Dolar $
32.49
%0.21 0.07
Euro €
34.59
%0.3 0.1
Sterlin £
40.45
%0.09 0.03
Çeyrek Altın
4068.79
%-0.19 -7.47
SON DAKİKA
Turizm Pazartesi 03 Ocak 2022 02:08

ÖZGÜR VE MUTLU SÖRF CENNETİ: HUNTİNGTON BEACH

Bu yazımda sizi İstanbul'dan on bir bin kilometre ve yaklaşık on üç uçuş saati uzaklıktaki dünyanın diğer ucundaki Kaliforniya kıyılarındaki farklı bir hayat hikayesine götürmek istiyorum. Aslında dünyanın bu bölgesine geldiğimde kendimi başka bir gezegende gibi hissederim çünkü burada dünyanın öbür kıtalarından mekan, zaman ve kültür olarak o kadar uzaksınız ki.

Özgür ve mutlu sörf cenneti: Huntington Beach

İnsan bir şekilde kendini daha özgür ve hafif hissediyor.

Avrupa, Asya, Afrika gibi bölgeler siz günü yaşarken onlar geceyi yaşıyor. 

İnsanların Kaliforniya’daki yaşam tarzını ve özellikle “pier”lerin yani buraya has çok büyük iskelelerin etrafında dönen yaşamı çok sevmiştim. 

Pierler Kaliforniya’nın Pasifik Okyanusuna açılan yüzü ve çok eğlenceli. Burada balıkçı lokantalarında güzel yemekler yiyebilirsiniz, yerel butik dükkanlardan alış veriş yapabilirsiniz,  güzel bir kahve molası verebilirsiniz, balinaları seyretmek için tekne turlarına katılabilirsiniz, müze gezebilirsiniz ve balık avına çıkabilirsiniz yani her türlü eğlence imkanınız var.

Bu gezimizde rotamız güneyden San Diego’dan başlayarak ta Santa Barbara ’ya kadar uzanıyor.

california-4

Denizle iç içe yaşam

Bölgedeki koylar ve kıyıda bulunan irili ufaklı renk renk plaj evleri çok güzel. Burada insanlar çok sportif ve deniz ile iç içe bir yaşam sürüyor. Herkes ya koşu ya sörf yapıyor,  ya Beach voleybol oynuyor, kayaking veya paddling yapıyor. Ayakta paddling de çok seviliyor.

Rotamızda bulunan Santa Cruz, Santa Barbara, Newport, Huntington Beach,  Santa Monica, Malibu, Xanadu Beach, Laguna Beach, Encinitas ve San Clemente bu çok uzun sahil şeridin çok meşhur plajlarıdır. Upuzun tertemiz kumsallar önünüze serilir ve dalgalar kıyıları süsler ama buradaki deniz elbette bizim kıyılarımızdan çok farklıdır. Her açıdan daha haşindir. Burada örneğin sahil kesiminde senenin belli aylarında balinalara ve deniz Arslanlarına denk gelebilirsiniz.

Koyların hepsi birer sörf cenneti sayılır ama ben sizi özel bir mekanla tanıştırmak isterim.         Huntington Beach.

california-2

Sörfün babasına adanmış mekan

Aracımızla güzergahımızda yol yaparken bir akşamüstü Huntington Beach’e ve burada pier’in hemen yanındaki “Duke’s” adında harika bir restorana denk gelmiştik. Burası adeta bizi güzel enerjisi ile kendine çekmişti.

Çok egzotik bir müzik çalıyordu ve restoranın camından ve terasından “pier”in harika manzarasını ve burada sörf yapan gençleri izleyebiliyorduk. İnsanlar akşamüstü long drinklerini almış mekanın, müziğin ambiyansını yaşıyor ve bir yaz günün ufuktaki harika gün batımına kendini hazırlıyordu.

Bu güzel mekanı gezerken ve kendimize restoranın terasında güzel bir masa ararken biz aslında henüz çok özel bir yere geldiğimizin farkında değildik.

Sadece duvardaki tarihi sörf ve sörfçülerin resimlerini ve bazı ahşaptan olan tarihi sörf tahtaların burada sergilendiğini gözlemlemiştik.

Oysa geldiğimiz mekan aslında dünyaca meşhur küresel anlamda sörfün babası sayılan Hawaii’li Duke Paoa Kahinu Mokoe Hulikohola Kahanamoku’ya adanmış bir mekandı.

Duke 19. yüzyılın sonlarında Hawaii’de Honolulu’da asil bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmişti.

Gençliğini Hawaii Adası’nda Waikiki sahillerinde geçiren bu yakışıklı ve üstün yetenekli sportmen delikanlı kısa sürede inanılmaz yüzme ve sörf becerileri geliştirmişti.

O dönemde Duke yerli Hawaii insanların kullandığı geleneksel  “papa nui” diye adlandırılan ve koa ağacından yapılan ahşap sörf tahtasını kullanıyordu. Bu sörf tahtası yaklaşık beş metre uzunluğunda ve elli kilo ağırlığında olup henüz arka kısmında dümen parçası yoktu.

