Günümüzde yabancı kimyasal maddelerin, ister istemez vücudumuza yiyeceklerle birlikte bir şekilde girdiğine ne yazık ki şahit oluyoruz. Belki kullanıma göre ilk zamanlarda az miktarda olduğundan pek zarar vermiyormuş gibi görünse de bu maddeler, uzun süre tüketilmeleri sonucu sağlık açısından büyük riskler doğurabiliyor.

Bu işten kendimizi tamamen soyutlamak pek mümkün görünmese de yapılması gerekenler var.

İlk olarak bu konuda halkın bilinçlendirilmesi en öncelikli en doğru yol gibi görünüyor bana. İkinci, bu katkı maddelerinin sağlığımıza zararlı etkileri tespit edilerek bu konuda yayınlar yapılmalı. Son olarak da katkı maddesi olmayan yani “organik” ürünler yapılabilmesi için çalışmalar yapılmalı.

Öncelikle organik gıda ürünü nedir ona bakalım isterseniz.

Geleneksel olan üretiminden işlenmesine ve teşhirine kadar geçen tüm süreçte herhangi bir kimyasal madde kullanılmayan ve genetiği değiştirilmemiş olan gıda ürünlerine “Organik Gıda Ürünü” denilir ve “Organik ürün sertifikası” ile belgelendirilir.

Doğal olarak satılan her ürün organik değildir. Yasa gereği belgesi olmayan ürünler için “Organik” terimi kullanılamaz. Organik bir ürünü satın alırken denetleme kurumlarının verdiği “organik” ibareli ve sertifika numarası yazılı bir etiketi olduğuna bakılmalı.

Daha geniş bir anlatımla, bağımlılık yapıcı özelliği olan tatlandırıcı, lezzetlendirici, raf ömrü artırıcı, koruyucu gibi katkı maddelerinden, kötü etkileri kanıtlanmış zirai ilaç kalıntılarından, hormonlardan, yapay ve kimyasal gübrelerden ve temelde insan sağlığına zararlı her türlü maddeden uzak üretilmiş olan tüm ürünlere “Organik Ürün” diyebiliriz.

Organik gıda ürünüyle beslenmek niçin önemli?

Çünkü organik gıda ürünleri insan vücudundaki bağışıklığı hastalıklara karşı güçlü tutuyor. Korona gibi günümüzde çaresi zor bulunan birçok hastalığa karşı doğal bir korunma yöntemi.

Bizim ve bizden sonra gelecek kuşakların sağlıklı ve kanser gibi hastalıklardan uzak müreffeh bir hayat yaşaması için güvenilir ve organik ürünlere çok ihtiyaç var.

Ülkemizde yeterince organik tarım ve hayvancılık geliştiğinde çok daha besleyici ürün geniş bir talep bulacaktır.

Bu ürünler daha taze ve üzerinde de pestisitlerden de eser yok, koruyucuların ve kimyasalların vücuda verdiği tahribatı bu besinler dengeliyor ve alerjiyi de azaltıyor.

Ayrıca uzmanlar, çevre açısından da organik ürün üretmenin ve çiftçiliğini yapmanın çok faydalı olduğunu söylüyor.  Nedeni ise, hava kirliliğini önlüyor, suyu koruyor, toprak kaymasını azaltıyor, toprak verimliliğini arttırarak daha az enerji kullandırıyor.

Dolayısıyla organik olan gıda ürünleri, diğerlerine nazaran biraz maliyetli olsa da beraberinde getirdiği bunca fayda açısından tercih edilmeli.

Gıdalara katılan katkı maddeleri zararlı mıdır?

Bana göre bu katkı maddelerin çoğu zararlı, belki bir kısmı yararlı olsa da bunların konulma nedenini, yararını ve fazlasının zararları konusunda halkın çok iyi bilgilendirilmesi gerekiyor.

Sağlıklı yaşam için gıdaların doğalı ve organiği tercih edilmeli velev ki katkı maddelerinin zararı kanıtlanmamış bile olsa.

Niyeyse bazı gıda imalatçıları mamullerine gereksiz yere katkı maddesi koyma telaşındalar. Belki satışı artırmak için düşünülen bu kullanım birçok tehlikeyi de beraberinde getiriyor. Bu asla unutulmamalı.

Bu katkı maddeleri için hayvanlar üzerinde yapılan bir kısım incelemelerde zararsız olduğu sonuçları çıksa da insan vücudunda bazen toksisiteye, alerjiye, kansere dolaylı da olsa neden olabiliyor.

Halkın büyük bir çoğunluğu, tükettiği gıdaların içine konulan bu katkı maddelerinden habersiz bir şekilde bu ürünleri satın alıyor.

Peki, ne yapılmalı?

•             Üretici, ürün üzerindeki etiketinde kullandığı katkı maddelerini açık ve seçik olarak belirtmeli.

•             Etiketteki bu maddeler yasaların belirlediği şekilde ve miktarda mı bu incelenmeli.

•             Tüketiciler de bu etikete bakmalı ve olası sakıncaları bilinciyle gıda ürününü öyle satın almalı.

•             Yönetmelikteki ilgili hükümlere göre gıda ürünleri çok sık kontrol edilmeli.

•             Gerekli olmadıkça gıdaların içine katkı maddeleri konulmamalı. 

•             Bu maddeler nedeniyle ürünlerin doğal besleyici özelliği bozulmamalı.

•             Katkı maddelerini yanıltıcı olarak kullanılmasına asla müsaade edilmemeli.

•             Bu maddeleri yanlış kullanan üreticiler en ivedi bir şekilde cezalandırılmalı.