Araştırma verileri ortalama milli gelirin yüzde 60'ından azını kazanan hanelerde yaşayan 69 milyondan fazla çocuğun bulunduğunu ortaya çıkarıyor. Türkiye ise listede Kolombiya'dan sonra 2. sırada yer alıyor. Bu durumda da durumun gördüğümüzden daha da vahim olduğu ortaya çıkmış oluyor.

Ülkemizde kaliteli eğitime, düzgün beslenecek imkânlara, eğitimi için gerekli araç ve gereçlere ulaşabilen çocuk sayısı maalesef çok az ve her geçen gün de azalabilir gibi gözüküyor. Cami sayısı okul sayısından binlerce fazla… Aynı bölgeye gereksiz yere birçok cami yapılıyor ancak bu camiler boş kalıyor ve beraberinde birçok masrafı da beraberinde getiriyor. Halktan tasarruf beklentisinde bulunanların öncelikle kendilerinin tasarruf etmesi ve yeni masraflar yaratmak yerine gerekli yerlere harcama yapması gerekiyor. Beslenme konusunda da belirgin bir sorun var. Çocuklara maalesef okullarda ücretsiz bir beslenme verilmiyor ve çoğu aile de dengeli ve düzgün bir beslenme hazırlayamıyor, dolayısıyla da çocukların dersleri anlaması ve etkin bir katılım göstermesi, başarılı olmaları imkânsız hale geliyor ve dünya sıralamasında sürekli daha da geriliyoruz. 

Bir yandan da çocukların sosyal medyaya düşkünlüğü, sosyal medyada şiddet içerikli görüntüler izleyip bunların doğru olduğuna ve belki de “havalı” olduğuna dair inançlarıyla şiddet eğilimleri giderek artıyor ve çoğu çocuk gücü yeten başka çocuklara akran zorbalığı uyguluyor. Bunların ilerleyen yaşlarında onlarda bırakacağı kötü izler dikkate alınmıyor. Yine geçtiğimiz günlerde birkaç genç kız arkadaşlarını dışarıda görüşmek için çağırıp bir restoranın tuvaletinde arkadaşlarını darp ettiler ve sanki gurur duyulacak bir şey yapıyormuş gibi bu görüntüleri kaydettiler. Bu da yetmezmiş gibi bu görüntüleri de kendileri paylaştılar. Çocuklar maalesef şiddet göstermenin, birbirlerini ezmenin gurur duyulacak davranışlar olduğunu düşünerek yetiştikleri için bu tarz olaylar sürekli yaşanmaya başladı. Eğitimde aile önemli ancak okullarda da eğitim konusunda giderek sınıfta kalıyoruz. 

Eğitimin gündeminde olması gereken konular bunlarken MEB okullara bir yazı göndererek yılbaşı kutlamalarının örf ve âdete uygun olması gerektiğini belirtti ancak herhangi bir gerekçe gösterilmedi. Hem ebeveynler hem de çocuklar mutlu olacak bir şeyler ararken en küçük eğlence ihtimalinde örf ve adetlerimize uygun değil diyerek bunu baltalamaya çalışmak ne kadar doğru? Bu kadar önemli sorunlar varken yılbaşı kutlamalarına mı karışmak gerekiyordu?

Eğitim sistemimiz sürekli kötüye gidiyor, çocukların yetişmesi konusunda hem aileler hem öğretmenler sınıfta kalıyor ve günden güne geriye gidiyoruz. Bu durum böyle devam ederse ülkenin geleceği ne olacak bunu düşünen var mı yoksa örf ve adetlerimizi düşünmekle çok mu meşgulüz?