Dolar $
32.24
%0.24 0.07
Euro €
35.11
%0.29 0.1
Sterlin £
40.96
%0.09 0.03
Çeyrek Altın
4055.95
%0.34 13.6
SON DAKİKA

Dünya Dönüyor

Hani bir şarkı var ya, Nilüfer söylüyor. Dünya dönüyor sen ne dersen de, yıllar geçiyor fark etmesen de. Şarkının bir yerinde de anladım ki biz eski biz değiliz, O günler geçmiş biz bu gündeyiz... diye uzayıp gidiyor.

Ben de bugün köşemde böyle bir yazı yazayım haftanın gündemini neler oluyor neler değişiyor dünyada bir bakalım istiyorum. Yaklaşık 10 haftadır dışarıya çıkmıyorum. Bunu da size başka bir sözü ile anlatabilirim. Gezdiğim dikenli aşk yollarında, elimden bir kırık saz geldi geçti. Kara talihimden yine bu yıl da, baharı görmeden yaz geldi geçti. Herkesin yazlıklardan tatilden döndüğü günlerde ben keşke bir yerlere gidebilsem diye dua ediyorum. Yıllardır dünyayı gezdim durdum. Ne Çin kaldı ne Sibirya, ne de Patagonya... Ama şu bir kaç aydır sadece gazeteye gidiyor radyo programımı yapıyorum hoop eve..

Eylül ayında okulların da açılacak olması piyasaya biraz değer katacak. Milyonlarca çocuk için Eylül, okula dönüş anlamına geliyor. Ve aileler için bu aynı zamanda yeni okul malzemeleri - defterler, sırt çantaları, hesap makineleri vs almak anlamına geliyor. Tüm bu saydıklarımın yanında masraflar artabilir. Hane bütçeleri zaten yüksek enflasyonla gerilmişken, okula dönüş alışverişi zor olabilir. Bu yıl okula 20 küsur milyon öğrencinin başlaması bekleniyor. Şu an piyasada 90 binden fazla çeşit kırtasiye ürünü olduğunu biliyoruz. Okul öncesi öğrencilerin kırtasiye harcamaları toplam pazarı yaklaşık 340 milyon TL, ilköğretim öğrencilerinin 4 milyar TL, lise öğrencilerinin de 2,6 milyar TL'yi buluyor. Tüm okul pazarı ise 7 milyar TL civarında.

Her sektörde eylül ayı bir başlangıç ayı olarak görülüyor. Sezon başlıyor. Doğa da kendini kış mevsimine hazırlıyor. Yazı enflasyon ve savaş ile geçiren, öte yandan sıcaklar ve bir anda yağan yağmurlar ile şaşıran bir dünya bakalım bu kış nasıl olacak? En başta bizi Enerji krizi bekliyor. Buna bağlı olarak da, söylemekten de nefret ettiğim kıtlık ve göçler. Her geçen gün bir öncekini özleyerek geçiyor. 

2021'deki geçici toparlanmayı, riskler gerçekleşmeye başladıkça 2022'de giderek daha da karamsar gelişmeler izledi. Küresel üretim, Çin ve Rusya'daki gerilemeler nedeniyle bu yılın ikinci çeyreğinde daralırken, ABD tüketici harcamaları beklentilerin altında kaldı. Pandemi tarafından zaten zayıflamış bir dünya ekonomisini birkaç şok vurdu. Biliyorsunuz Dünya çapında beklenenden daha yüksek enflasyon, özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve büyük Avrupa ekonomilerinde daha sıkı finansal koşulları tetikledi. Çin'de COVID-19 salgınlarını ve karantinaları yansıtan beklenenden daha kötü bir yavaşlama ve Ukrayna'daki savaşın olumsuz etkileri.

Temel tahmin, büyümenin geçen yılki yüzde 6,1'den 2022'de yüzde 3,2'ye, Nisan 2022 Dünya Ekonomik Görünümünden 0,4 puan daha düşük olması yönünde. Bu yılın başlarındaki düşük büyüme, azalan hane halkı satın alma gücü ve daha sıkı para politikası ülkemizde de aşağı yönlü revizyona neden oldu. Çin'de, daha fazla sokağa çıkma yasağı ve derinleşen emlak krizi, büyümenin büyük küresel yayılmalarla birlikte dünyada aşağı revize edilmesine yol açtı. Ve Avrupa'da, önemli not indirimleri, Ukrayna'daki savaştan ve daha sıkı para politikasından kaynaklanan yayılmaları yansıtıyor. Gıda ve enerji fiyatları ile arz-talep dengesizliklerinin devam etmesi nedeniyle yukarı yönlü revize edilen küresel enflasyonun, gelişmiş ekonomilerde yüzde 6,6 ve 9'a ulaşması bekleniyor. Bu yıl yükselen piyasalarda ve gelişmekte olan ekonomilerde yüzde 5 sırasıyla 0,9 ve 0,8 puanlık yukarı yönlü revizyonlar. 2023'te de enflasyonist para politikasının, küresel üretimin sadece yüzde 2,9 oranında artmasıyla bizi ısırması bekleniyor.

2022 ve 2023 yıllarına ilişkin büyüme görünümünün önündeki riskleri azaltabilmek için, kısa vadede ekonomiyi istikrara kavuşturacak ve dikkatleri yeniden Türkiye’nin orta vadedeki büyüme potansiyelinin gerçekleştirilmesine yöneltecek iyi koordine edilmiş para ve maliye politikaları gerekecektir.

Bana demesi kolay gel de yap derseniz ne yazık ki işim var. Şimdilik yapamam. Şaka bir yana,  işler böyle giderse de, hükümet ne yapar onu da bilemiyorum. Hep olumlu güzel konulardan bahis etmek istiyorum ama ne yazık ki olmuyor. Ne yapın edin yaşamdan zevk alın. Mutlu günler diliyorum gerçekten size.