıtlamaya gitme kararı aldı. Benzer şekilde İspanya'nın Barselona kenti de tatil kiralamalarını düzenlemek ve yerel işletmeleri uluslararası zincirler üzerinden teşvik etmek için politikalar uyguluyor. Bu şehirler turizme bağımlılıklarını azaltarak yeşil altyapı, toplu taşıma ve yenilenebilir enerji yatırımları yoluyla iklim değişikliğine karşı dayanıklılık oluşturmaya odaklandılar. 

Bu değişim aynı zamanda daha yaşanabilir, eşitlikçi ve sürdürülebilir kentsel ortamlar yaratarak yerel sakinlerin ihtiyaçlarını turistlere göre önceliklendirmelerine de olanak tanıyor. Turizm ekonomik faydalar sağlarken, şehirlerin bu kazanımları çevresel maliyetlerle dengelemesi gerekiyor. İleriyi düşünen şehirler, turizm odaklı kalkınmadan uzaklaşarak kendilerini iklim değişikliğinin etkilerine daha iyi dayanacak ve kentsel sürdürülebilirliğe öncülük edecek şekilde konumlandırıyor. World Travel & Tourism Council Ekonomik ( WTTC ) geçen hafta bir yaptığı “Etki Araştırması”nı kamuoyu ile paylaştı. WTTC, Insights raporlarının yanı sıra dünyadaki 185 ülke/ekonomi ve 28 coğrafi/ekonomik bölge için Seyahat ve Turizmin ekonomik ve istihdam üzerindeki etkisine ilişkin raporlar da bu kurum vasıtasıyla hazırlamaktadır. Oxford Economics ile iş birliği içinde yürütülen bu raporlar, kamu ve özel sektör kurumlarını Seyahat ve Turizm'in ekonomiye getirdiği büyük değere ilişkin somut kanıtlarla donatmamıza, böylece politika oluşturma ve yatırım kararlarının sektörün desteklemesine yardımcı olur. Bu yazımda çok alıntı yapmıyorum ama size adresi verdim. Bu konu ilginizi çekiyorsa araştırabilirsiniz. 

Gelelim biz kendi konumuza. Pandemiden önce 2019 yılında Seyahat ve Turizm (doğrudan, dolaylı ve kaynaklı etkileri dahil) tüm işlerin %10,5'ini (334 milyon) ve küresel GSYİH'nın %10,4'ünü (10,3 trilyon ABD Doları) oluşturuyordu. Bu arada, uluslararası ziyaretçi harcaması 2019'da 1,91 trilyon ABD dolarını buldu. 2023 yılında Seyahat ve Turizm sektörü küresel GSYİH'ya % 9,1 oranında katkı sağladı. 2022'ye göre %23,2 artış görülüyor. 2023'te 27 milyon yeni iş imkanı hasıl oldu. Bu rakam da, 2022'ye kıyasla %9,1'lik bir artışı temsil ediyor. Yurt içi ziyaretçi harcamaları 2023 yılında %18,1 artarak 2019 seviyesinin üzerine çıktı. Uluslararası ziyaretçi harcamaları 2023'te %33,1 artış kaydetti. Anlayacağınız gibi turistten kaçarken maddi geliri de biraz düşünmemek gerekiyor. Yok döviz gelsin diye düşünürseniz o zaman da bu kalabalığa katlanacaksınız. Benim düşüncem, gezmek en büyük haktır. Ama gittiğimiz yerleri kirleterek bozarak değil, dünyamıza sahip çıkarak görüp tanımalıyız. Ben de bu nedenle elimden geldiğince bu alanda bazen UNESCO ile bazen Arkeologlarla çalışmalara katılıp, daha yaşanır bir dünya için çabalıyorum.