Alım gücü sorununa dur demeliyiz
Son yıllarda vatandaşın alım gücü iyice düştü. Bu konuda seferberlik yapılıp bir an önce çözüm odaklı çalışmalar yapılmalı.
Sokakta kime sorarsak soralım neredeyse herkes maaşlara zam yapılmasından ziyade alım gücünün arttırılmasından yana fikir sunar. Zira maaşlara yapılan zamlara karşın maliyetler, işçi giderleri gibisinden söylemlerle zaten kısa bir süre sonra maaş erimiş olabiliyor. Dolayısıyla alım gücünün arttırılması böyle bir durumda çok önem arz ediyor.
Tarım Kredi Kooperatifleri mağazaları arttırılıp olabildiğince en uygun fiyatlara satış yapmalı. Bu adım malum gruplar arasında rekabeti getirir. Her kaymakamlığa 2 traktör verilip her gün bir köy sürülerek tarım desteklenmeli ve bu ürünler her ilde o ile özgü ürünlerin alınacağı pilot fabrikalar kurularak satın alınmalı ve pazarlaması yapılmalıdır. E-ticaret sitesi kurularak orada da potansiyel oluşturulmalı. PTT AVM var fakat çok yetersiz, geliştirilmesi gerekiyor. Kiralar konusunda mevcut durumdan da daha uygun fiyatlı TOKİ konutları ya da devletin aracı olacağı şekilde ucuz fiyatlı prefabrik ve arsa projesi yapılabilir. Yurt dışı menşeli firmalara da gelmeleri için teşvik edici paketler sunulmalı, bu da paramıza olan talebi attırır. Ülkedeki en büyük göçmen grubu Suriyeli göçmenler için daha olanaklı strateji yapılıp Suriye'de tampon bölge oluşturularak oraya yerleştirilmeli bu sayede arz ve talep ilişkisi kapsamında talep düşeceği için alım gücü artabilir. Yapılabilir çok çok şey var, hepsini yazsam onlarca köşe yazısına da sığmayabilir. Bu konuda yetkililer doğru strateji oluşturarak halkın duygu ve düşüncelerini de göz önünde bulundurup kapsamlı adımlar atmalı, tek tük çözümlerle bir arpa boyu ilerleyemeyiz. Hatta mevcut önlemlerde bile 10 bin personel görevlendirilip denetimler sıklaştırarak alım gücünün toparlanmasını sağlayabilirdik.
Ne yazık ki, her yerde fırsatçılar çok...
Bunlara dur demedikçe ne kadar kafa yorarsak anlamsız.