SON DAKİKA

Nostaljinin ekonomiye dönüşü

Murat Ingin 01 Haz 2025

Plak ve kasetler, bir dönemin vazgeçilmez müzik taşıyıcılarıydı. Ancak dijitalleşmenin hız kazanmasıyla birlikte uzun süre rafların tozlu köşelerine terk edildiler.

Ne var ki son birkaç yıldır bu retro müzik formatları, sadece nostaljik birer koleksiyon ürünü değil; aynı zamanda yaratıcı ekonomi içerisinde yeniden değer kazanan ciddi ekonomik varlıklar hâline geldi. Özellikle genç kuşakların analog deneyime duyduğu merak ve müziği fiziksel olarak sahiplenme arayışı, plak ve kaset satışlarını dünya genelinde yeniden yukarı yönlü bir ivmeye soktu. Türkiye'de de bu trendin etkileri net bir şekilde hissediliyor. Plak dükkânlarının yeniden açılması, kaset baskılarının sınırlı sayılarda yapılması ve bu ürünlerin koleksiyon pazarlarında değer kazanması, müzik endüstrisinin dijitalleşmenin ötesine geçen yeni bir ekonomi katmanını gözler önüne seriyor.

Plak ve kasetlerin dönüşü, yalnızca fiziksel satışlarla sınırlı değil; bu formatlar aynı zamanda bağımsız müzisyenler için de yeni bir gelir kapısı yaratıyor. Dijital platformlarda binlerce kez dinlenen bir şarkının telif geliri sınırlı olabilirken, sınırlı sayıda basılan bir plak ya da kaset albüm, doğrudan satışlar veya özel imza günleriyle sanatçıya çok daha anlamlı kazançlar sağlayabiliyor. Bu durum, yaratıcı ekonominin temel bileşenlerinden biri olan "doğrudan hayran desteği" kavramını yeniden tanımlıyor. Dinleyici artık sadece dijitalde tüketici değil, fiziksel ürün satın alarak sanatçının üretim sürecine aktif bir ekonomik katkı sunan bir aktöre dönüşüyor. Üstelik bu süreçte tasarımcılar, matbaalar, müzik prodüktörleri ve içerik stratejistleri gibi pek çok farklı yaratıcı meslek de yeniden değer kazanıyor.

Verilere bakıldığında, Amerika Birleşik Devletleri'nde 2023 yılında plak satışları 40 milyona yaklaşarak son 30 yılın zirvesine ulaştı. Kaset satışları da benzer şekilde artışta. Türkiye’de ise özellikle sınırlı sayıda üretilen yerli plakların satışları, hem iç pazarda hem de yurt dışındaki koleksiyoncular arasında talep görüyor. Bu durum, mikro ihracat kavramı içinde değerlendirilebilecek yeni bir ekonomik modeli de beraberinde getiriyor. Sanatçılar ve bağımsız plak şirketleri, Bandcamp gibi platformlar üzerinden yurt dışına doğrudan satış yaparak döviz bazında gelir elde edebiliyorlar. Bu da yaratıcı ekonominin dijitalleşen ama aynı zamanda fizikselde kök salan hibrit yapısını pekiştiriyor.

Plak ve kasetlerin geri dönüşü, aynı zamanda deneyim ekonomisiyle de yakından ilişkili. Müzikseverler bir plak dinlerken sadece sese değil, plağın kapağına, baskı kalitesine, hatta o sırada içilen kahveye kadar birçok duyusal öğeye yatırım yapıyor. Bu, yalnızca bir ürün satın almak değil; bir deneyime ortak olmak anlamına geliyor. İşte bu yüzden plak festivalleri, nostalji temalı kaset partileri ve sınırlı sayıda üretilen retro baskılar, tüketicinin ilgisini çekiyor. Markalar da bu trendi görmezden gelmiyor. Örneğin bazı kahve zincirleri ve giyim markaları, mağazalarında plak çalarlar yerleştirerek hem ambiyans yaratıyor hem de tüketiciyi bu deneyimin bir parçası hâline getiriyor. Bu strateji, plak ve kasetlerin yalnızca müzik değil, yaşam tarzı ürünlerine dönüştüğünün de bir göstergesi.

Ayrıca bu dönüşüm, sürdürülebilirlik tartışmalarına da farklı bir pencere açıyor. Dijital müzik dinlemenin enerji tüketimi, özellikle sunucuların çalışması ve veri aktarımı açısından belirli bir karbon ayak izine sahipken, bir plak veya kasetin ömrü boyunca yüzlerce kez kullanılabilmesi çevresel açıdan da dikkat çekici bir alternatif olarak değerlendiriliyor. Elbette bu konuda yapılan bilimsel araştırmalar henüz sınırlı olsa da, fiziksel formatların uzun ömürlülüğü ve koleksiyon değeri göz önünde bulundurulduğunda, bu alanda da yeni argümanların geliştirileceği aşikâr.

Plak ve kasetlerin dönüşü sadece nostaljik bir eğilim değil; aynı zamanda yaratıcı ekonominin dönüşen yapısına dair güçlü bir sinyal. Fiziksel müzik formatları, dijital çağın sunduğu sonsuz erişim imkânlarının yanında, sınırlılık ve özgünlük ilkesiyle öne çıkarak, hem ekonomik hem kültürel anlamda yeni bir değer önerisi sunuyor. Bu trend, yalnızca sanatçılar için değil, ekonominin yaratıcı alanında faaliyet gösteren tüm aktörler için yeniden konumlanma fırsatı yaratıyor. Plak ve kasetler belki eski teknoloji olabilir, ama günümüzün yaratıcı ekonomisinde yepyeni bir geleceğin parçası olmayı başarıyorlar. Yaratıcılık, nostalji ve ekonomi bu formatlarda yeniden buluşuyor.

garanti sol
garanti sağ