SAPA İstanbul’un mevsimin ruhunu taşıyan bahçesi, yazın son ışıklarına Anadolu lezzetlerinin esintileriyle veda etmek isteyen misafirlerini ağırlıyor. Tadım menüsündeki her bir tabak, Anadolu’nun çok katmanlı mutfağını çağdaş tekniklerle yorumlarken; SAPA İstanbul şehrin ritmini yavaşlatan bahçesiyle huzuru da sofraya taşıyor.  

Şef Ümit Dere’nin önderliğinde hazırlanan tadım menüsü, gelenekten ilham alan ama her lokmasıyla yenilik vadeden tabaklarla açılıyor. Sütte pişirilen ciğer, kekikli lavaş eşliğinde tandır kültürüne selam dururken; levrekli pirinç kıtırı, Ege ve Karadeniz’in deniz kokusunu Anadolu’nun verimli tarlalarıyla buluşturuyor. Yeşil mercimekli piyaz ise fava çıtırıyla hem topraksı hem de rafine bir doku sunuyor. 

El yapımı taze lorun Assos zeytinyağıyla birleşmesiyle başlayan tatlar, ançüez dokunuşuyla denizi sofraya taşıyor. Sultani bezelye, reyhanlı yoğurtla başlangıçlara ferahlık katarken; enginar, arapsaçı ve yanık domatesle birlikte sonbaharın yalın ama derin lezzetlerini hatırlatıyor.