Altının sessiz çöküşü
Uzun yıllardır güvenli liman olarak görülen altın,2025'in ilk aylarında beklenmedik bir rota izlemeye başladı. Siyasi belirsizlikler, merkez bankalarının faiz kararları ve jeopolitik gelişmelerle yön bulan bu değerli metal, son haftalarda ciddi bir değer kaybı yaşıyor. Peki bu düşüş, geçici bir sarsıntımı yoksa altının tahtı sarsılıyor mu?
Altın fiyatlarının düşüşünde en büyük etkenlerden biri, küresel faiz politikalarındaki değişim. Özellikle ABD Merkez Bankası’nın (FED) faizleri beklenenden uzun süre yüksek tutacağına dair sinyaller vermesi, yatırımcıları dolara yöneltti. Güçlenen dolar, altın gibi getirisi olmayan varlıkların cazibesini azaltıyor. Bu da doğal olarak satış baskısını arttırıyor.
Bir diğer önemli faktör ise yatırımcı psikolojisi. Pandemi sonrası ekonomik toparlanma süreci, birçok yatırımcıyı daha riskli ama getirisi yüksek araçlara yönlendirdi. Kripto paralar, borsa endeksleri ve yeni yatırım enstrümanları, altının klasik cazibesini gölgede bırakıyor.
Kripto demişken altının düşüşünden faydalanan kripto 2 ayın zirvesini gördü.97 bin doların üzerine çıktı. Trump’ın tarife açıklamalarının ardından rekor üzerine rekor kıran ve 3 bin 500 dolara kadar yükselen altın fiyatları müzakerelere dair olumlu havanın etkisiyle 3 bin 200 dolara kadar gerilerken aynı dönemde Bitcoin ise yüzde 10’dan fazla yükselerek 97 bin dolara ulaştı. Doğal olarak Bitcoinle beraber altcoinlerdede bir yükseliş gerçekleşti.
Özetle, altın düşüyor ama henüz bitmedi. Bu sessiz çöküş, belki de büyük bir dönüşümün habercisi. Yatırımcılar için önemli olan, rüzgarın yönünü doğru okumak ve altını sadece bir mülk değil, bir strateji aracı olarak görmek.