Son yedi yılda 4 bin 190 kadının öldürüldüğünü ortaya koyan Kadına Yönelik Şiddet Raporu “ülkedeki siyasi, ekonomik ve toplumsal sorunların derinleşmesi, şiddetin meşrulaştırılması gibi nedenlerin cinayetlerin artmasına yol açtığını” söylerken, şiddet eylemlerinin giderek daha fazla oranda kadınlara yöneldiğini vurgulamaktadır. Son yıllarda, özellikle kadın örgütlerinin çalışmalarıyla görünürlük kazanan bu gerçeğe bazı devlet kurumlarının ilgisinin, gecikmiş olmakla ve henüz istatistik düzeyinde ilerlemekle birlikte, umut verici olduğu söylenebilir.

Son on yıldır yaşanan bu kadın cinayetleri çocuk istismarları boşanma oranlarının artması, toplumun aile yapısını da bozmuş durumda, yaşanan bu travmatik olaylar sonucunda gençlerin evliliğe bakış açısını da değiştirdi. Karşılıklı güvenin yok olması sadakatsizliğin çoğalması, evliliğe bakış açısını tamamen değiştirmiş durumda, yapılan dizilerinde buna destek verdiği göz ardı edilemez. 

 “Kocası değil mi hem sever hem döver ”bunun gibi geleneksel bakış açımızda kadına fiziksel şiddeti kolaylaştırmaktadır. Toplumun genel zihniyetini gözler önüne seren toplumdan bireye yapılan manipülasyonun bir örneğidir. Kadına şiddetin teşvik edildiği toplumda ebetteki erkeklerde topluma sırtını dayayarak fiziksel şiddete başvuracaktır. 

Hakaret bağırma, kadın üzerinde baskı kurma. Kadını aşağılık görme. Kadına birey olarak değer vermeme, eşyalaştırmaya kadar giden her türlü davranış kadına yönelik psikolojik şiddettir. Bir erkeğin içinde bulunduğu toplumda, yaşadığı çevre aile içinde gördüğü kısacası hayatında kadını nasıl gördüğünü o kişinin kadınlar hakkındaki algılarını manipüle eder ve tanıdığı ya da tanımadığı bir kadına psikolojik şiddet uygulamaya eğilimli hale gelir. Kadınların rolleri sınırlandırıldıkça ve erkeğin süsü olarak görüldükçe psikolojik şiddet uygulamak daha kolay bir hale gelir.

Kadının çalışmasına engel olmak, zorla çalıştırmak, parasına el koymak, varlıklarını harcamak, ekonomik hayatına zarar vermeye yönelik her türlü davranış ekonomik şiddet kapsamındadır. Ekonomik şiddete maruz bırakmanın nedeni kariyer yaşamından aile yaşamına geçiş olmasıdır.

Şiddete maruz bırakılmış kadınlarda çeşitli psikolojik tepkiler görülebiliyor. Bunların başında korku oluyor. Korku en yoğun hissedilen duygu olmasıdır. Fiziksel şiddete maruz bırakılan kadın korku içinde yaşar. Terk ederlerse başlarına daha kötü işlerin geleceğini düşünürler. Ekonomik özgürlüğü yoksa birde işin içinde çocukları olursa katlanmak zorunda kalır. Kaderine razı olarak yaşar.

Kadın erkek eşitliğinde, kadına şiddete yönelik yaklaşımın kaldırılması için cinsiyetçi yaklaşımdan uzak durulmalıdır. Erkeğin söz hakkı olduğu kadar kadında söz sahibi olmalıdır. Kadını küçülten hiçbir şeyi ilgimizle ödüllendirilmemelidir.