TÜRKİYE DÜNYADAN ÜÇ KAT DAHA PAHALI
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı (FAO) Gıda Fiyat Endeksi, 2022 Mart ayına göre 1,2 puan düşmesine rağmen yıllık ortalama küresel gıda fiyatlarının yüzde 29,8 arttığını bildirdi. Türkiye'de ise Nisan ayında dünyaya göre yıllık gıda fiyatları 2,98 kat artışla yüzde 89,1 oranında artış gösterdi.

Sedat YILMAZ
Türkiye ve dünyada Nisan ayı enflasyonu önemli bir gösterge oldu. Pandemiyle başlayan, Rusya – Ukrayna savaşı ve jeopolitik risklerle devam eden enerji, gıda ve emtia krizi ekonomik olarak dünyayı derinden sarsıyor. Türkiye’de enerji ve gıda kaynaklı olarak manşet enflasyon 2021 Mayıs’ından bu yana son 12 ayda 4,2 kat artarak yüzde 16,6’dan yüzde 69,97’ye ulaştı.
Türkiye’de üretici fiyatları (ÜFE) tarafı da yıllık bazda yaklaşık yüzde 121,8’e yükselirken üreticide maliyetlerin artması ile ürünlerin fiyatlarında önemli artışlar meydana geldi. Koronavirüs pandemisinin hafiflemesiyle geri çekilmesi beklenen enflasyon verileri Rusya - Ukrayna gerginliğinden kaynaklanan tedarik sıkıntıları ve enerji fiyatlarındaki yükselişle tekrar yukarı yönlü yükselişe geçti.
Merkez Bankası (TCMB) tarafından gerçekleştirilen son enflasyon raporu toplantısı ve faiz kararının karar metninde enerji ve emtia fiyatlarındaki oynaklığın yurt içini de etkilediği vurgusu yapıldı.
TCMB değerlendirmesinde uluslararası emtia fiyatları ile tedarik sorunlarının tüketici fiyatları üzerinde baskı oluşturmaya devam ettiği, bu dönemde tüketici yıllık enflasyonundaki artışın alt gruplar geneline yayılırken bu gelişmeye en belirgin katkının başta gıda olmak üzere enerji ve hizmet gruplarından geldiği belirtildi.
Dünya enflasyon sarmalında
Küresel bazda ABD’de Mayıs 2020’de yıllık yüzde 0,1, Nisan 2021'de yüzde 4,2 olan tüketici enflasyonu Mayıs 2021'de yüzde 5’e yükseldi. ABD’de 2022 Nisan ayı enflasyonu yüzde 8,5 olarak ölçüldü. Euro Bölgesi’nde de 2021 Nisan’da yüzde 1,6 olan yıllık enflasyon, 2021 Mayıs’ta yüzde 2’ye çıktı. Avrupa’da Nisan itibariyle tüketici enflasyonu yüzde 7,5 seviyesinde.
Enflasyon kaynaklı faiz artırımları gelişmiş ülkelerde devam ediyor. ABD Merkez Bankası faizini 2000 yılından bu yana en agresif artırım ile 50 baz puan, İngiltere Merkez Bankası ise 25 baz puan artırdı. Sıkılaşma adımlarına en uzak görünen merkez bankalarından olan Avrupa Merkez Bankası (ECB) içinse faiz artırma ihtimalinin Haziran ayında olabileceği dillendirilmeye başlandı. Son olarak ECB Üyesi ve Avusturya Merkez Bankası Başkanı Robert Holzmann, “ECB Haziran’da muhtemelen faiz artıracak” açıklamasında bulunmuştu.
Batı ülkelerinde yükselen enflasyona karşı faizlerde artışlar öne çıkarken başta Rusya ve Çin’de ise faiz indirimleri göze çarpıyor. Batı ülkeleri ambargolarına yönelik Ruble silahıyla karşı ambargona geçen Rusya ile pandemiyle yeniden boğuşan Çin, üretimi artırmak için faizleri düşürme ve KOBİ’leri güçlendirme uygulamalarıyla dikkat çekiyor.
