SON DAKİKA

Türk ihracatçılar ihracatta direksiyonu Orta Doğu'ya kırdı

Merve Suçeken 31 Eki 2024

Üzerinde yaşadığımız hayal kurduğumuz Dünya hiç olmadığı kadar gergin... Bir yandan devam eden Rusya-Ukrayna savaşı... Diğer yandan acı ve gözyaşının adresi olan Ortadoğu'daki İsrail-Hamas İsrail Lübnan-İran gerilimi... Nereye sürükleniyoruz bilen yok.

Ancak olası bir topyekün savaşın ayak sesleri giderek yükselmekte. 

Tam da bu nokta ülkemizdeki ihracat rakamlarındaki artışa dikkat çekmeden olmaz. 

Malum Türkiye, son yıllarda İsrail'in Filistin'e yönelik saldırıları başta olmak üzere bölgede yaşanan olumsuz olaylara karşın Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır'ın da aralarında bulunduğu ülkelerle ilişkilerini yoğunlaştırdı.

Söz konusu ülkelerle önemli anlaşmalar imzaladı. İşte o anlaşmalar ve yeni işbirliği bir çok kapıyı açtı. 

Kısacası normalleşme süreciyle başlayan ve hem diplomatik hem de ekonomik ilişkilerin gelişmesi yeni fırsatları beraberinde getirdi. 

Tabii ki bu durum, bölgeye ihracat yapan girişimlerin sayısına da yansıdı.

Rakamlarla konuşacak olursak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri bu konuda önemli ipuçları veriyor. 

Verilere göre, Türkiye'de 2023 yılında 139 bin 349 girişim ihracat, 252 bin 908 girişim ithalat yapmış. 

Elbette daha da detay vermekte yarar var. 

Türkiye'nin Ortadoğu'daki son dönemde izlediği normalleşme ve iş birliği politikasına bağlı girişimlerin yüzde 49,5'i tek ülkeye satış gerçekleştirirken yüzde 14,4'ü iki ülkeye ihracata imza attı. 

Bununla sınırlı kalınmadı. 

Yirmi ve daha fazla ülkeye ihracat yapan girişimlerin oranı yüzde 4,1'di.

Verilere göre söz konusu girişimlerin dış satımdaki payı yüzde 56,3 oldu.

Görünen o ki Türk ihracatçılar, rotalarını Yakın ve Orta Doğu'ya çevirdi. 

Bölgedeki ülkelere satış yapan girişim sayısı 2023'te bir önceki yıla kıyasla yüzde 46 arttı.

Sayı 77 bin 70'e yükseldi.

Sonuç olarak Türkiye'nin dış politikasındaki normalleşme adımları siyasi ve diplomatik süreçle sınırlı kalmadı. Bu durum ekonomi için de meyvesini aldığımız sürece girdimizin göstergesi yeter ki krizleri anında fırsata çevirebilelim öyle değil mi?