Dolar $
32.48
%-0.11 -0.03
Euro €
34.72
%-0.72 -0.25
Sterlin £
40.75
%-0.43 -0.17
Çeyrek Altın
3985.41
%-0.17 -6.73
SON DAKİKA
Son Yazıları

Bu gidişin sonu kıyâmet olmasın

05 Aðu 2019

ABD/Çin ticaret savaşları derken dünyanın yeni bir krizi daha oldu. Barış isteyen yaklaşık 8 milyar insan şimdi biri ekonomik diğeri nükleer olmak üzere çifte savaş tehdidi altında.

Geçmiş olsun demek mi lâzım, ne demek lâzım bilemiyorum… Fakat gerçek olan şu ki ekonomisi giderek daralan dünya bir yandan ekonomik resesyonla mücadele etmeye çalışırken diğer yandan ülkelerin nükleer füze yarışı arasında kasılıp büzülecek… Ha savaş çıktı, ha çıkacak psikozuyla günleri tesbih yapacak!

Allah muhafaza, bugünlerde bir yerden bir füze, şaş kaza havalansa mavi dünyamız ne hâle gelir, tahmin etmek oldukça zor!

Aslolan elbette barış, sulhu selamet ama insanoğlu bu… Göründüğü gibi değil… Şişede durduğu gibi durmuyor. Gerçek olan şu ki, bozulan INF yerine şâyet adam akıllı bir nükleer anlaşması yapılamazsa dünya artık diken üstünde demektir…

***

Evet, soğuk savaş döneminde 32 yıl önce ABD ile Rusya arasında nükleer silahsızlanmaya yönelik imzalanan anlaşma bugün yerle bir… ABD ile Rusya arasındaki nükleer dengeyi koruyan INF anlaşması artık yok gibi. Zaten 6 ay önce Trump, Rusya’nın INF’yi ihlal ettiği gerekçesiyle anlaşmadan çekileceği yolunda ilk mesajı vermişti. Rusya da karşılığında anlaşmayı askıya aldığına dair açıklama yapmıştı…

Bugün itibariyle ABD, Rusya, Çin, İsrail, Hindistan, Kuzey Kore ve diğer nükleer silaha sahip ülkeler… Dünya bundan böyle gözünü daha fazla açacak, hatta hiç kırpmayacak! Sû (asker, ordu) uyur, düşman uyumaz, diyecek.

Dedim ya… Uhdesinde nükleer silah bulunduran ülkeler, acilen oturup yeni bir sözleşmeye veya anlaşmaya hazır olduklarını ve barışa gidecek imza için tüm yolların denendiğine dâir gayretleri tüm dünya ile paylaşmaları gerekiyor.

Aksi halde, sadece elinde nükleer bulunduranlar değil, diğer ülkeler de savunmalarını güçlendirmek için ya satın alma ya da kendi bünyelerinde üretme yoluyla silahlanma yarışına girecekler. Hatta nükleer silaha sahip olan devletler dâhi hem kendileri hem de savunmasını takviye etmek isteyenler için ayrıca yeni füze sistemleri geliştirmeye başlayacaklar.

***

Bahsettiğim konu fikir yürütme değil, bizzat Pentagon’un üstü örtülü açıklaması… Zira Pentagon INF anlaşmasının ortadan kalkmasının ardından konvansiyonel veya nükleer her ne tür olursa olsun yeni füze ve silahların gündeme alınacağını açıktan bildiriyor.

1987 tarihli INF anlaşması karadan havaya atılabilen 500 ile 5 bin 500 kilometre orta menzilli füzelerin üretilmesi ve kullanılmasını yasaklıyordu. Bugün bu yasak ortadan kalktı. Hava sahası açık. Atış serbest!.. Şu anda birçok ülke savunmasız halde.

Tek, çift veya çok kutuplu kavram kargaşası yaşayan dünyanın nerede duracağını henüz bilen yok. Meselâ Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas’ın, “Avrupa’nın güvenliği yok oldu. Ancak güvenlik konusu Avrupa ile sınırlı değil” ifadelerinin ne tür mesaj verdiği ortada!

Herkes dururken Almanya niçin konuşuyor diye sormayın… INF anlaşması Avrupa’nın nükleer füzelerden arındırılmasıyla alakalı bir sözleşmeydi. Anlaşmadan en fazla da Almanya istifade ediyordu. Hatta anlaşma kapsamında 3 bine yakın füze de imha edilmişti. Şimdi Almanya nükleer silahlara karşı tamamen savunmasız!..

***

32 yıl önce ABD/Rusya arasındaki anlaşmanın bugün artık daha geniş coğrafyalı olarak yenilenmesi kaçınılmaz hâle geldi. Ülkesini nükleer silahın her çeşidiyle donatan Çin, her yıl nükleer denemeleriyle gövde gösterisi yapan Kuzey Kore, ne yapacağı kestirilemeyen İsrail, Hindistan ve nükleerle ilgilenen diğer ülkeler dünyayı iğneli fıçı hâline getirmek üzere.  

Soğuk savaş döneminde nükleer açıdan dünyayı iki ülke tehdit ederken bugün 10’dan fazla ülke ABD ve Rusya’nın peşinden gidiyor. Barışı koruma noktasında en büyük görev ABD ile Rusya’ya ait… Bitme noktasına gelmiş soğuk savaşın etkisi henüz devam ederken barış için ülkelerin elini çabuk tutması gerekiyor.

1987 yılında imzalanan INF içinde denizden ateşlenen füzelerin anlaşmanın dışında tutulduğunu öncelikle hatırlatayım… Dolayısıyla bugün denizden havaya, denizden karaya atılabilen, orta ve uzun menzilli o kadar füze üretildi ki karadan havaya atılanlar havada kaldı!

“Soğuk/sıcak savaş dönemi” kapımızda ve hangi yöne sapacağı henüz belirsiz! Dünyanın sulhu selameti için kara, hava, deniz nereden atılırsa atılsın tüm nükleer füzeler, yenilenecek ve kapsamı genişletilecek yeni INF anlaşmasının içerisinde yer almalı.  Aksi halde bu gidişin sonu KIYÂMET!

Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları