Dolar $
32.24
%-0.12 -0.04
Euro €
34.81
%-0.09 -0.03
Sterlin £
40.46
%-0.27 -0.11
Çeyrek Altın
3964.34
%0.14 5.59
SON DAKİKA

Ne olacak bu dünyanın hali?

Genellikle bu sorunun öznesi hep memleket olur ama, artık günümüzde dünyanın da gidişatını beğenmeyenler bu soruyu soruyor. "Ne olacak bu dünyanın hali?" Bir taraftan Paris anlaşmaları yapılıyor. Diğer yandan Petrol ve doğal gaz devleri, iklim değişikliğiyle mücadeleyi "baltalayan" projelere 50 milyar dolar yatırım yapıyor. Bu para hiç de küçümsenecek bir miktar değil. Aslında bu parayı dünyayı kurtarmak için harcasak ne şeker olur değil mi?

Carbon Tracker’ın hazırladığı rapora göre, “Petrol şirketlerinin hepsi, küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlama amacına karşı ciddi bir bahis oynuyor ve Paris Anlaşması hedefleriyle ters düşen projelere yatırım yapıyor.”

Uganda'dan Vanessa, İsveç'ten Greta, Ekvador'dan Helena, Almanya'dan Luisa toplanmışlar ve bu duruma bir dur deme kararı almışlar. Yayınladıkları bildiride, bu “Dur ve Vazgeç İhtarnamesi” ile büyük şirketlerin CEO’ları ve sahiplerine, her türlü yeni petrol, doğal gaz veya kömür çıkarma sahaları açmaya derhal son vermenizi ve hepimizin acilen ihtiyaç duyduğu temiz enerjiye geçişi engellemekten vazgeçmenizi talep ediyoruz diyorlar. 

Bu genç çocuklar biraz da orta yaşı geçenlere fırça atarak, Fosil yakıtların yıkıcı iklim değişikliğine yol açtığını onlarca yıldır BİLİYORDUNUZ. İklim değişikliği hakkındaki bilimsel gerçekleri ve riskleri çarpıtarak halkı YANILTTINIZ. Siyasetçileri, akıllarını karıştıran ve bu yüzden temiz enerjiye geçişi geciktiren yanlış bilgilerle KANDIRDINIZ. Diye düşünüyorlar. Hepimizin temiz, sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevrede yaşama hakkı var. Bizden sonra tufan diye düşünmemek lazım. 

Bu genç grup çevreye önem vermeyen şirketleri uyarıyorlar ve  eğer derhal gereğini yapmazsanız dünyanın dört bir yanındaki vatandaşların sizden hesap sormak için her türlü yasal girişimde bulunacaklarını, bu esnada sokaklarda kitleler halinde protesto eylemlerinize devam edeceklerini ilan ediyorlar. 

Aslında bu tip olayların arkasında artık hep bir bit yeniği aranıyor. Bir tarafta Küreselciler diğer yanda ulusalcılar, bir yanda çevreciler diğer yanda çevre konusunda ABD gibi bazı ülkelerin farklı tutumları pazarı karıştırıyor. 

Doğu Afrika'da ileri açlığın eşiğindeki milyonlardan Amazon yağmur ormanlarının hızla yok olmasına kadar dünyanın dört bir yanında yaşanan iklim tahribatı karşısında umudu canlı tutmak son derece zor geliyor. Ama bizim umudumuz insanlarda; bir araya gelerek şirketlerden ve siyasi liderlerden eyleme geçmelerini talep etmeye kararlı olan milyonlarca yürekte. Aslında ekonomi ağırlıklı yayın yapan bir derginin kapağında bize bu konuda gelecekte neler olacağı konusunda hep bir dürtme var. 

Kapaklarda konularından olan bazı maddeler şimdi karşımızda.  Can alan sel baskınları, ölümcül kuraklıklar ve alev alev yanan yağmur ormanları insanları ziyadesiyle üzmektedir. Ama ne yazık ki dünyanın senaryosunu yazanlar bu konuda gelecek hafta, en büyük şirketlerin CEO'ları İsviçre’nin Davos şehrinde yapılacak önemli bir iş zirvesinde bir araya gelecek ve bir yandan yeni petrol ve doğal gaz sahaları açıp milyarlarca dolar kâr edebilmeyi, gezegeni önemsiyormuş gibi yapmayı konuşacaklar. O gün orada başta da isimlerini yazdığım. Uganda'dan Vanessa, İsveç'ten Greta, Ekvador'dan Helena, Almanya'dan Luisa ve arkadaşları "dur ve vazgeç" ihtarnamesi sunmaya çalışacaklar. Bakalım nasıl bir karşılama olacak. Ya da o toplantıya katılan Devlet adamları ve CEO’ların bu genç gruptan haberleri olacak mı göreceğiz. Ama ben size haberimi verdim. Pazar fena karışacak. Tabii ki bu pazarın yıllık cirosu da az buz bir para değil. 

Carbon Tracker şirketi büyük petrol ve doğal gaz firmalarının geçen yıldan bu yana onayladığı ve değeri 50 milyar ABD doları yaklaşık bizim paramızla 939.651.500 milyar Türk Lirayı  bulan projelerin iklim krizini önlemek için küresel çapta yürütülen girişimlerin altını oyduğunu ortaya koyan bir rapor yayımlandı.  Carbon Tracker’ın hesaplamaları, farklı ısınma seyirlerine göre Paris merkezli IEA petrol ve doğal gaz arz modelleri tarafından geliştirilen üç senaryoya göre yapılmış.  Raporda, fosil yakıt arzının talebi geçmesi ve dünyanın ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlaması durumunda en düşük üretim maliyetine sahip projelerin en rekabetçi projeler olacağı varsayıldı. Analizde, “Yüksek maliyetli projelerin peşinden koşmak, hiçbir zaman yeteri kadar dönüş sağlamayacak ölü yatırımlarda bulunma riskini taşıyor” değerlendirmesi de yapıldı.   

Biz de sorumluluklarımızı unutmayalım geleceğe umutla bakalım.