SON DAKİKA

Hoş geldin 2023

Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen üç büyük sorunun çözümü sağlıkta kalite anlayışına uygun yönetildi. Birincisi hastaların ilaca erişimi, ikincisi hasta randevuları yönetimi, üçüncüsü ise sağlık personelinin promosyon ödemeleri olarak belirlenen sorunlara çözümler getirildi.

İlaca erişiminde yaşanan sorunlara ilişkin bakanlığın geliştirdiği eylem planı uygulamaya girdi. Üreticiler için yeni kur düzenlemesi, az bulunan ilaçların ihracının bir süreliğine durdurulması, ilaç hammadde arzının güvenilir şartlara kavuşması şeklinde özetlenen bu eylem planları sağlıkta kalite anlayışının gereği olarak uygulanmaya başladı. 

İlk adım, her yıl şubat ayında yapılan kur güncellemesi; bu yıl aralık ayında Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik yapan Cumhurbaşkanı kararı ile avro değeri yüzde 36,77 artırılmak suretiyle atıldı. Sektör temsilcileri kur güncellemesinin yılda birden fazla yapılması ve piyasanın sıkı takip edilmesi konusundaki görüşlerinin yanı sıra artıştan duydukları memnuniyetlerini dile getirdiler. 

İkinci adım olarak, Sağlık Bakanı, ilaç sektörü paydaşlarının yöneticileriyle, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığında (TÜSEB) düzenlenen toplantıda bir araya gelerek “vatandaş ilaca erişirse hepimiz rahat ederiz” dedi. Kırk civarında katılım sağlayan İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS), Türkiye İlaç Sanayi Derneği (TİSD), Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD), Sağlık Ürünleri Derneği (SURDER) ve Ecza Depocuları Derneği (EDD) ile Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) yetkilileri de “İlaca erişim konusunda bütün olanaklarını seferber edeceklerini” belirttiler. İleri teknoloji gerektiren, teknolojik yatırım ve ürün çeşitliliği ile hammadde ithalatı ilaç maliyetini etkileyen ana bileşenler olup, kur düzenlemesi sektör ve bakanlık arasındaki barış kültürüne katkı sağlamıştır. Nihai itibarla da hastaların ilaca erişimini kolaylaştırılacağı gözlemlenmiştir. 

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2021 İlaç Sektör Raporu’na göre; Türkiye’de İlaç Sektörü önemli miktarlarda ve çeşitlilikte üretim ve ihracat olanağına sahip ve katma değeri yüksek olan sektörlerden biridir. Uluslararası norm ve standartların uygulandığı bu sektörde, özel üretim teknolojisi gerektiren ürünler (biyoteknoloji vb.) dışında her türlü ürünü üretebilen üreticilerimiz AB ülkeleri ile kıyaslanabilir bir teknolojik düzeye ulaşmıştır.  Ülkemizin ilaç pazarı dağılımının büyük yüzdesini yenilikçi/referans ilaçlar, diğer kısmını ise eşdeğer/jenerik ilaçların oluşturduğu, ithal ürünlerde yoğunluklu olarak yenilikçi/referans, yurt içinde üretilen ürünlerde ise ağırlıklı olarak eşdeğer/jenerik ilaçlardan oluştuğu, ihraç ürünlerin ithal ürünlere oranının dörtte bir olduğu bilinmektedir. Bakanlığımız ilaç sanayi sektörü paydaşlarıyla oluşturulan çözümleyici politikaların uygulamaya koyulması ve Ar-Ge kaynaklarının artırılması ile özellikle biyoteknolojik ilaçlar alanında üretici konumuna geçilerek, ithalat bağımlılığı ortadan kaldırma yönünde büyük adımlar atmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen ve ülkemizde 1984 yılından itibaren yürürlüğe giren “İyi Üretim Uygulamaları” (GMP) çerçevesinde gerekli yatırımları yaparak teknolojik alt yapısını güçlendirmiştir. Sektörün üretim endeksi 2013 yılı ve sonrasında uygulanan teşviklerin rolüyle çarpıcı yükselişe geçmiştir. 

Bakanlığın Ziraat Bankası ile yaptığı promosyon protokolü, promosyonun miktarı anlamında küçük eleştiriler alsa da; promosyon ve/veya nakti ek mali imkanlardan sağlık personelinin maaş miktarına bakılmaksızın eşit ve doğrudan yararlanması temel ilkelerinin uygulanması memnuniyet oluşturmuştur. 25.200 TL nakit, 1.800 TL kredi kart puanı ve 2 taksit halinde 2.000 TL şeklinde ödemeler başlamıştır. 

Bakanlığımızın hasta randevularına gelemeyen hastaların, mazeret ve gerekçelerini dikkate alarak teknolojik çözüm arayışlarına girdiği de kulis bilgileri arasında yer almaktadır. 

Bütün Dünya’nın son yıllarda yaşadığı büyük sağlık sorunları ve salgınlar sırasında bakanlığımızın ve bütün sağlık personelimizin cansiperane emeği, fedakârlığı ve mucizeleri 2022’ye atılmış imza olarak arşivlerimizde yer alacaktır.