SON DAKİKA

Herkes güç kaybetti Türkiye hariç!

Alparslan Güler 12 Kas 2024

Rusya 2014 yılında Kırım'ı kurşun atmadan işgal ettiğinde büyük bir zafer kazanmıştı. Batı ülkelerinin koyduğu etkisiz ambargo Moskova'da hissedilmedi bile. Rusya; Avrupa, Türkiye ve Çin'in en büyük enerji tedarikçisiydi. Her yıl yeni nakil hatları devreye giriyordu.

2 Trilyon dolarlık bir ekonomiydi Rusya. Orta Asya ve Kafkasya’da süper güçtü. ABD Orta Asya’da açtığı askeri üsleri, Çin ile Rusya’nın öncülüğünde kurulan ŞİÖ’ nün tavrı nedeniyle kapatmıştı. Balkanlarda ve Orta Doğu’da çok etkili noktaya gelmeyi başaran Rusya, iki yüz yıl önce koyulan hedefi gerçekleştirerek Suriye ve Libya’da üsler kurmuş yani sıcak denizlere inmişti. Kısaca her şey yolundaydı ta ki Ukrayna’ya saldırana kadar. 

Rusya savaşı kazanamadığı gibi ordusunun kağıttan kaplan olduğu ortaya çıktı. Bu zayıflığının gözler önüne serilmesi Rusya’nın etkili olduğu bütün coğrafyalarda kan kaybetmesine yol açtı. Savaşta yüz binden fazla Rus genci öldü, bir o kadarı sakat kaldı. İki milyondan fazla zengin ülkeyi terk etti. Tarihin en ağır ambargosu nedeniyle ekonomi hızla küçüldü. Rusya 2024’te 2014’ten çok daha zayıf. 

İran; ABD Irak’ı işgal ettiğinde savaştan henüz ve çok kan kaybederek çıkmıştı. Yapayalnızdı. İşgalden ve Arap baharından en çok faydalanan ülke oldu İran. Kargaşadan istifade ederek Şii hilali oluşturdu. Irak neredeyse İran’ın uydusu gibiydi. Suriye’de Rusya ile birlikte söz sahibi iki ülkeden biriydi. Lübnan’daki en etkili örgüt olan Hizbullah Tahran’a bağlıydı. Yemen’in çoğunu ele geçiren Zeydi Husiler de İran’ın müttefikiydiler. Arap ülkeleri tarafından yalnız bırakılan hatta izole edilen HAMAS, İran’ın iş birliği yaptığı tek Sünni örgüttü.

Batılı ülkelerle imzaladığı nükleer silahların sınırlandırılmasıyla ilgili anlaşma İran’ın lehine oldu. Zira İran’ın petrol gelirleri üç kattan fazla arttı. Bu gelir artışı olmasaydı Şii hilali ve dolayısıyla İran asla bu kadar güçlü olamazdı. İran için zayıflama Trump’ın ABD’yi nükleer anlaşmadan çekmesiyle başladı. Ambargo yeniden başlayınca İran halkı hızla fakirleşti ve rejimden uzaklaştı. Zaten halkın çoğunluğu katı kurallardan muzdarip. 

Süleymani’nin öldürülmesi zayıflamayı hızlandırdı. HAMAS’ın 7 Ekim saldırısıysa dönüm noktası oldu. Tahran’ın bütün müttefikleri zayıflama sürecine girdi. İran ne HAMAS’a sahip çıkabildi ne de Hizbullah’a ve Husilere sahip çıkabiliyor. İran desteklediği partilerin büyük bir yenilgi aldıkları 2021 seçimlerinden sonra Irak’ta da güç kaybetti. İran içine düştüğü darboğazdan sadece Şii Hilalinin dağılmasıyla kurtulabilecek mi? Yoksa rejim değişikliği hatta bölünme mukadder mi?

Mısır’ın, Sisi göreve geldikten sonra Suudi Arabistan ve BAE’yle kurduğu koalisyon, bütün Arap devletlerinde dost yönetimler kurmayı hedefliyordu. Somali ve Libya’da Türkiye’nin, Lübnan ve Yemen’de İran’ın müdahaleleri yüzünden başarılı olamadılar. Sudan ve Yemen’de iç savaş halen sürüyor. Katar’a diz çöktüremediler. Nihayetinde koalisyon Orta Doğu’da Türkiye olmadan oyun kurulamayacağını anladı. Türkiye’de bu ülkelerle ilişkilerini bozmanın kendisine büyük zarar verdiğini gördü. 

Mısır’ın öncülüğünde kurulan, Doğu Akdeniz doğalgazını çıkarıp Avrupa’ya taşımayı hedefleyen konsorsiyum da Türkiye’nin hamleleri neticesinde başarısız oldu. Kahire, Sudan ve Etiyopya’yla da Nil’in suları nedeniyle büyük sorunlar yaşıyor ve zaman zaman çatışma noktasına geliyor. Gazze katliamından en çok etkilenen ülke de Mısır oldu. Bugün itibariyle 2,5 milyon Filistinli Mısır sınırında. Mısır kapıları açmamak için direniyor ama daha ne kadar direnebilir? Neticede Mısır hedeflediği noktadan çok uzakta. Ama İran ve Rusya kadar zayıflamışta değil.

Koalisyonun diğer ortakları BAE ve Suudi Arabistan’da aynı Mısır gibi istediklerine ulaşamadılar yani zayıfladılar. İki ortak Yemen ve Sudan’da karşı karşıya geldiler. Suudi Arabistan, diğer ülkeler üzerinde hakimiyet kurmanın çok masraflı ve bazen imkansız olduğunu görerek geri çekildi. HAMAS’ın saldırıları ve İsrail’in bölgeye aleve vermesi nedeniyle İbrahim anlaşmaları tamamlanamadı dolayısıyla hedeflenen ticari canlanma sağlanamadı. 

İsrail her ne kadar Gazze’de başarılı olmuş gözükse de yaptığı katliam nedeniyle dünyanın her tarafında imajını kaybetti. Mazlum gözüküyordu zalim oldu. Yarım milyondan fazla İsrailli başka ülkelere göçtü. Halk savaşı destekleyenler ve savaşa karşı olanlar diye birbirine düşman iki kutba bölündü. Başta Filistinliler olmak üzere Müslüman halkların İsrail’e olan düşmanlığı arttı. İbrahim anlaşmaları aktive edilemediği gibi Hindistan Koridoru projesi hayal oldu.

NOT: Bir sonraki yazımızda ABD, Çin, AB ve Türkiye’yi ele alacağız.