Bu genç adam Waikiki sahillerinde yirminci yüzyılın başlarında bir dalganın üstünde yaklaşık iki mil yani üç kilometreden daha uzun bir mesafe kat edebiliyordu ve dünya onu ‘’rüzgarın çocuğu ‘’olarak büyük bir hafiflik ve akrobasi ile köpüklü dalgaların üstünde giderken gözlerine adeta inanamıyordu.

Duke zaman içinde Amerika’yı uluslararası olimpiyatlarda yüzmede temsil ediyordu ve dünya rekorları kırıyordu.

california-1

Aslen Hawaii kültürü

Aslen bir Hawaii kültürü olan sörfü ise önce Kuzey Amerika kıyılarında Kaliforniya’da ve daha sonra Avustralya, Yeni Zelanda ve Avrupa gibi dünyanın farklı bölgelerine tanıtıyordu ve sevdiriyordu.

Newport sahillerinde ise batan bir gemiden sörf tahtası ile sekiz kere kıyıya gidip gelerek sekiz kişinin hayatını kurtararak ayrı bir rekora imza atmış ve sörf tahtasını yerel cankurtaran kültürüne de entegre etmişti.

Birçok alanda ömür boyu başarılarıyla anılmıştı, 28 filmde rol almıştı, askeri görevlerde bulunmuştu, Honolulu için on üç dönem “Sheriff”lik görevini üstlenmişti ve dünya onu çok yönlü bir yetenek olarak tanımıştı.

“Duke’s” restoranını hayranlıkla dolaşmaya devam ederken duvardaki resimlerdeki şahsın aslında Duke Kahanamoku olduğunu ve onun başarı hikâyesini anlattığını anlıyorum. Sergilenen tarihi ahşap sörf tahtaları onun kullandığı geleneksel sörf tahtalar ve terasta çalınan müzik de Hawaii ezgileri. Tüylerim heyecandan diken diken oluyor bir anda.

Restoran her türlü ruhunu ve hatta adını gene Duke Kahanamoku’dan almıştı.

Bir anda bütün bu ambiyans beni çok etkileyip çok uzak diyarlara götürüyor ve ortam bambaşka bir anlam kazanıyor. Bu genç Hawaili adama karşı inanılmaz bir hayranlık duymaya başlıyorum ve onu bölgedeki dalgaların eteklerinde bu devasa sörf tahtasının üstünde düşlüyorum.

Terastan dışarıya baktığımda pier’in çevresinde bugün sörf yapan Amerikalı gençlerin rengarenk modern sörf tahtaların üstünde keyiften attıkları çığlıkları duyuyorum. Güneşin yavaş yavaş Pasifik Deniz’in üstündeki batışını izliyorum ve dinlediğim müzik ve harika ambiyans, hayallerim beni ufkun diğer ucundaki Hawaii sahillerine götürüyor.

Sanırım Duke figürünü çok sevmiş olmam biraz da ikimizin denize olan tutkusundan kaynaklanıyor. Deniz benim için çok bambaşka bir dünya, çok özel bir enerji ve insanın denizin üstünde, altında ve özellikle rüzgarla birlikte yapabileceği tüm etkinlikler çok keyifli ve çok etkileyici.

Duke içinde deniz ve dalgalar onun uçsuz bucaksız oyun bahçesiydi.

Bende yüzmeyi çok seviyorum, denizin altına dalmayı,  yelken yapmayı, denizin kokusunu,  denizin üstünde rüzgarın sesini ve denizin üstündeki güneşin ve yakamozun ışıltılarını çok seviyorum.

california-3

Bu özel mekana uğrayın

Duke ile oradan tanışıyoruz sanırım çünkü tutkumuz ve denize olan sevgimiz aynı .

Huntington Beach Downtown gibi dünyanın meşhur sörf merkezlerinde kendisinin sörfü ile birlikte birçok heykelleri var.

Dileğim şu ki, ola ki bir gün Kaliforniya’nın bu sahil kesimine gelirseniz mutlaka Huntington Beach’teki bu özel mekana uğrayın,  kendinizi bu çok güzel ambiyansa bırakın ve özellikle gün batımında düşlerinize yol verin.

Duyduğum kadarıyla Duke Kahanamoku’nun anısına dönem dönem yelkenciler Huntington Beach Pier’den hareket ederek Honolulu kıyılarına yelken açıyormuş.

Ne kadar şahane ve anlamlı bir etkinlik. Umarım sizde okuduğunuz bu satırlarda Duke Kahanamoku'nun benim kadar sevmişsinizdir.

Ola ki benimde tekrar buralara yolum düşerse Pier'e uğrayıp Duke’a mutlaka bir “Aloha” verip ve fırsat olursa Pasifik Okyanusunun dalgalarını geçerek onun anısına Honolulu kıyılarına varacağım...


ABONE OL

EN ÇOK OKUNANLAR