Bugün size “bougatsa”yı tanıtmak istiyorum. Çünkü Atina’da bulunduğum süre zarfının önemli bir kısmını kendisine ayırdım. Dolayısıyla aldığım kalorilerin büyük çoğunluğunu da ona borçluyum.

Her ne kadar bu böreği Atina’da keşfetsem de temeli Selanik’e dayanıyor. İçi irmik kreması dolu olan bu tatlı, baklava yufkası arasına konuyor. Her ısırdığınızda çıtır çıtır sesleri duyabilirsiniz. Her ne kadar irmik tatlısı dolgulu olsa da Yunanlıların şekere düşkünlüğünün olduğunu düşünüyorum. Üzerine pudra şekeri ve tarçın da ilave edip öyle servis ediyorlar. Ayrıca bu Selanik böreğinin tuzlu formları da var. Özellikle ıspanaklı olanı şiddetle tavsiye edilse de henüz denemedim fakat peynirli olanını tatma fırsatım oldu. Tatlısı da tuzlusu da birbirinden leziz olan bu böreği Yunanlılar kahvaltı niyetine yedikleri için saat 13.00- 14.00’den sonra bulmanız pek mümkün değil. Bu bilgiye sahip değilken bir öğlen kaç fırın gezdim, şu ayaklara sorun. Ama deneyerek öğreniyor, size de bildiriyorum. Geç kalmayın…

Peki, bu lezzeti bizde neye benzetebiliriz. Belki pudra şekeri ilavesinden dolayı “küt böreği”ni çağrıştırsa da, tam değil.

Şimdilik bizde bulunmayan bu börek, inanıyorum ki birkaç yıl içinde bize de Yunan Böreği olarak gelecek ve nasıl içi dolgulu lokmalar bir anda her yeri kapladıysa öyle meşhur olacağını düşünüyorum. 

Basit de bir tarifi olan bu böreği belki de Yunanistan’a gitmeden evinizde deneyebilirsiniz.

Şimdiden afiyet olsun. 

İyi haftasonları dilerim.