Dolar $
32.48
%-0.11 -0.03
Euro €
34.72
%-0.72 -0.25
Sterlin £
40.75
%-0.43 -0.17
Çeyrek Altın
3985.41
%-0.17 -6.73
SON DAKİKA
Son Yazıları

Hakikatin sonrası, gerçeklerin biraz öncesi

25 Oca 2021

Çok ilginç zamanlarda yaşadığımız şüphe götürmez. Son zamanlarda moda olan hakikat sonrası (post-truth) kavramı içinde bulunduğumuz tuhaflıklar silsilesine dair çok şey anlatıyor belki de.

Nesnel bir gerçekliğin varlığına dair inancın giderek kaybolduğu, en yüksek sesle anlatılan hikâyelerin insanların zihnindeki gerçekliği belirlediği zamanlardayız.

Bu zaten her zaman böyleydi diyenler olabilir. Belki de insanlık hep kendisine anlatılan hikâyelerle güdüldü, en bilinen masalları anlatanlar iktidarın asasını da ellerinde tuttular. Çok popüler dizi Taht Oyunları’nda da bir noktada en iyi hikâyeleri anlatanın öne çıktığını, henüz diziyi seyretmemişlerin ağzını tadını kaçırmamak adına, söyleyip geçelim.

Bugün içinden geçtiğimiz teknolojik devrim, iletişimin sınırlarını öylesine savurup atıyor ki güçlü bir hikâyenin dünyayı bir anda dolaşıp gelmemesi için hiçbir sebep yok. Bu anlamda daha demokratik bir dünyada yaşadığımız ilk başta düşünülse de herkesin palavralarına aynı ölçüde şans tanınmadığını, aslında günümüzde iletişim kanallarının çok daha sayılı ve kontrol altında olduğunu da bir kenara yazalım. Bunları kimi zaman pek popüler medya platformlarında olduğu gibi hikâye olduğunu bilerek takip ediyoruz veya zaman zaman da farkında olmadan masalcıların bizi götürmek istedikleri yere kendi ayaklarımızla gidiyoruz.

Büyüklere masallar

Her şeyden önce maruz bırakıldığımız bilginin gerçekliğinden çok, nasıl bir önceliklendirmeyle dünyayı algılamamız istendiğine bakalım. İnsanların gündemini işgal eden sıradan maddi hırslar, tüketim çılgınlığı bir yandan, siyasi rekabetin göbeğine oturtulan kimlik meseleleri öte yandan kafayı kaldırmadan önümüze konan menüyü tüketip duruyoruz. Ancak insanlığın böylesine muazzam teknolojik ilerlemelere karşın hala büyük yokluklar ve eşitsizliklerle boğuşan kitlelere ilişkin pek bir gündemi yok. Neredeyse feodal bir dünyanın ayrıcalıklarıyla günümüz dünyasında yine karşı karşıyayız. Ancak ekonomik ve siyasi gücü elinde tutan sınırlı sayıda insanın neden bu kadar etkili olduğunu, pek az sayıda insanın kitleleri yönlendirecek böylesi imkânları olmasının tehlikelerini hiç tartışmıyoruz. Zaten o yaratılan sanal gerçeklik algısı da bunu perdelemeye, gündemi aynı kısır ama anlamsız maddelere kilitlemeye yarıyor. 2021 yılında insanlar hala başka inançlara, mezheplere, etnik gruplara kinleniyor, yoksunluklarının sebebi onlarmış gibi algılıyor ve yine dünyayı bu saçma çerçevenin içinde yorumlamaya devam ediyor.

Bu hakikat sonrası paradigmanın siyasetten sonra ekonomi alanında da uygulamaya girdiğini son zamanlarda görüyoruz. Yine siyasette olduğu gibi piyasalarda da masalların etkisinin güçlü olduğunu ve eskiden beri iyi hikâye anlatanların bu alana da hâkim olduğunu biliyoruz. Ekonomide de çoğu zaman algılar gerçeklerden daha fazla öne çıkıyor. Günümüzün çılgın yatırım enstrümanı kripto paralar rekorlar kırıp yatırımcılarına servetler kazandırırken bu yeni varlığın ne olduğunu anlamadığı için bir kenarda duranlar kendilerini enayi yerine konmuş hissediyor. Öyle ya, geçmişin elle tutulur kıymetli madenleri yerine bugün değer sanal ortamda yaratılıyor, kripto paraların piyasa değeri de altının piyasa büyüklüğü ile kıyaslanıyor. Böyle bakınca gidecek çok yolu var gibi.

Dünya borsaları ise rekorlara doymuyor. Sürekli yeni zirvelere tırmanan endeksler yatırımcılara servet kazandırıyor. Yine yeni daha yüksek zirve hedefleri, kolay yoldan zengin olma hikâyeleri kulaktan kulağa yayılıyor. Aslında alınıp satılan hisse senetlerinin değerleri, ilgili şirketlerin karlılığından tamamen koptu ama yatırımcılar da sanki buna pek bakmıyor. Kabul edelim ki şimdiye kadar yeni ekonomi masallarına kulak verenler, temkinli davrananlara göre çok daha karlı çıktılar.

Peki, bütün bunlar aslında nesnel bir gerçeklik yok demek mi oluyor? Hakikat ötesi toplumda biz neyi nasıl anlatırsak, gerçekler de öyle mi şekillenecek? Yüzlerce yıllık finansal balonlar ve krizler literatürü böyle coşkulu sarhoşlukların derin çöküşlerin hemen öncesinde gerçekleştiğini söylüyor. Karşıdan tren gelmediğini varsaysanız bile o trenin size çarpmasını engelleyemeyebilirsiniz. Zira hakikatin sonrası, gerçeğin hemen biraz öncesine denk geliyor.

Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları