Lezzetlerin buluşması; Eylül
En sevdiğim mevsimin, en sevdiğim ayına geldik. Sonbaharın en güzel ayı Eylül… Tatlı telaşların, kışa yaklaşmanın verdiği, kimimizde belki mutsuzluk kimimiz de belki sevinçler yaratan Eylül…
Eylülde ülkemizde bugünlerde, birçok ilimiz de gastronomi anlamında lezzetli ortamlar, etkinlere hazırlanırken bu gastronomi etkinliklerinin bir
Çoğunun uluslararası boyutlarda gerçekleştirebileceğini de söylemeliyim.
Ülkemizin birbirinden değişik bölgelerindeki lezzetler kutlamalarla, şölenlerle katılımcılarla, üreticilerle esnaflarla buluşacak.
En sevdiğim yöre mutfağı Gaziantep olmak üzere Konya, Bursa, Antalya, Adana, Afyon, Kastamonu gibi bir çok ilimiz de Gastronomi Festivalleri gerçekleştirilecek.
Hatta geçenlerde Sayın Emine Erdoğan hanımefendinin katılımları ile Tokat da Gastronomi festivali yapıldı bile. Tokat’tan verildi gastronomi festivali startı.
Önemli şeflerin, lezzet ustalarının buluşmaları ile Tokat’ın bilinmeyen lezzetleri görücüye çıktı.
Bana sorarsanız Gastronomi Festivalinde başı çekecek il, gastronominin başkenti olarak da adlandırılan Gaziantep.
Yıllarca program çekimlerinde gittiğimde beni asla yormadı Gaziantep mutfağı, hatta neredeyse program süresinin tamamını da eklesek o lezzetleri ekrana her seferinde tamamını asla getiremedik bile diyebilirim.
Hep şunu söylerim ki Gaziantep’te yemek serüveni normal bir Gaziantepli için sabahın erken saatinde beyran ile katmer ile başlar, gün boyu kebapla devam eder akşamına kuru dolmalar, lahmacunlar ile devam eder.
Antep’te yediğiniz her yemeğin bir hikayesi vardır.
Şehrin her noktasında sokak lezzetleri sizi bekler Gaziantep’te.
Neredeyse nüfusun çoğunluğun da arabaların bagajına baktığınız da mangal olduğunu görürsünüz.
Hafta sonları Dülük Baba ormanına baktığınız da gördüğünüz yoğun dumanı yangın var sanmayın lezzetin dumanıdır o gördüğünüz.
Benim de çok sevdiğim büyükşehir belediye başkanı sayın Fatma Şahin ile gerçekleştirdiğimiz bir röportajda “Bu şehirde 2 milyon gurme var, herkes anasının dolmasını, anasının lezzetinin istiyor, işimiz çok zor, bizim yemeklerimiz beş duyuya hitap ediyor, Antep’de herkesin ağzı laboratuvar gibi” demişti. Haksız da sayılmaz.
Fatma Şahin ve yönetimin gerçekleştirdiği kararlı girişim ve temaslar neticesinde, Dışişleri Bakanlığı, Kültür Turizm Bakanlığı ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonun da desteği ile Gaziantep Gastronomi adına UNESCO yaratıcı şehirler ağı üyeliğine hak kazanması boşuna değil.
Gaziantep 15 Eylül -18 Eylül arası çok geniş kapsamlı bir gastronomi festivaline hazırlanıyor.
4’üncüsü gerçekleştirilecek olan Uluslararası Gastronomi Festivali’nde Antep’e 25 ülkeden 78 katılımcı kendi mutfak lezzetlerini Antepliler ile tanıştıracak, ayrıca 12 ülkenin Michelin yıldızlı şefleri gastronomi festivalinin bir diğer önemli konukları.
Bu yıl ki Gastrofest’in ana teması “Sürdürülebilirlik Gastronomi” olarak belirlenmiş.
Hasarıyla, taşımalarıyla renkli kimliğiyle Gaziantep’e bu vesile ile milyonlarca turistin gelmesi bekleniyor.
Bir diğer il de benim için lezzet anlamında Bursa…
Osmanlı’nın Saray mutfağının doğduğu şehir Bursa geçmişten günümüze birbirinden lezzetli yemek kültürü ile ülkemizin gastronomi anlamında ki en önemli şehirlerden biri,
“İpeksi Lezzetler” temasıyla kent, 23-25 Eylül arası Gastronomi Festivaline hazırlanıyor.
Orta Asya ve Anadolu’nun bereketli topraklarının harmanlanmış kültürünü, etkileşimini Bursa mutfağında görmemiz fazlasıyla mümkün.
Bir fukara keşkülü vardır ki tam yerinde yerseniz ustasının size hikayesini anlatmasını ısrarla isteyin.
Tarihi hanlar içindeki kışkırtıcı lezzetler de en önemli duraklardan biri olan Osmanlı mutfağının Unutulan lezzetlerini günümüzde de yaşatan
Bursa’da meşhur Kayhan Sokağına gittiğinizde dükkanlardan gelen lezzet kokuları içerisinde lezzete lezzet katarak yaşayabilirsiniz, kaybolabilirsiniz.
Hemen arka sokaktaki tarihi fırınlarda Cantık yemeyi de unutmayın derim.
İlhamını yüzyıllar öncesinin lezzet geleneklerinden alan Bursa’da bacasız sanayinin her kolunda her nimete sahip olduklarını belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve ekibinin emeği fazlasıyla büyük.
Sadece Gaziantep, Bursa değil; Adana lezzet festivali var ki ekimde gerçekleştirilecek anlatılmaz, Adana’ya gidip yaşamanız lazım.
Öncesinde Konya mutfağının tüm güzelliklerini görebileceğiniz gastronomi festivalini, Afyon’da, Kastamonu’da, Antalya’da gerçekleştirilecek gastronomi festivallerini de unutmamalı.
Ekonomisi, sanayisi ile güçlü kentlerimiz gastronomileri ile de fazlasıyla ekonomiye katkı sağlayacak, aynı zamanda ülkemizin yerel lezzetlerini uluslararası platformlarda da yer almasıyla bölge ekonomilerine de fazlasıyla katkı sağladığı yadsınamaz bir gerçek.
Esnafıyla, üreticiyle, yerel yönetimleri ile geçmişten günümüze renkli lezzetleri dünyaya tanıtabilmek, ülkemizi gastronomi alanında da en üst sıralara ciddi planlamalar ile taşıyabilmek, ekonomiye her alanında katkı sağlayabilmek, turizmi hareketlendirebilmek
İşte en önemlisi de bu.
Tadımız tuzumuz hiç bozulmasın, hazan mevsiminde de lezzetli günlerimiz bol olsun.