Dolar $
32.89
%0.17 0.05
Euro €
35.34
%0.62 0.21
Sterlin £
41.66
%0.18 0.07
Çeyrek Altın
4030.33
%0.42 16.61
SON DAKİKA

Hayvanları uyutmak katliamdır!

Sahipsiz hayvan konusu uzun süredir gündemi meşgul ediyor.

Hayvanların özellikle köpeklerin insanlara saldırdığı ve büyük bir risk teşkil edildiği konuşuluyor. Saldırgan hayvanların sokaktaki varlığı bir tehlike olsa da çoğu hayvan dostumuz böyle bir tehdit oluşturmuyor aksine büyük felaketlerde bizlere büyük yardımları, destekleri oluyor ve sevgi dışında da bir beklentileri olmuyor. Buna rağmen hayvanların uyutulacağına dair bir düzenleme teklifinin konuşulması akıl alır gibi değil. Böyle bir düzenleme tamamen canilik olur.

AK Parti Grup Başkanvekili Abdullah Güler ise dört gün önce yaptığı açıklamada sahipsiz sokak hayvanlarına ilişkin yapılması planlanan düzenlemenin henüz tamamlanmadığını, yapılacak düzenlemeyle, saldırganlığı devam eden ve kuduz riski olan hayvanların uyutulacağını söyledi ve düzenlemenin 10-15 gün içinde kamuoyu ile paylaşılacağını ifade etti. Öncesinde hayvanların sokaktan toplanıp barınaklara yerleştirileceği ve on gün içinde sahiplenilmeyen hayvanların uyutulacağı söylendiği için ilgili düzenleme açıklanmadan hayvan severlerin rahat bir nefes alması mümkün görünmüyor.

Avrupa ülkelerine bakıldığı zaman hâlihazırda böyle bir sorun yaşanmadığı görülüyor ancak ilgili ülkelerin büyük çoğunluğunda uygulanan düzenlemeler hayvanların bir ay içinde uyutulması gibi bir canilik barındırmıyor. Fransa’da evcil hayvanını sokağa bırakanlar 45 bin Euro para cezası ile 3 yıl hapis cezası alıyor, başıboş hayvanlar sahiplendiriliyor, sahiplendirilemeyen hayvanlar ise şartları düzgün barınaklara gönderiliyor.

Belçika’da sahiplendirilemeyen köpekler barınaklarda yaşarken sadece tıbbi nedenlerle uyutuluyor. İsveç’te ömür boyu hizmet veren barınaklarda yaşayan hayvanlar sadece tıbbi nedenler veya insanlara zarar vermeleri durumunda uyutuluyor. Polonya’da sahipsiz hayvanlar barınaklara alınıp kısırlaştırılıyor ve barınaklarda yaşamlarına devam ediyor.

İngiltere ise maalesef bir hafta içinde sahiplendirilemeyen köpekleri uyutuyor ki medeniyetiyle övünen bir ülke için böyle bir düzenleme yürütülmesi akıl alır gibi değil. Yunanistan ise aslında en doğru uygulamayı uygulayan ülke. Evcil hayvanlar için nüfus kaydı oluşturulan Yunanistan’da hayvanların sadece bir kez yavrulamasına izin veriliyor, sahipsiz hayvanlar kısırlaştırılıp 3 ay süreyle barınaklara alınıyor ve bu sürenin sonunda sahiplendirilemeyenler doğal ortamlarına bırakılıyor.

Elbette ülkemizdeki barınak şartları da hiç de iç açıcı değil. Barınaklardaki hayvanların sefaleti ve gördükleri kötü muameleye ilişkin birçok olay yaşandı ve her ne kadar tepki çekse de barınaklara gereken ödenek ayrılmaması ve barınaklardaki sorumluların gereken şekilde seçilmemesi nedeniyle şartlar gerektiği gibi düzeltilmedi.

Sahipsiz hayvanlar barınaklarda yaşayacaksa sefalet içinde yaşamamaları ve insani şartlarda bakılmaları için de bütçe ayrılması ve düzenleme yapılması gerekiyor. Tasarruf yapılabilecek birçok kalem varken hayvanlardan tasarruf yapılması kesinlikle doğru değil. Ayrıca insanların Dünya’nın tek sahibi gibi davranması ve geriye kalan canlıların önemsiz hale getirilmesi de korkunç bir düşünce biçimi. Hayvanların doğal alanlarını elinden alan bizlerken hangi hakla onları öldürmeye karar verebiliyoruz?

Böyle bir vahşeti onaylayanların kendi vicdanını sorgulaması gerekiyor. Hayvan dostlarımızın yaşam hakkı en az bizimki kadar önemli ve onların öldürülmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Kabul edilebilir bir düzenlemeler zinciri hayata geçirilene kadar hayvan severler bu işin peşini bırakmaz, bırakmayacak.