Enflasyona yenilmek istemiyor
ABD’de gelecek hafta yeni enflasyon verileri açıklanacak. Nisan’da yüzde 8,5 ile son 40 yılın en yüksek enflasyon oranını gören ABD’de öncü büyüme verilerinin beklentilerin altında gelmesi ve Ukrayna savaşının devam ettiği dönemde enflasyonun yüzde 8,5’ların üzerine çıkacağına işaret ediyor.
Ekonomistler, ABD Başkanı Joe Biden’ın Rusya’dan petrol ve doğalgaz alımına yasak getirmesini değerlendirerek, Ukrayna savaşının akaryakıt fiyatlarını artırdığı ve devamında gelen ambargolarla fiyatların daha yükseldiği ve enflasyon rakamının da çıkışa geçtiğini söylüyor. ABD hükümeti verilerine göre ülkede enerji fiyatları Mart ayına kadar geçen son bir yılda yüzde 32 artış gösterdi. Nisan’daki artış ise yüzde 40’lara dayandı. Aynı dönemde gıda fiyatları ABD'de yüzde 10’a yakın pahalandı.
İlk çeyrek bilanço döneminde son haftaya giren ABD’de ekonomideki negatif algı piyasa ve pazarlara da yansıyor.
Gıdada dünyadan daha pahalıyız
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı (FAO) Gıda Fiyat Endeksi, 2022 Mart ayına göre 1,2 puan düşmesine rağmen yıllık ortalama küresel gıda fiyatlarının yüzde 29,8 arttığını bildirdi. Türkiye’de ise Nisan ayında dünyaya göre yıllık gıda fiyatları 2,98 kat artışla yüzde 89,1 oranında artış gösterdi.
FAO Gıda Fiyat Endeksi, Nisan’da süt ürünleri, şeker ve et ürünlerindeki artışa karşılık bitkisel yağ ve tahıl fiyatlarındaki düşüş sebebiyle sınırlı da olsa geriledi. 2022 Mart ayında yukarı yönlü revizyonla 159,7 puan olarak zirveyi gören FAO Gıda Fiyat Endeksi, özellikle bitkisel yağ ve tahıl fiyatlarındaki küçük çaplı düşüşün etkisiyle 2022 Nisan’da 158,5 puan seviyesine geriledi.
Aylık bazda düşüş kaydeden endeks, Nisan 2021’e göre yüzde 29,8 artış kaydetti. FAO’nun dünya buğday üretimi tahminini 784 milyon tondan 782 milyon tona düşürmesi de dikkat çekti. FAO ekonomistleri, gıda fiyatlarının zirvede seyretmesinin kırılgan ülkelerde gıda güvenliğini tehdit edebileceğini belirtiyor.
Diğer yandan TÜİK’in TÜFE’yi aylık yüzde 7,25, yıllık yüzde 69,97 olarak ölçerken bağımsız ENAGrup Tüketici Fiyat Fiyat Endeksi Nisan ayında aylık yüzde 8.68, yıllık yüzde 156,86 arttı.
Gıda fiyatları tutulmuyor
Türkiye’de Nisan’da enflasyon aylık yüzde 7,25, yıllık bazda ise yüzde 69,97 olarak kayıtlara geçti. Enflasyon oranı yüksekliği açısından Türkiye, dünyada 6’ıncı sıraya yükseldi. Venezuela yüzde 284 ile dünya enflasyon şampiyonu olurken, Sudan yüzde 260 Lübnan yüzde 208, Suriye yüzde 139, Zimbabve yüzde 96,4 ve Türkiye yüzde 69,97 ile Venezueala’yı takip etti.
Türkiye’de yıllık gıda fiyat artışlarının, küresel gıda fiyat artışlarına göre 3 kat fazla olduğu görüldü. Küresel gıda enflasyonu ile Türkiye’de yaşanan gıda enflasyonu karşılaştırıldığında, Türkiye aleyhine 59,3 ile makasın rekor seviyede açıldığı gözlendi.
Merkez Bankası (TCMB) Nisan ayında yüzde 70’e varan enflasyonla ilgili değerlendirmesinde yükselişe geçen gıda fiyatlarına dikkat çekti. TCMB, gıda grubunda yıllık enflasyondaki yükselişin alt kalemler genelinde devam ettiğini, bir önceki ay yataya yakın seyreden taze meyve ve sebze fiyatlarının bu dönemde yüksek artış sergilediğini vurguladı.
Türkiye’de gıda ve enerji fiyatlarındaki yükseliş enflasyonun yukarı yönlü seyrini tetikliyor. Üretici fiyatlarının Nisan’da yüzde 121,8 gerçekleşmesi, girdi maliyetlerinin artmasıyla enflasyonun gelecek aylarda da yükseliş trendinde olacağını gösteriyor. Yurtdışında da enflasyon başta ABD ve Avrupa’da ciddi şekilde yükseliyor. ABD’de Nisan enflasyonu yüzde 8,5 ile son 40 yılın en yüksek değerine ulaştı. Euro Bölgesi’nde Mart’ta yüzde 7,4 olan yıllık enflasyon, Nisan’da yüzde 7,5’e yükseldi.
Türkiye’de bir yılda yüzde 120’ye varan artışla dikkat çeken et fiyatlarında üretimin yükselmesiyle birlikte bu yılın sonlarına doğru bir gerilemenin olacağının söylenmesine karşılık gelecek 4 ay içinde yem, ekmek, makarna, un, bulgur ve tahıl ürünlerine yönelik yapılacak zamların kırmızı ve beyaz etin yanında yumurta, süt ve süt ürünlerine yeni fiyat ayarlamalarının yapılacağı söyleniyor.
Piyasaların tek gündemi jeopolitik riskler ve enflasyon
Konjonktürel risklere bağlı ekonomiye dair enflasyonların giderek yükselmesi ülkeleri tehdit ediyor. Küresel tedarik zincirinin normale dönmediği, savaş ortamının yaygınlaşmaya yüz tuttuğu ve ekonomilerin giderek zaafa yöneldiği süreçte piyasalar da yön tayin etmede zorluk çekiyor.
ABD ve Avrupa’da yükselen enflasyona karşı faiz artırma çabaları, Rusya ve Çin başta Asya ülkelerinde üretimi artırma, büyümeleri yukarı çekmek adına faizleri indirme ve ekonomiye sıcak para sağlama çabaları dikkat çekiyor. ABD’de enflasyon endişesi varlık fiyatlarını olumsuz etkilemeyi sürdürürken, Avrupa’da merkez bankalarının şahinleşmeye yönelik hamleleri piyasalarda oynaklığı artırıyor.
ABD Merkez Bankası’nın (FED) pandeminin oluşturduğu arz-talep dengesizlik, yükselen enerji fiyatları ve meydana gelen temel maddelerdeki fiyat baskılarına karşı faizleri artırmada çekince göstermeyeceğini açıklaması, halen yüzde 8,5 olan enflasyonun yüzde 2 hedefine ulaşıncaya kadar şahin duruşun devam edeceğini bildirmesi batı cephesinde olayı doğruluyor.
ABD ve Avrupa tedirgin
Analistler, piyasalarda FED’in faiz artışında geç kalmış olabileceği korkusunun yaşandığını, dolayısıyla 10 yıllık tahvil faizinin yüzde 3,1 ile 2018’den bu yana en yüksek seviyeye çıkmasının bu durumun işareti olduğunu ve piyasalardaki risk iştahının azalmasında etkili olduğunu söylüyor.
Analistler, 9 Mayıs ile başlayan haftanın veri takviminde, Pazartesi toptan stoklar, Çarşamba hazine bütçe dengesi, Perşembe Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve cuma Michigan Tüketici Güven Endeksi verileri takip edileceğini dile getiriyor.
Avrupa piyasaları ise ABD borsalarına paralel satış ağırlıklı bir seyir izlerken, gelecek hafta gözler Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’ın Çarşamba günü yapacağı açıklamalara ve Almanya’da açıklanacak enflasyon verilerine yöneldi.
Gelecek hafta salı Almanya’da ZEW beklenti endeksleri, Perşembe İngiltere'de Gayri Safi Yurt içi Hasıla (GSYH) ve sanayi üretimi ile cuma Euro Bölgesi’nde sanayi üretimi verileri izlenecek.
Borsa İstanbul pozitif ayrıştı
Asya tarafında bu hafta tatil nedeniyle Çin ve Japonya piyasalarında haftanın büyük çoğunluğunda işlem gerçekleşmezken, piyasaların açık olduğu günlerde Japonya pozitif ayrışmayı başardı. Çin’de ise devam eden yeni kovid salgını Çin için başlıca risk algısı olmayı sürdürüyor. Yeni haftanın veri takviminde, pazartesi Japonya’da BOJ tutanakları ve Çin’de dış ticaret dengesi, Çarşamba Çin’de TÜFE ve ÜFE ile Perşembe Japonya’da dış ticaret dengesi verileri takip edilecek.
Yurt içinde, Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi haftanın son iki günü gerçekleşen işlemlerde küresel pay piyasalarından pozitif ayrışmayı başardı. Bu hafta yatırım araçlarında Borsa İstanbul’da işlem gören hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 1,16, altının gram satış fiyatı yüzde 1,41, euro/TL yüzde 1,07, dolar/TL yüzde 0,59 değer kazandı. 1000 TL’lik yatırım borsada 1011,6 lira, altında 1014,1 lira, euroda 1010,7 lira ve dolarda 1005,9 lira oldu. Gelecek hafta yurt içinde salı işsizlik, Çarşamba hazine nakit dengesi ve Cuma sanayi üretimi verileri piyasalara yön verecek.
Yatırım araçlarında performans şöyle oluştu.
BIST 100… Borsa İstanbul (BIST 100) endeksi, en düşük 2.433,32, en yüksek 2.491,55 puanı gördükten sonra haftayı önceki hafta kapanışına göre yüzde 1,16 artarak 2.458,72 puandan tamamladı. 2500 direncinin geçilmesi borsayı daha yukarıya taşıyabileceği öngörülüyor.
DOLAR/TL… ABD doları yüzde 0,59 değer kazanarak 14,9510 liradan haftayı tamamladı. Dolarda destek 14,90 liraya, direnç ise 15,10 liraya yükseldiği gözleniyor.
EURO/TL… Euro yüzde 1,07 değer kazanarak 15,8220 liradan haftayı tamamladı. Kurda destek 15,80, direnç ise 16 lira olarak öngörülüyor.
ALTIN… FED’in 50 baz puan faiz artırması ve ABD tahvil faizlerindeki yükseliş altın fiyatlarını geri çekti. Ons altın 2000 dolarlı seviyelerden 1883 dolara kadar düştü. Yurtiçinde ise altın fiyatları yükseldi. Kapalıçarşı’da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı bu hafta yüzde 1,41 kazançla 923,00 liraya, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 1,38 artışla 6.184,00 liraya yükseldi. Geçen hafta sonu 1.493,00 lira olan çeyrek altının satış fiyatı da 1.514,00 liraya çıktı.
PETROL… Petrol fiyatları jeopolitik riskler sebebiyle artışını sürdürüyor. Brent petrol haftayı 112,4 dolardan kapattı. AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen’in Rus petrol ürünlerine tam bir ithalat yasağı konulacak ifadesini kullanması petrol piyasalarında fiyat yükselişlerine sebep oldu. Diğer yandan OPEC koalisyonunun Haziran’da üretimi sadece günlük 430 bin varil üreteceklerini açıklaması fiyatlara destek verdi. Ayrıca ABD’nin stratejik rezervlerden petrol kullanacağını açıklaması da fiyatları yukarı çekti.
KRİPTO PARA… FED’in şahinleşen politikası karşısında kripto para pazarı değer kaybetmeye devam ediyor. Bitcoin haftalık bazda yüzde 8,2 (35.899$), Ethereum yüzde 7,1 (2.677$) ve Ripple yüzde 7,4 (0.595$) düşüş yaşadı. Pazarda en fazla değer kaybeden para yüzde 16,4 ile Solana, yüzde 9,8 ile Terra oldu.