Sanat ve turizm
Biliyorsunuz sanatı ve Turizmi yöneten tek bir bakanlığımız var. Kültür ve Turizm Bakanlığı. Bu yıl Antalya'daki Turizm Fuarında Sanat ve Turizm iç içe olacak. 22–23–24 Ekim 2025 tarihlerinde Antalya Uluslararası Fuar Merkezi'nde yedinci kez düzenlenecek olan ATF, Türkiye Devlet Tiyatroları iş birliğiyle sanatın büyüleyici gücünü turizmle buluşturarak "Sanat Turizmi" kavramını ön plana çıkarıyor. ATF25 Türkiye, "Sürdürülebilir Misafirperverlik" temasıyla bu kez sanatın estetik dünyasını turizmin çeşitliliğiyle buluşturuyor.
Bu anlayışla ATF, Devlet Tiyatroları’nın “Sahnede Bir Dünya” sergisine ev sahipliği yapacak. Özgün kostümler, minyatür dekorlar ve kadın tasarımcıların imzasını taşıyan seçkin eserler, sanatın yaratıcılığını turizm profesyonelleriyle buluşturacak.
ATF25 kapsamında sanatseverleri bekleyen “Kadın Kostüm Tasarımcıları Sergisi” de birçok esere imza atmış değerli kostüm tasarımcılarının seçkin çalışmalarını ziyaretçilerle buluşturacak. Bu özel sergide; Sevgi Türkay, Buket Başaran Akkaya, Nalan Alaylı, Funda Çebi, Şirin Dağtekin Yenen, Hale Eren, Gül Emre, Gülümser Erigür, Yıldız İpeklioğlu, Funda Karasaç, Gülhan Kırçova, Mihriban Oran, Fatma Sarıkurt, Çevren Sarayoğlu, Esra Selah, Serpil Tezcan, Nur Uzmen ve Medina Yavuz Almaç’ın tasarımları sergilenecek.
Tamer Karadağlı, 24 Ekim saat 11.00’de ATF Main Stage’de gerçekleştireceği özel konuşmasında, hem sanatçı kimliği hem de Devlet Tiyatroları’nın vizyonu üzerinden, sanatın turizm endüstrisine büyüyerek artacak katkılarını değerlendirecek.
Karadağlı, tiyatro perspektifinden sanatın turizmdeki rolünü ve bu alanda yapılabilecekleri turizm sektörüyle paylaşacak.
Sanat olayları turizminin geleceğine katkısı çok büyük. İnsanlar konser dinlemek ve opera bale tiyatro izlemek için ülkeler arasında uzun yolculuklar yapmaktan çekinmiyorlar.
Bu iş birliği, 12 aya yayılmaya çalışan turizm endüstrisinde sanatın güçlü bir aktör olabileceğini vurguluyor. Ayrıca fuar süresince, Devlet Tiyatroları’nın 2025 sezonu ve festivalleri hakkında özel bilgiler turizm profesyonelleriyle paylaşılacak.
ATF’nin zengin içerikleri
ATF25 Türkiye, bu sene sektörün geleceğine ışık tutacak içerikleriyle de öne çıkıyor. Eğitim Sahnesi’nde turizm öğrencileri ve genç profesyonellere özel atölyeler düzenlenirken, Startup Demo Day ile turizm odaklı girişimler yatırımcılarla buluşacak. Bu yıl ilk kez düzenlenecek Tourism Design Awards, turizme değer katan özgün tasarımları uluslararası ölçekte ödüllendirerek farklı disiplinleri aynı çatı altında toplayacak. Ayrıca Ana Sahne panelleri, sektörün önde gelen isimlerini bir araya getirerek küresel turizmin geleceğine dair önemli tartışmalara ev sahipliği yapacak.
Türkiye’nin ve Akdeniz’in en verimli turizm fuarı olan ATF25 Türkiye, iş dünyasını sanat, inovasyon ve kültürel değerlerle buluşturarak turizmin geleceğine yön veriyor.
Sanat turizmi, kültür ve sanat etkinliklerini seyahat deneyiminin merkezine koyan bir turizm türüdür. Sergiler, konserler, tiyatro oyunları, festivaller ve müze ziyaretleri gibi etkinliklerle beslenen sanat turizmi, destinasyonların cazibesini artırarak yerel ekonomiye katkı sağlar. Ziyaretçilere hem estetik hem de kültürel açıdan zengin bir deneyim sunan bu alan, turizmin çeşitlenmesine ve 12 aya yayılmasına olanak tanır. Sanat turizmi, özellikle 2000’lerden itibaren, “cultural tourism” (kültür turizmi) şemsiyesi altında bir alt dal olarak gelişti.
Sanat ve turizm, ilk bakışta farklı alanlar gibi görünse de, aslında birbirini besleyen ve güçlendiren dinamik bir ilişki içindedir. Sanat, turizm için sadece bir cazibe merkezi olmakla kalmaz, aynı zamanda bir destinasyonun kültürel kimliğini, tarihini ve ruhunu yansıtan bir ayna görevi görür. Turizm ise, sanatın daha geniş kitlelere ulaşmasını ve sanatçılar için yeni olanaklar oluşturmasını sağlar.
Bu karşılıklı katkının en belirgin örneklerinden biri, dünyaca ünlü müzeler ve sanat galerileridir. Paris'teki Louvre, New York'taki Metropolitan Sanat Müzesi veya Floransa'daki Uffizi Galerisi gibi mekanlar, her yıl milyonlarca turisti kendine çekerek şehirlerin ve ülkelerin ekonomisine önemli katkılar sağlar. Bu müzeler, sadece sanat eserlerini sergilemekle kalmaz, aynı zamanda o bölgenin tarihini ve kültürel gelişimini de anlatır. Bu sayede turistler, sadece bir tablonun güzelliğine tanık olmakla kalmaz, aynı zamanda o eserin yaratıldığı dönemin sosyal ve kültürel dokusunu da yerinde hisseder. Bu iki alanın işbirliği, sadece ekonomik bir fayda sağlamakla kalmaz, aynı zamanda kültürel anlayışın ve etkileşimin gelişmesine de katkıda bulunur.
Biz de Antalya şehrinin bu yeni atılımı iyi değerlendirmesini diliyoruz.