Sosyal medya motivasyonu: Sahte destek mi, gerçek çözüm mü?
Son yıllarda sosyal medyada en çok paylaşılan ve popülerlik kazanan içeriklerin başında motivasyon temalı paylaşımlar geliyor. Başarı, kapitalist dünya düzeninde her zaman kazanç sağlanabilecek bir konu olmuştur. Ancak başarının ardındaki en önemli etkenlerden biri motivasyondur.
Motivasyon, bireyin hayatındaki rolü açısından ikiye ayrılır: içsel ve dışsal motivasyon.
İçsel motivasyon, bireyin kendi iç gücünden aldığı destekle hareket etmesidir. Bu tür motivasyon, kişinin zor durumlarla başa çıkmasını ve uzun vadeli hedeflere ulaşmasını sağlar. Daha kalıcı ve sağlıklı bir etkisi olduğu için psikoloji literatüründe daha çok önerilir.
Dışsal motivasyon ise çevresel faktörlerden beslenir. Kişi, dışarıdan gelen teşvik, ödül ya da destekle harekete geçer. Ancak dışsal motivasyon genellikle geçici ve yüzeyseldir.
Günümüzde sosyal medya, özellikle Instagram ve TikTok gibi platformlar, dışsal motivasyonun bir pazarlama aracı haline gelmiştir. Bu platformlarda sıkça karşımıza çıkan "motivasyon videoları", etkileyici görseller ve müzikler eşliğinde sunularak bizleri kısa süreli bir coşkuya sürükler. Ancak bu içerikler, göründüğü kadar masum değildir ve bireyler üzerinde farkında olmadan olumsuz etkiler bırakabilir.
Sahte bir güç kaynağı
Motivasyon videolarıyla olan ilişkimizi inceleyelim: İlk etapta bu içerikler, yalnızca estetik bir keyif sunar. Ancak günlük hayatın zorluklarıyla karşılaşan bireyler, bu içeriklere daha sık başvurmaya başlar. Örneğin, sınavdan düşük not alan bir öğrenci, bu tür içeriklerle kendini geçici olarak güçlü hisseder ve bir hışımla çalışmalarına geri döner. Ancak gerçek hayatta karşılaştığı zorluklar, sosyal medyada izlediği "yenilmez" kişi profiline uymaz.
Bu durumda kişi, motivasyonel içeriklerden aldığı geçici "başarı hissine" bağımlı hale gelir. Zira bu içerikler, bireyin gerçek dünyadaki mücadeleleri için sahte bir destek sağlar.
Gerçek başarı için içsel güç
Oysa ki bireyler, hayatın yalnızca mutluluk ve başarıdan ibaret olmadığını; hüzün, zorluk ve hayal kırıklıklarının da yaşamın bir parçası olduğunu anlamalıdır. Hayatta bazı sorunlarla yüzleşmek, bunların bir süre varlığını kabul etmek ve sabırla çözüm aramak gereklidir.
Gerçek başarı, bireyin içsel gücüne güvenmesiyle mümkündür. Sosyal medyada sunulan geçici destek yerine, bireylerin kendi iç motivasyon kaynaklarını geliştirmesi, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çözüm sunar.
Sonuç olarak, motivasyonel içeriklerin etkisine kapılmadan önce, hayatın gerçek doğasını kavramak önemlidir. Zorluklar karşısında hemen pes etmemek, sabırla mücadele etmek ve içsel güç kaynaklarını keşfetmek, gerçek başarıya giden yolda en sağlam adımlardır.
