Bu kaçıştan borsa yararlanır mı diye düşünenler ise hayal kırıklığına uğramış durumda, çünkü borsadan da yatırımcı kaçışı devam ediyor. MKK verilerine göre Ekim sonu itibarıyla 8 milyon 598 bin kişiye ulaşan yatırımcı sayısı 8 milyon 315 bin’e gevşedi. Bizler yabancı yatırımcı beklerken, değil eldeki yabancıyı tutmak yerli yatırımcıyı da sistemden kaçırmayı başarıyoruz. Kaçan paranın da son günlerde nereye gittiğini görebiliyoruz. 

Millet olarak her şeyi az çok biliyor ve onun hakkında çok konuşmayı seviyoruz. Bir bakıyoruz zaten var olan, onlarca yıldır devam eden bir savaşın tarafı oluyor, savaşa tüm dünyayı sokuyoruz, bir bakıyoruz daha önce hiç görülmedik şekilde devletin en yüksek iki organı birbirine girmiş, kimimiz Anayasaspor’u kimimiz Yargıtayspor’u tutuyor. Kimimiz Anayasaspor’a yapılanın bir penaltı olduğunu, kimimiz ise öncesinde Anayasaspor’un topu elle aldığına hükmediyoruz. Hakem ise Anayasaspor’a sarı kat göstererek tarafsızlığını gösterdi ve Anayasaspor’un ismi HakikiAnayasaspor olarak değiştirilmesinin en iyisi olacağını belirtti. Yargıda bile kutuplaştık, helal olsun bize. 

Bu arada Avrupa Parlamentosunda 2022 Türkiye Raporu 18'e karşı 434 oyla kabul edildi. AP milletvekilleri, Türk hükümetinin rotasını ciddi biçimde değiştirmediği sürece, Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin mevcut koşullar altında devam edemeyeceği belirtilirken, İsveç'in NATO üyeliği ile Türkiye'nin AB'ye katılım süreçleri arasında bağlantı olmadığı, Türkiye'nin İsveç'in NATO üyeliğini daha fazla geciktirmeden onaylaması gerektiği ve bir ülkenin NATO'ya katılım sürecinin hiçbir şekilde bir başka ülkenin AB'ye katılım süreciyle ilişkilendirilemeyeceğini belirtiliyor. Türkiye'nin demokratik değerlere, hukukun üstünlüğüne ve insan haklarına saygı göstermesi gerektiği beklenirken; Avrupa Birliğinin, Türkiye'deki mültecileri ve deprem sonrası yeniden inşa çabalarını daha fazla desteklemeye kararlı olduğunu ve Türkiye'nin yaklaşık 4 milyonla dünyanın en büyük mülteci nüfusuna ev sahipliği yapmaya devam etme çabalarını takdir ettiğini raporunda belirtti. Hala kendi içinde bile bitmiş Avrupa Birliğinin raporlarını dikkate alan var mı bilmiyorum?

Sn. Mehmet Şimşek ve ekibi ise “sadeleşme” kararları almaya devam ediyor. Özellikle faiz kararının ardından banka ve finans kurumlarını rahatlatacak olan kararlardan en önemlileri “Bankalarca kullandırılan TL cinsinden nakdi krediler üzerinden % 30 oranında menkul kıymet tesisi uygulamasına ve bankaların TL ticari kredilere referans oranının 1,8 katının üzerinde uyguladıkları faiz/kâr payı oranına göre menkul kıymet tesisi uygulamasının kaldırılması” ile bankaların elinin rahatlatılmasının ardından  TCMB, 10 milyon TL ve üzeri toplam nakdi ve gayrinakdi kredi bakiyesi bulunan firmaların Özet Döviz Pozisyon Raporlaması uygulamasına son verirken, “Sistemik Risk Veri Takip Sisteminde” (SRVTS) raporlama kapsamına girecek firmaların tespiti için 15 milyon $ ve üzeri yabancı para kredi yükümlülüğü yerine toplam 100 milyon TL ve üzeri nakdi kredi bakiyesi veya geçmiş bir yıllık hesap döneminde 500 milyon TL ve üzeri net satış hasılatı/aktif büyüklüğü şartları aranacak. Böylece SRVTS'de mevcut detaylı raporlama formatı sadeleştirilerek firmaların raporlama işlemlerinde kolaylık sağlanacak.

Üstümüze üstümüze geliyorlar, sağdan geliyorlar soldan geliyorlar. Bu nedenle de zaten likiditesizliğin ve kredilerin pençesinde kıvranan, ayrıca küçük yatırımcının kanını emmek için fırsat kollayan kansızların etkisiyle borsamız, savaş bölgesine sınırları olan ülkelerin borsalarından daha fazla düşerken, üstüne bir de anayasa tartışması ile vampirler dişlerini bilemeye başladılar. Haftaya, geçen haftaki kapanışın 87 puan üzerinden başlayan endeks hacimsiz, dar bir aralıkta 7738 – 7942 puan arasında hareket ederek, gördüğü en düşük seviyeye yakın 7771 puandan kapattı.