Dolar $
32.29
%0.1 0.03
Euro €
34.74
%0 0
Sterlin £
40.39
%-0.01 -0
Çeyrek Altın
3933.69
%0.4 15.59
SON DAKİKA

Yepyeni dünya düzeni (1)

7 Ekim 2023 tarihinde Filistinli direnişçilerin İsrail'e yönelik başlattığı Aksa Tufanı harekâtı, dünyadaki müesses nizamı tamamen değiştirecek bir etki oluşturdu diyebiliriz. Harekâttan bu yana İsrail, bütün gücünü rağmen, direnişçilerin direnişini kıracak gücün bir kısmına dahi başaramamış görünüyor.

Nitekim bu durum İsrailli yetkililer tarafından da dile getiriliyor. Bu direnişi kıramayan ve büyük kayıplar veren İsrail, bütün ahlaksızlığı, kanunsuzluğu ve ihlalleri yaparak katliamlarını tamamen sivillere yönelterek direnişçilerin direnişini kırma peşinde. Bu durum, dünyada da büyük tepkilere neden olduğu gibi İsrail’e ve arkasındaki güce yönelik sorgulamaları da beraberinde getirmiş durumda.

7 Ekim’den önce İsrail-Filistin arasındaki sorun, özellikle batı dünyasında Hamas üzerinden yaklaşılarak bir terör olayı gibi değerlendirilmekte ve İsrail haklı zannedilmekteydi. Ancak gelinen noktada İsrail’in ayrım gözetmeden yaptığı katliam, bunun yanında işgalci yönü ve anti-insani yüzünün ortaya çıkması, hedefi Hamas’tan İsrail’e çevirdi. Bu açıdan Anti-semitizm hikâyeleriyle dokunulmaz kimliğe büründürülen ve bu nedenle sürekli mağdura yatan İsrail, destekçisi batı halkları tarafından da artık eleştirilerin hedefi haline gelmiş durumda. 

Olayın bu noktaya varması oldukça önemlidir.

İsrail Yahudi Devleti; tarihe bakıldığında bütün komplo teorilerin etrafında dolandırıldığı, gizli güçlerin, gizli lobilerin ve gizli tarikatların ulaşmak istediği temel amaç olmuştur. Binlerce yıllık geçmişe sahip bu gizlilerin, yazılan-çizilen kaynaklar incelendiğinde temel hedefleri, İsrail devletini kurmak ve bütün Yahudileri oraya toplamak olduğu görülecektir. Bu gizlilerin bu amaca erişmek için feda edemeyecekleri şey yoktur. Böylece var olan bir devlet üzerinden kendilerinin tahayyül ettiği bir dünya nizamını gerçekleştirebileceklerdir.

Şuan öyle bir devlet kuruldu. Bu öyle bir devlet ki; dünyanın en büyük devletlerinin koruma ve kollaması sağlanmış, dünyanın en zengin işadamlarınca oluk oluk kaynak akıtılmış, bunun yanında dünyanın en etkili politikacıları, yazarları, çizerleri, medyasından sinemasına kadar algılarda şişirilmiş ve her istediğini elde edecek bir uluslararası sistemle desteklenmiş bir devlettir. Düşünün, böyle bir güce sahip. Bu devlet, kurulduğundan bu yana bu güçle beslendi, şımartıldı ve şişirildi. Her istediğinde bu gücü arkasında buldu. 

Herşeyden öte Ortadoğu’nun en etkili istihbaratlarından biri ve Türkiye’den sonra en güçlü ordusu olarak dünyanın en etkili silahlarına bir engel ile karşılaşmadan erişebilme imkânına sahip. Daha ötesi elinde nükleer silahlar olduğuna dair onlarca kanıt bulunmasına rağmen dünya kamuoyunda bir gün dahi bu konu gündem edilmedi. Yani aynı zamanda nükleer bir güç

İşte arkasındaki bu güçlerin desteğini alarak algılarda oluşturduğu korkularla yenilmez bir efsaneye dönüştürülen bu devlet, 7 Ekim harekâtı ile neredeyse bütün imkanlardan mahrum bırakılmış ve Allah’tan başka hiçbir dayanağı olmayan bir avuç inanmış direnişçi tarafından bütün korku ve algılarla birlikte yerle bir edildi.

Bu durumu sadece İsrail özelinde değerlendirmemek lazım; bu harekat ile aynı zamanda dünya üzerine kurgulanmış bütün düzen teorileri de yerle bir edilmiş oldu.

Nasıl mı? Şöyle izah edelim: 

Yahudiler, her ne kadar tarihte sürgünlere maruz kalsalar da, dünya ticaretinde oldukça etkili olmuşlardır. Günümüzde böyle olduğu gibi geçmişte de Osmanlı Devleti’nde, hatta Avrupa’nın önde gelen imparatorluklarında ticaretteki maharetleri ile bilinirlerdi. 

Bazı kaynaklara göre bankacılık sistemini ilk defa kullanan görünüşte Hıristiyan savaşçılar olarak bilinen tapınak şövalyeleri, aslında Yahudi kökenlilerin oluşturduğu teşkilattan meydana gelmekteydi. Masonlarla birlikte anılan bu yapının binlerce yıl sonra Avrupa’da ortaya çıkması bu düşünceyi destekler niteliktedir. Malum, mason kelimesinin dayandığı köken, Yahudilerin Eski Mısır’dan sürgün edilmeden önceki duvar ustalığına dayanmaktadır. Buna atfen bugün günümüzde dahi oluşturdukları teşkilatlar ile yaptıkları gizli faaliyetler bilinmektedir. Nitekim dünya gidişatını etkileyen tarihi olayların arkasında da bunların olduğu sıkça dile getirilmektedir. (Devamı sonraki yazıda…)