Tatillerde neden yurtdışını seçer olduk?
Planlarını tatillere göre ayarlayanlardan mısın? Yoksa kendi zamanını kendin yaratıp tatile istediğin zaman çıkanlardan mı?
Hangisi olursan ol, sömestre tatili geldiğinde okulların kapanması ile genelde şehirler boşalıyor ve tatil planları çoktan yapılmış oluyor.
Pandemiden sonra hem Türkiye’de hem de yurtdışında
insanların parayla olan ilişkisi değişti veya değişmek zorunda kaldı. Eskiden
bir şekilde mülke yatırım yapma çabaları var iken şimdi değişen ekonomik
düzende kişiler kendilerine yatırım yapar oldu.
Daha fazla yer görmek, daha fazla hobilere yönelmek,
hayatı biraz daha kişi kendi için yaşamanın yollarını arar oldu. Bireyler ‘tek
hayat yaşıyoruz; göreceğimi göreyim, deneyimleyeceğimi deneyimleyeyim’
mottosunu taşıyor. Garanti edebileceği bir birikim kalmayınca hem maddi hem
manevi anlamda kişi her şeyin gelip geçip, tükendiği hissiyatını derinden
hisseder oldu.
Bu nedenle de deneyim yoluyla tüketimi seçer olduk.
Bu seçim; insanların hem bakış açısını değiştirdi, dolaylı olarak da yaşam
tarzları evrildi.
Euro 30’da olsa 50’de olsa tatiller yurtdışına yöneldi.
Çünkü ülkede tatil yapmak maalesef yurtdışından bile daha pahalı veya hemen
hemen aynı yere çıkıyor. Bu defa insan aklındaki hesap defterini açıp, artı
eksilere bakınca, Euro’nun değerini düşünmek yerine yeni yerler görmenin en
azından daha kişisel bazda ileriye yönelik yatırım olarak düşündüğü dönemdeyiz.
Deneyimler nasıl ileriye yönelik oldu derseniz; eskiden
çocuklara mal mülk bırakılırdı, ama şimdi bakış açısı, deneyim, vizyon yaratmak
öncelik oluyor. Bu da deneyimleri kişinin kendisine yöneltmesiyle mümkün.
Bu sömestre tatilinde yurtdışından bildirebilirim ki, tam
da bahsettiğim gibi oldukça çok Türk rotasını benim gibi farklı ülkelere
çevirmiş.
Hatta yakın zamanda Avrupa ülkeleri yerine bu rotaların
Uzak Doğu ülkelerine çevrileceğini umuyorum.
Umarım senin için de keyifli bir tatil oluyordur.
İyi pazarlar dilerim.