SON DAKİKA

Sağlık turizminde oldukça başarılıyız

Orta ve Doğu Avrupa'da Sağlık Turizmi ülkemize çok büyük mali kazanç ve prestij kazandırıyor. Özellikler yaz sonu bu aylar bu konuda hızlı bir artış gözlemleniyor. Yurt dışına giden uçaklarda burnu bandajlı, saçı ekilmiş ya da diğer estetik konularında hizmet alanların fiziki görünüşleri anlatıyor ki ülkemiz bu konuda başarılı.

Özellikle 1989'da balneoloji ve ilgili tedavilere yönelik devlet fonlarının azalmasıyla birlikte Orta ve Doğu Avrupa bölgesinde son yıllarda sağlık turizminin gelişimi ülkemize doğru kaymıştır. Hem marifetli doktorlarımız hem de üstün derecede hizmet ve Hijyen bu turistleri tedavi olmak için ülkemize getiriyor. Aslında, sağlık turizmi geleneksel olarak termal sulara ve kaplıcalara dayanmaktadır, ancak bölgedeki sağlık istatistikleri gelecekte daha sağlıklı yaşam tarzlarına ve sağlıklı yaşam olanaklarına doğru bir geçiş ihtiyacını göstermektedir. Birçok ülke bu değişiklikleri benimserken, diğerleri yetersiz altyapı ve hizmet kalitesi eksikliği nedeniyle sağlık turizminin gelecekteki gelişimini engelleyebilecek fon ve yatırım sağlamakta zorlanmaktadır. Yerel veya yerel pazardan farklı beklentileri olabilecek, kendi kendine ödeme yapan ve yabancı ziyaretçilerin artan sayısının ihtiyaçlarını karşılamak için farklılaştırılmış ve geliştirilmiş tekliflere ihtiyaç duyulmaktadır. İşte bu durumda ülkemiz bir adım daha önde gidiyor. Dünyada haber oluyor. 

2025’te Türkiye’nin sağlık/medikal turizm pazarı farklı pazar-raporlarına göre yaklaşık 3.9 ile 4.0 milyar dolar civarında gösteriliyor.  Bazı tahminler hükümet hedefleri ve daha iyimser raporlarla 5–6 milyar dolar gibi daha yüksek rakamlar karşımıza çıkıyor. 

Resmî tanıtım kaynakları ve sektör temsilcileri 2024–2025 döneminde 1.5–2.0 milyon uluslararası hastadan ve birkaç milyar dolar gelirden söz ediyor (farklı hesaplamalar var). Bu da Türkiye’nin sağlık turizminde küresel oyuncu haline geldiğini gösteriyor. 

Avrupa pazarının medikal turizm havuzunun toplamı Avrupa ölçeğinde milyarlarca dolar; Avrupa genelinde medikal turizm pazarı 2025 civarında on milyar dolar üstünde tahmin ediliyor. Türkiye bu pastadan önemli pay alıyor ve planlamalar tutarsa payını da artıracak. 

 Orta Doğu ve Avrupa  Türkiye için neden önemli diye baktığımızda ilk olarak karşımıza Coğrafi yakınlık çıkıyor. Bazı hastalar için kısa uçuş çok değerli. Uçakla 2–3 saatte gelen hastalar için maliyet lojistik avantajı büyük; düşük seyahat maliyeti paket maliyetini de düşürüyor. 

Bir de ülkemiz için Fiyat fayda dengesi çok önemli yer tutuyor. Saydığımız ülkelerindeki özel sağlık maliyetleri Batı Avrupa’dayla karşılaştırıldığında genelde daha düşük ama Türkiye çoğu kozmetik, diş, saç ekimi gibi hizmetlerde hâlâ daha rekabetçi fiyat kalite sunuyor; bu da hasta turist akışını besliyor. Bir diğer çekici gelme şansımız da çoğu estetik, dental, kozmetik seyahat doğrudan hasta cebinden ödemeyle gerçekleşiyor, Türkiye’ye kısa mesafeli hasta akışını kolaylaştırıyor.

Türkiye’ye gelen hastaların büyük kısmı Orta Doğu Körfez ve Kuzey Afrika’dan da geliyor; Batı Avrupa’dan da önemli sayıda hasta var. Avrupa , yakınlık dolayısıyla hastalar için çok önemli. Fakat diğer ülkeler de yavaş yavaş bu gelire göz dikmiş durumdalar. Yani artık Türkiye eskisi kadar rahat olamayacak. Bir dikkat edilmesi gereken durum da, Düşük fiyatla hasta çekmek kısa vadede cazip; ama komplikasyon sonrası oluşan maliyet/itibar kaybı yüksek olabilir. Uzun vadede akreditasyon ve post-op bakım kritik. Aslında, Türkiye ülke-bazlı net giriş verileri genelde açık kaynakta standartize değil; kampanyanın performansı gerçek veriye göre sürekli revise de edilmeli.

Yani bu yıl Türkiye’nin sağlık/medikal turizm pazarı farklı pazar-raporlarına göre yaklaşık 3.9–4.0 milyar dolar pazar büyüklüğü  ve  gelir  civarında gösteriliyor; bazı tahminler hükümet hedefleri ve daha iyimser raporlarla 5–6 milyar dolar gibi daha yüksek rakamlar veriyor. 

Bakalım 2026 yılında bu alanda iyi bir veriye sahip olup gelirimizi ne kadar artıracağız.