Euro Bölgesinde Trump kâbusu
Tüm gözler 5 Kasım'daki ABD başkanlık seçimlerine çevrilmişti. Kamala Harris ve Donald Trump arasındaki yarışta zafer Trump'ın oldu. Hem de ezici farkla...
Sonuçtan ziyade küresel ekonomi tetikte seçimi bekledi.
Akıllardaki soru ise ikinci Trump dönemi ekonomiye nasıl yansıyacağı?
En fazla tedirginlik Avrupa'da yansıdı.
Hatırlanacağı gibi AB'deki pek çok lider 12 aydan uzun bir süredir Trump'ın kazanma potansiyeline hazırlanıyordu.
Trump kazanırsa tüm çabalarını Avrupa ekonomisini potansiyel ticari anlaşmazlıklardan koruyabilecek politikalar üretmeye odaklamıştı.
Ancak seçim sonucu Avrupa'yı şaşırttı.
Çünkü Trump'ın farkla kazanması beklenti dahilinde değildi elbette...
Peki Avrupa neden tedirgin?
Şöyle ki seçim kampanyası boyunca Trump Avrupa ülkelerine %10 ek gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulundu.
5 Kasım'da ikinci kez Oval Masanın patronu olan Trump AB'nin yeterince Amerikan malı almadığı için “büyük bir bedel ödemek” zorunda kalacağını söylemedi.
E tabi ki endişeler de haliyle arttı.
Trump'ın seçilmesi Avrupa ekonomisi için en kötü kabus.
Peki neden?
Gelin şöyle bir özetleyelim...
Konuyla ilgili ING'nin ABD'de yaptırdığı bir araştırma dikkat çekiyor.
Hatta analist ekibine göre yaklaşan yeni bir ticaret savaşı, Euro Bölgesi ekonomisini durgun büyümeden tam bir durgunluğa itebilir. Yani durum kritik...
Ayrıca Avrupalı politikacıların ikinci bir Trump başkanlığına hazırlıklı olduklarını savunmalarına rağmen, birçok Avrupa hükümetinin karşılaştığı iç zorluklar göz önüne alındığında, Trump'ın gerçekten daha derin bir entegrasyona yol açıp açmayacağı belirsizliğini koruyor.
Böylece akıllara gelen bir diğer soru da kuşkusuz ki Avrupa Trump'a karşı nasıl bir hamle yapacağı?
Euro bölgesi muhtemelen Trump'ın gerçekte hangi politikaları uygulayacağını görmek için "bekle gör" moduna bürünecek.
AB, Trump'ın Euro Bölgesi ile yeni bir ticaret savaşı başlatması halinde misilleme yapmaya hazırlandığı ise kesin. Ekonomide Avrupa-Trump savaşı ne zaman başlar? Bekleyip göreceğiz. Ne de olsa Trump'ın önceliği Çin öyle değil mi?