Fakat gündem skandal üstüne skandalla çalkalanınca açıkcası kalem oynatmaktan kendimi alamadım. Malum en son skandal sahte diploma, sahte akademisyen mevzusuydu. Bünye daha bunu sindirememişti ki, “Mıhyeddin Yakışır” adındaki torbacının sahte imzalarla narkotik başkomiseri kimliği oluşturduğu ortaya çıktı. Bu sahte diploma, ehliyet, kimlik gibi şeyler üstelik devlet kurumlarının sitelerine girilerek yapılmış. Nerede bu siber güvenlik? Sistem çürümüş, eror veriyor.

Çakma cenneti

Önce bir şok oldum. Duyduklarıma, okuduklarıma inanamak istemedim. Çakma diplomalarla yüzlerce kişi akademisyen, avukat, psikolog, makine mühendisi olmuş. Allah allah biz uyurken neler olmuş memelektimde. Bilen biliyor, çantada, ayakkabıda, kılık kıyafette çakma cennetiyiz. E oldu mu şimdi bu çakma diplomalar. Düşünsenize bir çilingir basıyor parayı, kapıyor makine mühendisliği diplomasını. Ya halı yıkamacıya ne diyeceksiniz? Çakma diplomayla ünlülerin psikoloğu olmuş. Güleriz ağlanacak halimize durumu.

Nasıl yapmışlar?

Çete depremde hayatını kaybeden avukatların kayıtlarını silerek sahte mezuniyetler oluşturmuş. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Gazi Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı görevlileri adına sahte olarak üretilmiş e-imza çıkararak işlem yapmışlar. Yani üniversite mezuniyet belgesi düzenlemişler, sürücü belgesi yazılı ve direksiyon sınav sonuçlarının sonuçlarını değiştirip 'başarılı' duruma getirmişler.

Kilit isim “Ziya Hoca”

Sahte diploma çetesinin kilit ismi “Ziya Hoca” kod adlı Ziya Kadiroğlu. Bu şahsın              geçmişi de dikkat çeken iddialarla dolu. Kadiroğlu 1999 yılından beri sahte belge düzenleme ve dolandırıcılık suçlarından ceza alıp, hapis yatmış. 2010 yılında Adana merkezli KPSS yolsuzluk soruşturmasında da gözaltına alınıp, serbest bırakılmış. Kadiroğlu, son yıllarda da sahte diploma ve sertifika satışını büyük bir gelir kaynağına dönüştürmüş. Hakkında kesilmiş 354 yıl hapis cezası bulunuyor.

Şimdi ne olacak? 

Son 20 yılda verilen tüm diploma, ünvan sertifika ve belgeler tek tek kontrol edilmeli. Sahte olduğu ispatlanan her türlü belge, ünvan iptal edilmeli. Şu ana kadar sahte diploma ve ehliyetlerle ilgili yapılan operasyonlarda 197 şüpheliden 37'sinin tutuklanmış. Sahteciliği yapan kadar, yaptıran da ceza almalı. Bu noktada adalete güvenimiz sonsuz.

Evet, bu bir distopya mı, kabus mu yoksa gerçek mi? Keşke gerçek olmasaydı. Toplum için büyük bir travma bu... kime, neye güveneceğimizi şaşırdık. Doğru bildiğimiz her şey tek tek hayatımızdan çıkıp gidiyor. Kendimize, kişiliğimize, hayatımıza sahip çıkmak için bizi yönetenlerle “Bu İlişkiyi Konuşmalıyız.”