Dolar $
32.48
%-0.11 -0.03
Euro €
34.76
%-0.66 -0.23
Sterlin £
40.55
%-0.63 -0.25
Çeyrek Altın
3985.03
%-0.18 -7.1
SON DAKİKA
Son Yazıları

Dünyada mekan, ahirette iman

07 Kas 2021

Deryadaki balıktan havadaki kuşa, karadaki diğer canlılardan dünyanın dört bir yanına dağılmış insanoğluna kadar gök kubbe altında varlığını devam ettirmek isteyen yaratılmışların tümü için tehlikeden korunabilecek, barınabilecek bir yuva, in, mağara ya da mesken sahibi olmak öncelikli bir ihtiyaç olarak görülmüştür.

Gece olabilecek tehlikelerin habercisi durumundaki akşam karanlığı ile birlikte mahlukatın bin bir telaş içinde güvenli bir limana yani yuvalarına doğru çekilmeye başlamaları, hayat akışının vazgeçilmez bir ritüelidir.

Yuva oluşturma, o yuvanın güvenliği için varoluşlarından gelen taktikler uygulama, yavrusunu koruma fedakârlığında yuvasını da koruma gayreti gösterme, canlılar için içgüdüsel bir davranışın yansımasıdır.

İnsana gelince tarihi izlerin, kalıntıların ve belgelerin ışığında anlaşılabildiği kadarıyla barınma ve güvenlik ihtiyacı, öncelikler listesinin en başına yerleşmiş ve zaman içinde kendisinin de şaşıracağı hızlı değişiklikler göstermiştir.

Mağaralarda veya ağaç höyüklerinde başlayan barınma şekli, maddi imkanlar yanında bilgi ve tecrübenin de süreç içerisinde etkisiyle basit yapılı evlerden villalara ve hatta gökdelenlere dönüşüvermiştir.

Bu meskenlerin şekli, büyüklüğü, donanımı toplumların kültür yapısına göre değişiklikler göstermektedir.

Almanya, Fransa, İngiltere gibi Avrupa toplumları ile Japonya, Kore gibi Uzakdoğu Asya toplumları genellikle 30 ila 40 metrekarelik evlerde yaşamayı tercih ederken, ABD, Orta Asya ve Anadolu insanı daha büyük evlerde hayatını idame ettirmeyi yeğlemektedirler.

Bu tercih kültürel yansımanın bir ifadesi olarak ta yorumlanabilir.

Uzakdoğu ve Avrupa toplumlarında küçük ev tercihi aşırı tutumlu oluşun, ısınma maliyetlerini azaltma arzusunun ve ev ortamının sadece barınma yeri olarak algılanmasının tabi sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Ayrıca doğum oranlarının düşük seviyelerde olması, aile kavramı ile ilgili olarak çocukluk yaşını tamamlayan bireylerin ebeveynlerini genellikle terk ediyor olmaları gibi sebepler de bu tercihlerde rol oynamaktadır.

ABD'de ise büyük evler, geniş malikaneler zenginliğin, gösterişin, enaniyet ve kibrin bir simgesi şeklinde ortaya çıkmaktadır.

Orta Asya ve Anadolu insanında ise geniş ev tercihi,  yüzyıllara dayalı inanç ve kültürün birebir yansıması olarak görülmektedir.

Anadolu kültüründe bir mahalde evlerin olması, ocakların tütmesi o beldenin yurt olduğuna işaret sayılır.

Binlerce yıldır her milletin iştahını kabartmış Anadolu coğrafyasında hükümran olabilmenin bir yolu da vatan sevgisi ile yetiştirilmiş evlat sayısının fazla olmasında yatmaktadır.

70 yaşlarındaki anne ya da baba, 40-50 yaşlarındaki evladını ve hatta torunlarını bile ailenin birer ferdi olarak kabullenir ve her zaman geleceklermiş gibi evlerinde onlar için de ortam hazırlamaya çalışır.

Büyüklerin en önemli arzusu, her fırsatta tüm evlat ve torunlarını bir araya getirerek en geniş aile hazzını yaşayabilmektir.

Yine bir kültür yansıması olarak, İpekyolu adıyla bilinen Afro-Avrasya geçiş güzergâhında yer alan Anadolu insanı; ticari, ilmi ve sosyal hareketliliğin verdiği bir cevvaliyetle, “Her an bir Tanrı misafiri gelebilir” düşüncesi, evleri geniş inşa etmeyi önemli kılmıştır.

Tabii ki Anadolu'da vatan kavramı gibi ev, ocak, mesken kavramı da kutsi anlamlar ifade etmektedir.

Evlenmenin temelini ev oluşturmuş, sahip olunan yuva ile yavru kelimeleri eşleştirilmiş ve yine Anadolu irfanına yakışır bir şekilde insanımız konuyu “Dünyada mekan, ahirette iman” vecizesi ile özetlemiştir.

Türk toplumunda ev sahibi olmak ayrı bir sevinç kaynağı kabul edilir ve doğum yapana, evlenene ve ev yapana, hayırlı olsun ziyareti hediyeler eşliğinde ve dua zenginliğinde gerçekleştirilir.  Evlenene ve ev yapana “Allah yardım eder” ve yeni doğanlar için “Rızkını Allah verir” inanmışlığı ise toplumun temel taşı olan ailenin oluşturulması için manevi bir teşvik unsuru sayılmıştır.

Gelecek hafta konut edinme ve konut dokunulmazlığı konusuna değineceğiz.

Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları