SON DAKİKA

Türk savunma sanayisi hukuku

Türk Savunma Sanayisi 10.07.2018 Tarih 1 Nolu CB Kararnamesi kapsamında "Savunma Sanayii Başkanlığı" nezdinde faaliyetlerini yürütmektedir. Savunma Sanayisi, savunma gücünün gereksinimleri karşılamak, savunma yeteneklerini geliştirmek, ulusal güvenliği sağlamak amacıyla üretim, tasarım ve Ar-Ge, tedarik faaliyetlerinin yürütüldüğü, her yönüyle savunma sistemlerini kapsayan endüstriyel bir sektördür. Kara, deniz, hava platformları, topçular-roketler-füzeler, küçük silahlar, elektronik savaş sistemleri, sensörler ve yazılımlar üretilmektedir. 

Nuri Killigil, İstanbul’da 1940’lı yıllarda kurduğu top, havan, uçaksavar mermi ve tapaları ile uçak bombaları imal ederek yerli ve milli Türk Savunma Sanayisinin özel sektördeki ilk kurucusu ve ilk girişimci olarak kabul edilir. 

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) 2014-2018 ve 2019-2023 karşılaştırmalı raporuna göre; Türkiye; Savunma Sanayisi ürünlerinin en çok ihracatını BAE, Katar ve Pakistan yapmak suretiyle 11’nci sırada, en çok İspanya, İtalya ve Rusya’dan ithalatla 17’nci sıradadır. Rapora göre; Türk Savunma Sanayisinin 2023 itibarıyla 5,5 milyar dolar cirosu olup, Aselsan 60’ncı, Baykar 76’ncı, Türk Havacılık Uzay Sanayii 82’nci ve Roketsan 100’ncü sırada yer almaktadır.

NATO üyesi olan Türkiye’nin US News & World Report tarafından, siyasi, ekonomik ve askeri güç unsur algılarına dayanılarak 2023 yılında yayınlanan raporuna göre; 15’nci sırada yer aldığı 2024 yılında 11’nci sırada olduğumuz bilinmektedir. Savunma sanayisinde; 2023 yılı itibarıyla genel klasmanda 11’nci, hava gücü olarak 9’ncu, SİHA gücü olarak 3’ncü sırada olduğumuz,  355 bin aktif askeri, 540 bin yedek askeri, topyekün savunma gerektirdiğinde silahaltına alınabilecek 35 milyon insan gücü, 17 milyar 300 milyon dolar bütçemiz olduğu bilinmektedir. 

Türkiye 2024-2028 On İkinci Kalkınma Planı “Türkiye Yüzyılında çevreye duyarlı, afetlere dayanıklı, ileri teknolojiye dayalı yüksek katma değer üreten, geliri adil paylaşan, istikrarlı, güçlü ve müreffeh bir Türkiye” vizyonuyla hazırlanmıştır. 

Dijital Dönüşüm başlığı altında 40’ncı paragrafta: Siber güvenliğin ulusal güvenliğin önemli unsurlarından olduğuna ilişkin farkındalık artmakta, ülkelerin savunma harcamalarında siber güvenliğe ayrılan pay ve bu alanda insan kaynağına yapılan yatırımlar öne çıkmaktadır. Yapay zekâ ve büyük veri teknolojilerinin bütünleşmesi siber güvenlik yaklaşımlarını kökten değiştirmekte, bu alanda yerli teknolojilerin gelişiminin ülkeler arası siber güvenlik güç dengelerinde belirleyici olması beklendiği belirtilmiştir. 

Küresel Gelişmelerin Türkiye Etkileşimi başlığı altında 126’ncı paragrafta: Ulusal güvenliğin önemli bir unsuru haline gelen siber güvenliğe ilişkin farkındalık çalışmalarına ağırlık verilmesi, ulusal ölçekte yürütülen projelerde askeri-sivil etkileşiminin artırılması, yerlilik ihtiyacının karşılanması ve bilgi birikimi geçişgenliğinin sağlanması, yapay zekâ ile büyük veri ve siber güvenlik politikalarının bütüncül hale getirilmesi öncelikli bir hal almaktadır.

Demografik Yapıdaki Değişim ve Artan İnsan Hareketliliği başlığı altında 66’ncı paragrafta: Diğer yandan savaş, iklim değişikliği, bölgesel istikrarsızlık, gelir dağılımındaki bozulma ve daha iyi yaşam koşullarına erişme isteği gibi nedenlerle artan düzensiz göç, ülkelerin iç siyasetini, ulusal güvenlik politikalarını, bölgesel ve devletlerarası ilişkileri giderek daha fazla etkilemektedir. Göçmenlerin bulundukları ülkede hak ve aidiyet arayışları tartışmalara ve gerginliklere yol açmakta, göçün ulusal güvenliğin yanı sıra iktisadi, sosyal ve kültürel yapıya tehdit oluşturduğu algısı artmaktadır. Düzensiz göçle mücadelede sınır kontrolleri ile sınır yönetimi ve güvenliği daha önemli hale geldiği belirtilmiştir.

Savunma sanayi hukukunun temel kaynakları Anayasa, Kanunlar, Milletlerarası Anlaşmalar, Çok Taraflı Milletler Üstü Düzenlemeler, Düzenleyici İşlemler ve Genel Hukuk İlkeleri oluşturmaktadır. Savunma Sanayisi Hukuku, Savunma Sanayisi unsurları olanStratejik Unsurlar, Ürün ve Hizmet Unsuru ile Pazar Unsurundan ayrı düşünülemez. Savunma Sanayisinin Güvenliği dendiğinde; Savunma Tesislerinin Fiziki Korunması, Ziyaretler, Proje Uygulamaları, Tesis ve Kişi Güvenlik Belgeleri ve Denetlenmesi unsurları bulunmaktadır. 

Savunma Sanayisi Hukuku; anayasal düzenlemeler, yasalar, uluslararası anlaşmalar ve çok taraflı uluslar üstü düzenlemeler, düzenleyici işlemler ve genel hukuk ilkeleri kapsamında şekillenmiştir. Savunma sanayisinin stratejik unsurları, ürün ve hizmet ile pazarlama unsurlarının çerçevesi ile tesislerin fiziki korunması, ziyaretler, proje uygulamaları, güvenlik belgelerinin denetlenmesi, kişi ve tesis güvenlik belgeleri de bu kapsamda şekillenmektedir. Üretim, tedarik ve Ar-Ge çalışmaları da yasal düzenlemeler kapsamında gerçekleşmektedir.