Dolar $
32.6
%0.22 0.07
Euro €
34.83
%0.23 0.08
Sterlin £
40.56
%-0.09 -0.03
Çeyrek Altın
4078.26
%0.27 10.8
SON DAKİKA
Son Yazıları

Duygularımızı etkileyen gıdalar

22 Mar 2021

Beslenme acaba ruh halimizi etkiliyor mudur, ne dersiniz? Konuyla ilgili yapılan araştırmalarda gördüğüm, yenilen gıdaların ve beslenme şeklinin ruh sağlığı üzerinde etkisinin olduğu çok eskiden beri bilinen bir gerçek. Tarihi kaynaklarda, aşırı pirinç tüketenlerin durgun, at eti yiyenlerin ise hareketli olduğundan bahsediliyor. Beslenme ve yemek en az vücut sağlığı kadar sosyalleşme ve insanın mutluluğu için de büyük bir önem taşıyor.

Kaliteli proteinin ve sağlıklı beslenmenin serotonin seviyesini arttırdığını biliyoruz ama özellikle bazı yiyecekler var ki direk ruh halimize etki ediyor çikolata, muz, çilek gibi. İşte bu yüzden bu gıdaları yiyenler mutlu oluyor.

"Bana ne yediğini söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim" diye bir söz var ya ünlü Fransız ‘Jean Anthelme Brillat-Savarin’ adlı yemek yazarının. Sözün anlamı çok açık, tüketilen gıdalar ve beslenmenin ruh sağlığı üzerinde mutlaka etkisi olduğu vurgusu yapılıyor.

Yazar, ‘Lezzetin Fizyolojisi’ adlı kitabında, “mutfak sanatı, sanatların en eskisidir” der. Devamında ise “Yeni doğan bir bebek bu dünyaya ulaşır ulaşmaz, ancak annesinin verdiği sütle sükûna erer ve çığlıkları diner. Gastronomi, lezzetin etkilerini düzenler ve kendisine saygısı olan bir insanın asla aşmaması gereken sınırları belirler. Sofra keyfi her yaşta, her şartta, her ülkede ve her gün vardır ve farklı hazlarla birlikte yaşanır. Diğerleri kaybedildiğinde ise avunulan tek keyif bu yemek keyfidir.  Yeni bir yemeğin keşfi, insan ırkının mutluluğuna, bir yıldızın keşfinden daha çok katkıda bulunur” diye bahsetmektedir.

Beslenmenin insanın karakter ve ruhsal durumunu nasıl etkilediği dinin de bir konusu aynı zamanda. İnsanda iyi ahlâkın oluşmasında yediklerinin büyük etkisi olduğunu Kur’an’daki ayetlerden biliyoruz.

Bazı araştırmalar, alınan besinlerin, beynin biyokimyasını etkilediğini, kişilik ve ruh hâlini bile değiştirebileceğini söylüyor. Yine insan vücudunun enerji ihtiyacını karşılayan bu besinler aynı zamanda zihinsel fonksiyonlara da tesir edebiliyor.

Beslenmenin duygu, davranış̧ üzerine etkilerinin bilinmesinden sonra beyin bağırsak ilişkisi daha bir önem kazanıyor zannımca. Dolayısıyla bağırsak 2. beyindir diyenler çok da haksız sayılmazlar. 

Makarna, ekmek gibi besin maddelerini tüketen insanlarda “triptofan” adlı bir maddenin beyne tesiriyle vücut genel bir huzur ve sakinliğe kavuşuyor. Ancak bazı gıdalar da var ki beyinsel fonksiyonlarda zayıflama ve depresif ruh haline yol açıyor ve saldırgan davranışların sergilenmesine neden olabiliyor.

Cerrahpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve BEYİNDER Başkanı Prof. Dr. Derya Uludüz bir demecinde “Ruhunu güçlendirmek isteyenler beslenmelerine dikkat etmeliler, çünkü besinler ruh durumunu direk etkiliyor” demektedir.

Basitçe söylemek gerekirse, insan vücudu yenilen besinlerin muhteviyatlarına göre şekilleniyor. Yani, yemek yenildiği zaman, sindirim sistemi yemeği içeriklerine göre ayırıyor ve bunları vücudun ihtiyacı olan maddelere dönüştürüyor. Yani bir anlamda biz, gerçekten de ne yiyorsak oyuz.

Biraz teknik ifade etmek gerekirse, yenilen her bir besin maddesi, beyine bir uyarı mesajı gönderiyor. Bu uyarıcılar daha sonra iletişim sinirlerine dönüşüyor. Hayvansal proteinlerin aksine bitkisel besinlerde daha çok yatıştırıcı olanlar bulunuyor. İşte bu yüzden sık sık et ve et ürünleri tüketenlerin diğerlerine nazaran aktif, hareketli ve biraz daha sert mizaçlı oldukları ve et ile beslenen aslan, köpek gibi hayvanların yırtıcı, otçul beslenen koyun, keçi ve deve gibi hayvanların ise daha uysal ve yumuşak huylu oldukları da bundandır.

Bana kalırsa, insan duygu durumuna göre ne tür besinleri tüketeceği yönünde bir çalışma yapılmalı ve beslenme seçimleri de buna göre ayarlanmalı.

Besinlerden bazı örnekler

Mutlu edenler; köri, çilek, kereviz, ceviz, tarçın, fıstık, yumurta, kabak ve ay çekirdeği, kuru incir, bezelye, peynir, bal, yoğurt, kinoa, kuşkonmaz ve Hindistan cevizi.

Kaygı verenler; alkollü içecekler, fast food, cips, patates kızartması, pirinç, fazla protein, aşırı kafein ve hazır işlenmiş gıdalar.

Depresyona neden olanlar; rafine ve işlenmiş şeker, yapay tatlandırıcılar, mısır şurubu, tuz oranı yüksek gıdalar ve nişasta içeren besinler.

Özetle ağzımıza götürdüğümüz her bir yiyecek ya bizim bir parçamız olacak şifa verecek ya da zehir olup bize zarar verecek.


Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları