Dolar $
32.48
%-0.11 -0.03
Euro €
34.72
%-0.72 -0.25
Sterlin £
40.75
%-0.43 -0.17
Çeyrek Altın
3985.41
%-0.17 -6.73
SON DAKİKA
Son Yazıları

Trump yönetiminin son safraları!

17 Eki 2019

Yalan dolan üzerine kurulu dış politika ile ekonomi son yılların en popüler yaklaşımları… "Yalan dünya" bu olsa gerek! İşte en bariz misali karşımızda… Kendini dünyanın jandarması zanneden ABD, oluşturduğu suni eko politik gündemlerle istikrarsızlıklar içinde yeni yeni kaos kapıları açıyor.

Ronald Reagan’ın başkanlık döneminde komünizm ve marksizmin duvarlarının söküp atıldığını… Yine Cumhuriyetçi senatör Lindsay Graham’ın daha yakın tarihte Savunma Bakanı Ash Carter’ı, PKK’ya yardım yapılıyor diye yerin dibine soktuğunu hatırlayın…

Birkaç yıl içinde Graham, pardon ABD politikaları ne hâle gelmiş? Teröristlerle kolkola yürüyen, dünyanın her yerinde istikrarsızlığı destekleyen ve kaos denilince akla ilk ABD gelen bir siyaset anlayışı…

Devlet terörizmi desteğinden sonra şimdi de örgüt terörizmini politika edinen siyasi bir yapı ile maalesef karşı karşıyayız…

***

Evet, meşhur Graham bugün PKK’nın en büyük hâmisi… Sonunda Donald Trump’a Suriye’de barış, güvenlik ve huzur harekâtı yapan Türkiye’ye yaptırımları içeren kararnameye imza attırmayı başardı. Hem de siyasette en büyük rakipleri Demokratları da yanına alarak!

Eksen kayması yaşayan fren tutmaz terörizm destekçisi ABD siyaseti, bir yerde patlayacak… Ama nerede patlayacak, henüz bunun zamanını kestirmek zor!

Zulümle âbâd olunmayacağını atalarımız yıllardır söylemiş ve bu söz her zaman da ibret tablolarıyla bir bir gerçekleşmiş!

Zâlimlere duyurulur!..

Dolayısıyla peyk bir devlet uğruna bölgeleri kana bulayan ABD ve yandaşlarının ikballeri, tayin edilmiş bir vakitte büyük bir ihtimalle Ortadoğu çöllerinde eriyip gidecek…

***

ABD bugün bölgeye binlerce TIR ve uçak dolusu silahı yığarak “uydu devlet” için zulümde her yolu deniyor.

Tabii ABD ve müttefiklerinin önündeki en büyük engel Türkiye…

İşte Kongre’nin son safraları…

Yaptırım kararnamesi yalan, dolan gerekçelerle imzalandı, ama bu hareket birilerini kesmemiş olacak ki, geçmişte kalan Halkbank olayı yeniden ısıtılıp gündeme taşınıyor.

Yani uluslararası anlamda bir “hukuk rezaleti” yaşanıyor.

ABD ve müttefiklerinin saçma sapan ihtirasları sebebiyle malûm yaptırımların üzerine bir de “Halkbank” dosyası açılıyor.

***

İddialar, cemaziyel evvelde kalmış ama, Trump yönetimi kendi cemaziyel ahirini düşünmeden pervasızca, -kanaatim o yönde- bildiğimiz başka bir örgütün de desteğiyle Halkbank dosyasına yeni yeni mesnetler arama telaşında!..

İddialara bakın, gülersiniz!..

New York Savcısı, Halkbank’a; “ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını delme, banka dolandırma, banka dolandırmaya teşebbüs, para aklama ve para aklamaya teşebbüs” gibi olmadık suçlamalar yüklüyor.

Savcı bu… Elbette iddianame hazırlayacak, fakat iddianamenin de bir aslı astarı olması gerekmez mi? Önceki yazımda da bir bir ifade ettim… Sanki Trump’ın imzaladığı yaptırım kararnamesindeki gerekçe ve iddialar çok doğru?

Tartın ve siz de karar verin!

***

Suriye’de Barış Pınarı Harekâtı’nın gerçekleştirildiği bir sırada Türkiye’nin en büyük bankalarından birinin böyle bir suçlamayla itham edilmesi sizce mânidar değil mi?

Batıya bir de medenî derler! Daha siyasetle hukuku birbirinden ayıramayan bir medeniyet nasıl medenî olur, iki elinizi başınızın arasına alın ciddi ciddi düşünün!

Halkbank davası geri çekilmez ise, iki ülke arasındaki ilişkiler nasıl yürüyecek, bugünden belli değil. Şimdilik beklemekten başka yapılacak bir şey yok!  

ABD’de 13 Kasım’da gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Donald Trump arasındaki görüşmeye kadar gelişmeleri soğukkanlı bir şekilde takip etmek zorundayız.

Ancak o tarihe kadar da Barış Pınarı Harekâtı planlandığı şekilde yürüyecek ve zamanı gelince sona erdirilecek. Teröristlerin temizlenmesinin ardından barış ve huzur kapsamında bölge güvenlik ve istikrar üzerine yeniden yapılandırılacak.

Bunu da kimse engelleyemez…

Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları