Zengin florası ve sağlanan güven ortamı sayesinde, yayla bu yıl da onlarca arıcının tercih ettiği merkezlerden biri oldu.

Yaklaşık 40 üreticinin 6 bin 500'e yakın kovanla üretime başladığı yaylada hummalı bir bal mesaisi sürüyor. Arıcılar, karakovan usulü üretim yaparak, kaliteli ve katkısız balı tüketiciye ulaştırmayı hedefliyor.

Pervari balı, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 2002 yılında coğrafi işaretle tescillenmişti. Bu tescil, hem üretim kalitesinin hem de marka değerinin korunmasını sağlayarak bölge ekonomisine de katkı sunuyor. Ancak geçmişte güvenlik sorunları nedeniyle arıcıların bu zengin yaylalara erişimi kısıtlıydı.

Bal üreticilerinden Bedri Açık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bu yaylada birkaç yıl önce güvenlik açısından sorunlar vardı. Şimdi elhamdülillah, herkes gece gündüz rahatlıkla gelip üretim yapabiliyor. Huzurla çıktığımız yaylada artık tek ihtiyacımız yol ve su” dedi. Açık, devletin verdiği destekle üretim kapasitelerinin arttığını da vurguladı.

Bölgedeki en büyük sorunlardan birinin sahte Pervari balı olduğunu belirten Açık, bu konuda son dönemde Kaymakamlık öncülüğünde başlatılan denetimlerle önemli yol alındığını söyledi: “Sahte bal yüzünden bir dönem ürünümüzü satamıyorduk. Geçtiğimiz sezon satışlarımız ciddi şekilde arttı. Kaymakamımıza teşekkür ediyoruz.”

Bal üreticilerinden Oktay Açık ise dördüncü kuşak olarak bu işi sürdürdüğünü belirterek, “200 kovanda karakovan üretimi yapıyoruz. Yazı yaylada, kışı Beğendik beldesinde geçiriyoruz. Dedelerimizin mesleğini biz de çocuklarımıza aktarmak istiyoruz” diye konuştu.

15 yıldır arıcılıkla uğraşan Tamer Tokat da şu anda 400’e yakın kovanla Guharan Yaylası’nda olduğunu belirterek, “Haziran başında yaylaya çıkıyoruz, sonbahara kadar buradayız. Şu an arılar oğul veriyor. Temmuz başında bal akımı başlar. Yaylamızın çiçek çeşitliliği çok fazla. Bu da balın kalitesini doğrudan etkiliyor” dedi.