Fırat Devecioğlu'nun yeni kitabı : Lazarus – Tanrı Oyuncağı
Yazar Fırat Devecioğlu “Lazarus- Tanrı Oyuncağı” adlı yeni kitabıyla okurlarına güzel bir sürpriz yaptı. Daha once bir tiyatro oyunu olarak yazdığı “Lazarus”u bu kez bir novella olarak sevenlerine sundu. “Lazarus – Tanrının Oyuncağı” ana karakterin sıradan bir fotokopiciden, kendi içindeki karanlıkla yüzleşen bir katil olma yolculuğunu ele alıyor. Bu süreç, hastanede geçirdiği dönem ve orada yaşadığı olaylar aracılığıyla dramatik bir şekilde tasvir ediliyor. Devecioğlu, okuyucuyu etkileyici bir dille üstün insan, özgürlükten kaçış, temel bağlara dönüş, kolektif bilinçdışı, fırlatılmışlık gibi güçlü felsefi temalar üzerinden insan ruhunun karanlık tarafına bir yolculuk yaptırıyor.
Bitmeyen yas
Kitabın girişinde Lacan’ın “Usulüne göre gömülmeyen her şey sonradan hortlar” sözü yer alıyor. Yazar Fırat Devecioğlu Lacan’ın bu ifadesinin kitabın psikolojik derinliğini açıklamakta yardımcı olduğunu ifade ediyor. Lazarus karakteri, annesinin ölümü sonrası tamamlanmamış yas sürecini yaşıyor. Bu keskin ölüm gerçeğini kabul edemediği için, annesiyle benzer hastalıklara sahip insanların arasında yaşamaktan haz duyuyor. Annesini zihninde yaşatıyor. Lazarus’un insanları öldürme, ölüm anı sonrası onları izleme gibi arzulara sürüklenmesinin nedeni, ölmek üzere olan hastaların, annesinden beklediği ama şahit olamadığı son hareketleri yapmalarından kaynaklanıyor. Öldürme arzusunu, kendine Tanrısal anlamlar yükleyerek (üst benlik oluşturarak) gerekçelendiriyor.
En büyük uçurum
Kitapta bir karakter “İnsanın en büyük uçurumu nedir bilir misin?” diye soruyor ve cevabı yine kendisi veriyor: ‘‘Düşünebilmesine olan hayranlığı… Kendi kusursuzluğuna inanıyor. Yazar Devecioğlu kusursuz sandığınız elinizin bile, kendi vücudunuzda dokunamadığı yer var diyor bir söyleşisinde. Sağ el sağ dirseğe dokunamaz mesela. Her düşündüğün doğru değil evlat.’’ Evet, her düşündüğümüz doğru değil. Her düşüncemize inanmamak, gerçeklikle sürekli bağlantıda olmak, günlük hayatta başımıza gelenlerle baş etmemizde oldukça etkili.
Fırat Devecioğlu kimdir?
Yazar, eğitmen, yönetmen, yapımcı ve kültür girişimcisi Fırat Devecioğlu profesyonel kariyerinde, Ernst&Young, Yıldız Holding ve Koç̧ Holding'de yöneticilik yaptı. Daha sonar profesyonel hayatı bırakarak kültür sanat dünyasında var olmaya karar Verdi. 2018’de yayınlanan ilk felsefe kitabı ‘Yüzleşme’, kısa sürede yayınevinin çok satanlar listesine girdi. Kitabında 29 farklı filozofun görüşlerine yer verdi. Kitap sonrası, gerçekleştirdiği düşünce söyleşileri büyük ilgi gördü̈. 2021 yılında ise, yakın tarihin en önemli filozoflarından olan Arthur Schopenhauer'un üzerine kaleme aldığı ikinci kitabı ‘Schopenhauer Felsefesi'nin İyileştirici Gücü' kitabıyla yine büyük ilgi gördü.
THINK House
Yazdığı ‘Lazarus’, ‘Mata Hari' ve 'Öteki Ben' adlı tiyatro oyunları ile seyirciden tam not alan Fırat Devecioğlu İstanbul’un önemli kültür-sanat alanı olan THINK House’un da kurucusudur. THINK House'da, Engin Geçtan, JUNG, Bertrand Russell, Schopenhauer, Erich Fromm, Varoluşçu Filozoflar (Sartre, Nietzsche, Camus, V. Frankl, R.May) üzerine gerçekleştirdiği ve Türkiye’de bir ilk olan psikofelsefe atölyelerine bugüne kadar binlerce kişi katılmıştır.