Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demiryolu
Türk dünyasının ekonomik entegrasyonunun önündeki en büyük engellerden biri, Batı ülkeleriyle Sovyet ülkelerindeki demiryollarının ray genişliğinin farklı olmasıdır. Bu nedenle Türk devletlerindeki vagonlar Türkiye'de, Türkiye'deki vagonlar Türk devletlerinde çalışmıyor. Türkiye ile Türk ülkeleri arasında denizyolu yok. Ray genişliği farklılığı nedeniyle demiryolu da kullanılamadığından nakliyede karayolunu kullanıyoruz.
Oysa karayolu ortalama olarak demiryolundan 5, denizyolundan 13 kat pahalıdır. Şöyle düşünün; Rusya ve Çin nakliyeye Türkiye’nin beşte biri kadar ödeme yapıyorlar. Türkiye zaten Türkistan’a bu ülkelerden daha uzak. Nakliye çok pahalı olunca rekabet edemiyoruz. Ekonomik olarak entegre olamıyoruz.
Türkiye bu sorunu çözmek için Bakü-Tiflis-Kars demiryolunu inşa etti. Artık Sovyet vagonları Kars’a kadar gelebiliyor. Kars’ta kurulan lojistik merkezinde Sovyet vagonlarındaki mallar Türk vagonlarına aktarıldıktan sonra Türkiye’nin ve Avrupa’nın her yerine gidebiliyor. Buna rağmen bu demiryolu, kar etmekle birlikte koyulan hedeflere ulaşamadı. Zira bu hat bu haliyle sadece Gürcistan ve Azerbaycan’a hitap ediyor.
Bakü’yle Kazakistan ve Türkmenistan’ın Hazar limanları arasında, vagonların taşındığı düzenli ve ucuz gemi seferleri olsa, Kars’tan yüklenen vagon doğusu ve güneyi de dahil olmak üzere Türkistan’ın her tarafına gidebilir. Zira Çin ve Afganistan’daki raylarda Türk devletleriyle aynı genişlikte. Ya da Türkistan’ın her tarafından yüklenen vagonlar Kars’a gelebilir. Ama gemi seferleri olmayınca bu hat sadece Azerbaycan ve Gürcistan’a hitap ediyor, kar etse bile kapasitesinin çok altında çalışıyor.
Geçen hafta temeli atılan Kars-Dilucu demiryolu hattı, Zengezur’un demiryolu ayağını oluşturduğundan çok önemli. Bu hat ile Azerbaycan, Ermenistan ve Nahcivan demiryolu ile Kars’a bağlanıyor. Fakat Hazar’da gemi seferleri olmadığından Türkistan’ı Kars’a bağlamıyor. Dolayısıyla kapasitesini doldurması mümkün değil.
Hazar’da gemilerle tır ve vagon taşımacılığı yapmak üzere, Türk devletlerinin ortak olduğu bir kamu şirketi kurulmalı. Gemilerin kalkış ve varış saatleri trenler dikkate alınarak planlanmalı. Bu olursa her iki demiryolu da tam kapasite çalışır, çok daha karlı olur. Türk ülkelerinin arasındaki ticaret hacmi artar.
Bahse konu demiryollarının bir dezavantajı da Kars’ta aktarma yapılmasıdır. Nakliyede aktarma hiç istenmeyen, mecbur kalındığında yapılan bir iştir. Zira indirme ve bindirme söz konusu olduğundan maliyetler artar. Mal hasar görebilir, hırsızlıktan dolayı eksilebilir. Sigorta giderleri artar. Zaman kaybı olur. Bu handikabı aşmak için Kars, Hopa limanına Sovyet raylarıyla bağlanmalı. İki projenin yatırım tutarı ve boş kapasiteleri düşünüldüğünde 250 kilometrelik demiryolu ve Hopa limanının büyütülmesi çok mütevazi yatırımlar.
Sayın Bakan yaptığı konuşmada Kars’ın demiryollarıyla İskenderun ve Mersin limanlarına bağlandığını ve Malatya üzerinden yapılacak demiryoluyla yolun kısaltılacağını vurguladı. Hopa alternatifinin bu güzegahtan çok daha rekabetçi olacağını düşünüyorum. Zira Hopa alternatifinde Kars’ta aktarma olmuyor. Denizyolu uzuyor demiryolu kısalıyor yani maliyetler çok daha düşük oluyor. Kaldı ki Hopa limanın ücreti Mersin ve İskenderun’la mukayese bile edilemez. İlaveten Hopa’nın yatırıma çok ihtiyacı var. Bakü-Tiflis-Kars hattı faal. Bu hattı kullanan kaç nakliyeci Mersin ve/veya İskenderun’dan aktarma yapmış?
Halihazırda Türkistan ülkeleri dünyaya İran limanlarından, Azerbaycan Batum’dan ulaşıyor. İran alternatifi Mersin ve İskenderun’dan daha ucuz. Zira aktarma yok. Hopa, demiryoluyla Kars’a bağlanırsa İran limanlarının yerini alır yani Türk devletlerinin dünyaya açılan kapısı olur. Zengezur’un önemi katlanarak artar.
Yapılması gereken bir diğer iş Güney Azerbaycan’daki demiryollarının Zengezur koridorundaki demiryoluna bağlanmasıdır. Bu olursa Tebriz, Erdebil, Urumiye, Zencan, Kazvin ve Hamedan gibi Türklerin ekseriyette olduğu İran şehirleri hem Kars’a hem Hopa’ya hem de Bakü’ye demiryoluyla bağlanmış olurlar. Dolayısıyla Pehleviler iktidara geldikten sonra atıl hale dönüştürülen tarihi Tebriz-Erzurum-Trabzon ticaret yolu Tebriz- Kars-Hopa demiryolunda canlanır. İran Azerbaycan’ı sürekli göç veriyor ve kan kaybediyor. Böyle bir yatırım ihracatı yani üretimi arttırarak göçü azaltacağından ve ithalatı ucuzlatarak alım gücünü arttıracağından Tahran’a da cazip gelir.
Bakanlığın anlaşma imzalanır imzalanmaz temel atabilecek kadar hazırlıklı olması takdire şayan. Ama hem bu projenin hem de faal olan Bakü Kars hattının daha verimli ve karlı olması için Hazar geçişlerinin, Kars-Hopa Demiryolunun ve Hopa limanın eş zamanlı olarak organize edilmesi şart. Aksi halde istenen neticeyi elde edemeyiz. Türk dünyasının inşasında gayret gösteren, ter döken herkesi tebrik ediyor ‘’Her dem yeniden doğarız’’ diyorum.