SON DAKİKA

Küresel ticaret yeniden mi tasarlanıyor?

2025 yılında küresel ticaretin yeniden tasarlandığı ve bir dizi zorlukla karşı karşıya olduğu açıkça görülüyor.

Jeopolitik gerilimler, korumacı politikalar ve artan belirsizlik, ticaretin genel büyümesini yavaşlatırken, şirketler tedarik zincirlerini daha dirençli, çeşitlendirilmiş ve dijitalleşmiş hale getirmeye çalışıyor. Bu yeni dönemde, uluslararası işbirliği ve dengeli politikalar, küresel ticaretin parçalanmasını önlemek ve uzun vadeli büyümeyi sürdürmek için kritik öneme sahip olacak.

Durum böyle olunca da ticaretle ilgili belirsizlik ortamında, şirketler ticaret ilişkilerini yeniden yapılandırmaya çalışıyor. ABD yeni tedarikçiler, Çin ise yeni alıcılar buluyor. Peki bu ne kadar uygulanabilir ve maliyetli? Bu yılların en fazla kullanılan sözlerinden biri  "yeniden düzenleme oranı" yani bir ülkenin belirli bir ticaret ortağından yaptığı ithalatın kalan küresel ihracat pazarına oranını ölçen bir cetvel bu. Ülkelerin ürünler için alternatif kaynaklar bulmanın ne kadar kolay (veya zor) olabileceğini değerlendirmelerine bu kıstas karar veriyor.  Çok uluslu şirketlerin olası ticaret aksaklıklarını yönetmek için alabilecekleri önlemleri şu günden anlamak da zor oluyor.

Deniz yoluyla ithalat azaldı. Bir tedarik zinciri teknoloji şirketine göre, Çin mallarının ABD'ye deniz yoluyla ithalatı Mayıs ayında bir yıl öncesine göre %28,5 düştü. Fast Company'nin de belirttiği gibi, Çin, ABD limanlarına giren deniz yoluyla malların başlıca kaynağı ve perakende devlerinden otomobil üreticilerine kadar çeşitli Amerikan şirketleri bu sevkiyatlara güveniyor. ABD tarafından uygulanan gümrük vergilerinden en çok etkilenen Çin ithalatları arasında mobilya ve yatak gibi ev eşyalarının yanı sıra makine, spor malzemeleri ve oyuncaklar yer alıyor. 

Konulan bu Gümrük vergileri arz değişikliklerine yol de açıyor. The Wall Street Journal'ın haberine göre, ABD şirketleri artan ekonomik baskılara yanıt olarak tedarik zincirlerini değiştirmeye çalışıyor. Bir aydınlatma ürünleri şirketinin CEO'su, geçen yıla kadar şirketin lambalarını Çin'de ürettiğini söylüyor. Ancak Çin ithalatına uygulanan gümrük vergileri, şirketi üretimi Güneydoğu Asya'ya taşımaya yöneltti ve Çin dışından ürün tedarik etmek isteyen perakendecilerden yeni işler kazandı. 

Sonuç olarak, şirketler 2025 yılında gelirlerinde %40'lık bir artış elde edebilir. Keşke bu pazarın içinde biz de olabilsek. Yeni tanımlanan "yeniden düzenleme oranı", ABD'nin Çin'den yaptığı ithalatın yeniden düzenlenme potansiyelini ve bunun dünya genelinde nasıl yankı bulabileceğini ölçüyor.

ABD-Çin ticaretindeki baskı nedeniyle firmalar, tedariklerini alternatif tedarikçilere yönlendirmeyi düşünebilirler. Eğer bunu başaramazlarsa, firmalar bunun yerine alımlarını azaltabilir, ithal ürünleri benzer ürünlerle değiştirebilir veya yerli üretimi artırabilirler. Bu alternatifler de fedakarlık, kaynak, bilgi birikimi ve zamanın bir kombinasyonunu gerektirir.

Değişimin ne kadar sert olabileceğini ölçmek için "yeniden düzenleme oranı" ile ilgili bir örnek vermek istiyorum. ABD'nin Çin'den yaptığı ithalatın %35'i 0,1'den düşük bir orana sahip ve bu da mevcut ABD ithalatından on kat daha büyük bir küresel mevcut ihracat pazarına işaret ediyor; örneğin olarak en basitinden tişörtler veya elektronik çipler verilebilir. Daha yüksek oranlar için yeniden düzenleme daha zor hale geliyor ve 1,0'dan büyük bir orana sahip ticaretin %5'i örneğin, nadir toprak elementleri için, ABD'nin Çin'den yaptığı ithalat, mevcut küresel ihracatı aşıyor.

Tüketim mallarının yeniden düzenlenmesi, işletme girdilerine göre daha zordur. İşletme girdi ithalatının %61'inin yeniden düzenleme oranı 0,1'den düşükken, tüketim mallarında bu oran %16'dır. Dizüstü bilgisayarlar, akıllı telefonlar ve oyuncaklar gibi önemli ürünlerin yeniden düzenlenmesi daha zorlaşıyor.

Avrupa, ticaret düzenlemesinin dayanak noktası olarak ortaya çıkıyor. Dokuz farklı simülasyonda, Avrupa'nın Çin'den ithalatı ve Amerika Birleşik Devletleri'ne ihracatı yaklaşık 200 milyar dolar artıyor. Avrupa içi ticaret Amerika Birleşik Devletleri'ne kaydığında, Avrupa'nın kendi ticaret politikalarını değiştirmeyi tercih etmediği varsayılırsa, Çin'in artan ihracatıyla doldurulan boşluklar kalıyor. 70 kadar ülkeden Amerika Birleşik Devletleri'ne ihracat %10'dan fazla artabilir.

Yeniden düzenlenen bir dünyada esnekliğe hazır olun. Stratejilerin, devam eden belirsizlik ve değişimlerle başa çıkması gerekecek. Müşteriler yeni ürünleri yeni kaynaklardan satın alacak ve bunları yeni şekillerde kullanacak. Binlerce üründe yaşanan değişimler, küresel ticaretin geometrisini yeniden şekillendirecek.