Yeniliklerle dolu 44. İstanbul Film Festivali
Malum, Türkiye'nin gündemi çok alevli olunca kültür sanat hayatı da sadece hangi sanatçı nereye destek verdi, kim sessiz kaldı, kimi göz altına aldılara odaklanıyor.
Gündem hepimizin moralini alt üst etti hatta hasta etti. Depresyondayız. Bunun ilacı tabii ki direnmek ve sanat !
Ödüllü filmler
Türkiye’nin medar-ı iftiharı “İstanbul Film Festivali” bu hafta 44’üncü kez start alıyor. Her zamanki gibi dopdolu bir program ile karşımıza çıkan festival, seyircilere son derece zengin bir seyir deneyimi vadediyor. Berlin, Cannes, Venedik, Sundance gibi dünyanın en önemli film festivallerinde prömiyerlerini yapmış, ödüller kazanmış birçok filmi sinemaseverleri bekliyor.
İki yarışma bir arada
Bu yıl, festivalde yenilikler yılı. En önemli değişiklik de yarışmaların yapısında olmuş. Festivaldeki iki yarışma birleştirilmiş. Altın Lale Yarışması’nda hem yerli hem de yabancı uzun metrajlı kurmaca, belgesel ve animasyon filmler birlikte ve aynı düzeyde yarışacak. Festivalin uluslararası niteliğini daha da vurgulamak amacıyla bu karar alınmış.
Festivalde ilk ve ikinci filmlerini çeken yerli yönetmenlere açık olan Yeni Bakışlar yarışması da programın diğer bir parçası. Yerli ve yabancı filmlerin beraber değerlendirileceği Kısa Film Yarışması uluslararası bir yapı olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca Galalar, Belgesel Kuşağı, sinefiller içim Heyula ve klasik filmlerin gösterileceği Cinemania gibi farklı kategorilerde farklı filmler sinemaseverleri bekliyor.
Gökkuşağı filmleri
Bu yıl “Neredesin Aşkım” gibi rengarenk bir kategori festivalde yer almıyor. Gerçi bu durum çeşitli spekülasyonlara yol açtı. Spekülasyon yapanlar boş konuşmak yerine programı iyi incelemiş olsalardı farklı başlıklar altında yer alan filmler arasındaki “Gökkuşağını” keşfedebilirlerdi.
Kimleri keşfedeceğiz?
Öncelikle Dag Johan Haugerud’un filmlerini, Malezya’dan Brezilya’ya, Filistin’den Japonya’ya kadar farklı coğrafyalardan yönetmenlerin filmlerini keşfedeceğiz Sosyal medyadaki influencerları farklı bir yönden ele alan Lurker (Takipçi), Afganistan’da kadınların halini anlatan belgesel Writing Hawa (Havva’yı Yazmak), bir kanlı komedi Un ours dans le jura (Dağdaki Ayı) festival seçkisindeki dikkate değer filmler. Hemen bu filmlerin yanına Asif Kapadia’nın 2073, Kohei Igarashi’nin Süper Happy Forever, Ido Fluk’un Köln 75, Scandar Coti’nin Happy Holidys filmlerini de eklemekte fayda var.
Jüri başkanı: Shekhar Kapur
44. İstanbul Film festivali’nde Altın Lale Yarışması’nın jüri başkanlığını Hintli sineması Shekhar Kapur yapıyor. Kapur’u “Elizabeth” ve “Elizabeth: The Goldan Age” filmlerinden tanıyoruz. Sinema bir şölendir ve bu şöleni büyük emeklerle hazırlayan başta İstanbul Film Festivali’nin direktörü Kerem Ayan ve ekibine, tüm İKSV çalışanlarına teşekkür ederim. İyi festivaller… İyi seyirler.